bildirgec.org

sinir hakkında tüm yazılar

ÇARESİZSİN AMA AĞLAMA!

tarik09 | 09 September 2007 11:55

O KADAR ÇARESİZ KALIYOR Kİ BAZEN İNSAN. SİZEDE OLDU MU HİÇ? NE KADAR ÇOK SEVDİĞİNİZİ TAHMİN BİLE EDEMEDİĞİNİZ BİRİSİNİ ELLERİNİZİN ARASINDAN KAYDIĞINI DÜŞÜNMEK İNSANA NELER YAPTIRIR. O KADAR ÇABUK SEĞİŞİYOKİ İNSANLAR BAZEN SEVGİLİNİ BİLE TANIYAMAZ HALE GELİYOSUN VE YAZIK DİYOSUN ARKASINDAN HİÇ BİRŞEYDE DEMİYOSUN SADECE SİNİEDEN KUDURUYOSUN AYNEN BENİM GİBİ…
KİMİN YAPACAK BİRŞEYİ VAR? GERİYE KALAN SDECE GÖZ YAŞI…

Patronunuzun Izdırabı Kürdanlık

sevittopcu | 03 September 2007 17:56

Bütün gün patronunuzdan fırça yedikten sonra eve döndüğünüzde hırsınızı çıkaracak bir şey bulamayıp yakınlarınıza bağırıp çağırıyorsanız. Onların size alabileceği (6,95$) en güzel hediye bu voodoo bebeği, yemekten sonra kürdan seçmek (özellikle beğenmediğiniz kürdanı geri koymak) veya işten gelir gelmez kürdanları kürdanlığa (voodoo bebeğimiz oluyor) dizmek sizi müthiş rahatlatacaktır. (İnanışa göre Voodoo Bebeklerine yapılan herşey gerçek boyutlarda hedef alınan insanın başına gelecektir yani batırdığınız her kürdan patronunuzun ızdırabı olacak)

Patlak ampul ve mağazacılık konsepti

kopanisti | 22 June 2007 14:44

Ampul patladı. Daha sonraları mega hipermarkette dolanırken akla patlayan ampul geldi. Ampul reyonundan bir de ampul alındı. Ampul deneme zamazingosu bulunamadı. İlgili ilgisiz her personele soruldu. En sonunda birinden bu ampullerin deneme aparatı yoktur cevabı alındı. Peki bozuk çıkarsa ne olacak diye soruldu. Getirirsiniz değiştiririz cevabı alındı. Eve gidilince denendi tabi ki bozuk çıktı, yanmadı. O sinirle boşver yarış sakin kafayla gidilir değiştirilir denildi. Bir duble rakı, kavun, beyaz peynir ile sinirler yatıştı.
Seal söylüyor. Yumuşak kadife gibi bir ses. Sarışın manken Heidi Klum’un sevgili eşi. Zenci ile sarışının, güzel ile çirkinin mükemmel uyumu. Rakı mı, kavun mu, peynir mi Seal mi, yoksa hepsi birden mi sinirler peluze gibi oldu.
Ertesi gün mega hipermarkete ampul değiştirmek için özel olarak gidildi. Müşteri hizmetlerine şöyle bir bakıldı, en güzel kızın önündeki iskeleye yanaşıldı, palamar atıldı.

Hanfendi iyi günler, ben bu ampulu dün aldım ama bozuk yanmıyor.
Fişinizi görebilirmiyim.
Tabi buyrun.
Değiştirecekmisiniz?
Dün deneme aparatı yoktu, eğer bugün varsa deneyip de öyle almak istiyorum, uzaktayım aldığm da bozuk çıkarsa yıkılırım.
Maalesef bu ampullerin deneme aparatı yok.
O halde riske atmayalım iade edeyim.
Ama ambalajını açmışsınız iade alamam.
Nasıl yani? ambalajı açmadan nasıl deneyecektim?
Maalesef açık ambalajları iade alamıyoruz, bunun yerine başka bir şey alabilirsiniz.
Hanfendi benim başka şeye ihtiyacım yok, ampule ihtiyacım var şu aralar. Lütfen bu yanmayan bozuk ampulu geri alın ve bana paramı iade edin.
Beyfendi sinirlenmeyin ben görevimi yapıyorum.
Bende alışveriş yapıyorum ne var bunda? ampulunuz patlak çıktı, kullanamadım, malınız ayıplı, ayıplı mal için para almak içinize siner mi?
Beyfendi ben size bir iade fişi yazayım, kasadan iadenizi alın.
Teşekkür ederim, çok naziksiniz, sizin devamlı müşteriniz olacağım.
İskeleden palamar çözüldü, rota kasa, istemeye istemeye kasaya dümen çevrilirken, bu enfes organizma, güzel ile aptalın mükemmel uyumu diye düşünüldü.
Kasada mahşer cadısı gibi bir tip, fişi aldı, bilmemkaçlira bozuk paranız var mı? dedi yok dedim. O zaman biraz beklermisiniz dedi? bekleyemem dedim. Ama bozuk para yok dedi. Sen misin bunu diyen? burası koskoca hipermarket nasıl bozuk paranız olmaz bu nasıl zhniyet diye bi yaygara koparmışım, bi baktım etrafım bomboş kaldı.
Güzel ile çirkin burada uyum sağlamadı, Müşteri hizmetlerindeki dilbere yapamadıklarımı buradaki cadıya yaptım. Adalet mi bu ? değil ama sonuçta benim olayım mağazanın konseptiyle ilgili. Güzel çirkin ayırmam.

Boeing Robot Helikopter

emsvizyon | 21 June 2007 03:11

kendileri üretip faşo olacaklarına almanya'dan şartlı alsalarmışya ;)
Kendileri üretip faşo olacaklarına, Almanya’dan şartlı alsalarmış ya 😉 -Almanya “bunu size veririz ama Zapatistalara karşı kullanamazsınız, ayrıca güney sınırında uçurmak yasak”, tanıdık geliyor değil mi?

Efendim hep düşünür dururdum, şöyle robot devriye araçları yapsakta ( bakınız Amerika’dan satın alsakta demiyorum 😉 öncelikle sınırlarımızı böyle denetleyip, güvenliğe alsak çok hoş olurdu ( aman faşist damgası yemeyelim 😉 Ama bakınız, hiper, kiper ve züper güç Amerika Birleşik Şirketleri, aman Devletleri, sınır güvenliğini korumak için Boeing firmasına pekte yakışıklı ve ismi de A160T Hummingbird olan bir araç yaptırmış (Airbus‘a yaptırsalardı keşke değil mi? Milli milli ne öyle, hem bunu zapatistalara karşı kullanacaklar, viva zapata! [çakallaaar{USA içindi bu}])… Amaaa, helal olsun diyorum (bu da USA için). Yol gidenin, kılıç kuşananın…