bildirgec.org

Kullanım kolaylığı ve estetik dizaynı ile bilinen iPhone’un piyasaya sürülmeden önceki hali olduğu iddia edilen bir prototip eBay’de satışa sunuldu. Şu andaki işletim sistemi ile görüntü bakımından bir benzerlik göstermese de internet tarayıcısı da dahil olmak üzere pek çok özellik çalışır durumda. Bazı oyunların da menüde olması ilginç, çünkü iPhone herhangi bir oyun ile gelmiyor.
Bu prototipin
gerçek olup olmadığı bilinmiyor, ancak youtube’a yüklenen video’nun telif hakkı talebiyle Apple tarafından yayından kaldırtılması bunun sahte olmadığı görüşünü destekliyor.

Sanal Gerçeklik

Sanal gerçeklik kavramı ilk defa 80’li yılların başında ortaya çıkmıştı. Bugün ise geldiği boyut çok ileri düzeyde. York and Warwick üniversitesi ve İngiliz akademisyenlerin üzerinde çalıştığı bu prototip kablosuz kask 5 yıl içerisinde kullanıma sunulacak.

Sanal Gerçeklik

Mevcut sanal gerçeklik uygulamaları sadece görsel ve işitselken bu prototipte koku, nem ve dokunmak gibi duyularada hitap edilecek.
Ortam ses düzeyi istenildiği gibi ayarlanılabilen kask aynı zamanda burun altına yerleştirilen tüplerle ortama uygun kokularıda kimyasal karışımlarla verebiliyor.

http://stargazete.com/gazete/yazar/ahmet-kekec/kurnaz-piskin-terbiyesiz-156073.htm

Şiddetli bir yağmurdan sonra eve döndüğünüzde, şemsiyenin üzerinde kalan yağmur sularının sağı solu ıslatmasını istemiyorsanız, bu şemsiye işinize yarayabilir. Ultrasonik teknolojiyle donatılmış bu şemsiyenin kumaşı, tutacak kısmındaki bir düğmeyle çalıştırıldığında, ultrasonik titreşimler yayarak şemsiye üzerindeki suyu buharlaştırıyor. Üç katmandan oluşan şemsiye kumaşının en alttaki katmanı katlanabilir elektronik devrelerden, orta katman bakır sarımlardan, dış katman T-Mg-Al-Zn alaşımdan oluşuyor (?). Tutacak kısmında şarjedilebilir bir batarya ve mikroişlemci bulunuyor. [video]

Hiranao Tsuboi tarafından tasarlanmış LED saat tamamen bir çelik bileklik görünümünde. Zamanı belirten sayıları oluşturan LED’ler, bileklikteki çelik parçaların aralarına ustalıkla gizlenmiş.

Karmaşık ve çok tuşlu uzaktan kumandalardan sıkılanlar için Brian Garret Schuur yukarıdaki cihazı üretmiş. Kanal değiştirme, sesi ayarlama, televizyonu açıp kapama, kayda başlama, hepsi tek tuşla. Henüz detayları tasarımcısı tarafından paylaşılmadığı için sadece tahminde bulunabiliyorum. Üzerindeki tuş kanral boyunca kaydırıldıkca değişik fonksiyonlara (kanal ses gibi) ulaşılıyor, sağa sola doğru çevirdikçe de fonksiyonun işlevi (kanal değiştirme gibi) sağlanıyor. Şu an için sadece prototip aşamasında.

Daha önce Bildirgec te ve Hafif.org ta da yer aldığı üzere gelişmekte olan ülkelerde öğrencilerin eğitim amaçlı yararlanması için 100$ a laptop üretimine başlanmıştı.

100$ lık laptop

Şurada yayınlanan habere göre bir gurup araştırmacı fiyatı sadece 12$ olan yeni bir laptop üretimi için girişimde bulunmuş.
proje Derek Lomas adında bir öğrencinin hindistan’ın bangalore şehri sokaklarında dolaşırken 1980’lerin nintendosuna benzeyen ve fiyatı 10$-20$ arası olan bir oyun konsolundan esinlenmesiyle başlamış.

12$ lık laptop

Derek in de aralarında bulunduğu bu gurup konsolu eğitim amaçlı kullanılmak üzere geliştirerek Mıt nin Uluslararası tasarım geliştirme zirvesinde proje olarak sunmuşlar ve bir çok şirket tarafından ilgiyle karşılanmış. Geliştirilen laptopta kart okuyucu ve wireless bağlantısı da var.

LevelHead, Julian Oliver tarafından geliştirilen 3 boyutlu etkileşimli bir hafıza oyunu. Oyun donanımı temel olarak; bir bilgisayar, LevelHead yazılımı, kamera, projektör ve üç 5x5x5cm’lik herbir yüzünde birbirinden farklı resimler içeren plastik küpten oluşuyor. Oyunun mantığı şu; küpün içinde kapalı kalmış bir insanı, merdivenlerden ve kapılardan yararlanarak en çabuk şekilde dışarı çıkartmak. Oyun kırmızı küple başlıyor ki bu en kolay olanı. Kırmızı küpten çıkardığınız adamı sonraki aşama olan yeşil küpe sokuyorsunuz. Son aşama ve en zor olanı turuncu küp. İçerideki adamı yönlendirmek için, sadece küpü elinize alıp yürümesini istediğiniz yöne eğmeniz yeterli. Gelelim donanımsal olarak sistemin nasıl işlediğine: küpün konumunu Linux altında çalışan yazılıma sürekli olarak haberdar eden bir kamera mevcut. Kamera bunu herbir yüzdeki benzersiz şekilleri yakalayarak yapıyor. Yazılım, projektörden elinizdeki küpün eş zamanlı görüntüsünü duvara yansıtıyor.Yalnız görüntüdeki küpün yüzleri üzerine, küpün konumlarına bağlı olarak, oyunun sanal pencerelerini ekliyor. Aslında elde sadece plastik küpler olmasına rağmen, projektörden yansıyan görüntüye bakıldığında, küpün herbir yüzünde bir ekran varmış gibi görülüyor. Belki yakında bu oyun, üzerinde çalışılan teknolojiler sayesinde; yazılımı, donanımı içinde olan ve herbir yüzünde gerçekten birer ekran bulunan küpler halinde, mağazalarda karşımıza çıkabilir. Herbir aşaması ayrı ayrı satılan bir oyuna dönüşebilir.

[videoI] [videoII]

Microsoft’un bizi Surface ile tanıştırmasının üzerinden kısa bir zaman geçti. Şimdi bizlere Surface’ye benzer bir uygulamayı, küre biçimli bir ekran üzerinde sunuyor. Global Imagination şirketinin donanımını geliştirdiği sisteme, Microsoft el atarak küresel bir ekran arayüzü eklemiş. Küre, içerisinden projektör aracılığıyla yansıtılan görüntüler ile bir ekrana dönüşüyor. Uygulamalar, küre yüzeyine dokunulmasıyla kontrol ediliyor. Sistem multi-touch özelliği sayesinde, birden fazla noktadan dokunularak verilen komutlara aynı anda tepki veriyor. Küre yüzeyinde dokunmaya duyarlı bir katman bulunmuyor, bunun yerine kızılötesi kameralar temas edilen noktaları saptayıp, buna göre işlem yapıyor. Ekrana yansıtılacak görüntü verileri düz ekrandakilerden biraz farklı. Küresel ekranda normal biçimde izlenen aynı görüntü verileri, düz

ekrana verildiğinde deforme bir şekilde gözüküyor. Çünkü görüntüler küresel bir alanda bozulmayacak şekilde yazılımsal olarak bükülüyor. Ekran üzerinde yapılabilen; fotoğraflar üzerinde oynamalar, fiziki dünya haritası ve 360 derece video uygulamalarında, ekranın şeklinden gelen getiriler kullanılmış. Ekranın bir tarafından diğerine, çalışılan uygulamayı “ışınlayabilme” kabiliyeti ise hayli ilginç.

[engadget] [video]

havada seyahat insanların roket benzeri bir mekanizmayla havada seyahat edebilmesi bir yıl içinde mümkün olabilir. ABD‘de yapılan Havacılık Fuarı’nda Yeni Zelandalı mucit, kendi geliştirdiği sırt roketini tanıttı.

1960’lı yıllardan beri birçok bilimadamının üzerinde çalıştığı bu proje birkaç denemeye rağmen yaygın bir kullanıma uygun hale dönüştürelememişti. roketle seyahat hayali, filmlerdeki örnekleriyle sınırlı kaldı. ABD’deki havacılık fuarına prototip sırt-roketiyle katılan Yeni Zelandalı Glenn Martin “hayallerimiz gerçekleşmek üzere bir yıl içinde Wright kardeşlerin 1905’te yaptığını gerçekleştireceğiz. Onların yaptığı gibi 20 dakika uçup havada manevralar yapacağız.” dedi ayrıca martin 113 kilo ağırlığındaki sırt-roketiyle 30 dakikada 48 kilometre yol katedebileceğini söylüyor