bildirgec.org

öss hakkında tüm yazılar

İnternetin bize kazandırdıkları…

gockmens | 07 May 2007 17:10

Yıl 1999.Uzak bir köy enstantenesi gibi görünen bir köydü oturduğumuz yer. Okul hemen yanıbaşımızdaydı ama tek penceresi, tek katlı ve tek öğretmeni vardı.24 km ötedeki kasabanın Lise son sınıfında okuyordum. Yitirilmeyecek bir Öss sevdam vardı. Bitirilmeyecek bir heves…
Yollarda geçen süre zarfında vakit buldukça tek dersaneye sahip bir kasabanın o tek dersanesinin önünden geçerdim hep.Elimde koca koca kitaplarla.
Yıl 2007.
Dünyanın en yüksek tepelerinden, en derin kuyularını sayabiliyorum şu an . En zengininden en fakirine hepsini görebiliyorum. Dünyanın en ilginç balığının adını öğrenebiliyorum. En uzak ülkesinin Bolivya olduğunu öğreniyorum. İnternetin bize kazandırdıkları… www.ossdersanem.com

KÜRT ÜNİVERSİTESİ

biliktu | 27 March 2007 19:17

ÖSS’de başarılı olamayan Kürt asıllı gençlerimiz elden gidiyor. talabani ve barzani artık Türkiyede üniversiteye giremeyen Kürt asıllı gençleri kendilerine çekebilmek için ayda 200 dolar burs + yurt+yemek’de vererek Kuzey ıraktaki üniversitelerde okumalarına olanak sağlıyor.YÖK bu üniversitelere denklik belgesi vermediği halde, şuanda 750 Türk vatandaşı öğrenci olduğu söyleniyor.Tabi ileride bu öğrenciler ve aileleri bize nasıl geri döner! onuda sizin takdirinize bırakıyorum.

Tembel Öğrencinin Günlüğü

Guitarist | 04 February 2007 23:53

Öğrenci seçme sınavına az bir zaman kaldı. Bu yıl ben de öss’ye gireceğim.

Henüz doğru düzgün çalışmaya başlayamadım,günde 10 dakika ders çalışabiliyorum ancak. Aptalım…
Öğrenci seçme sınavını zorlaştıran o an ki stres sanırım,bazen o sınava girme fikri bile insanın tüylerini diken diken edebiliyor…

Aslına bakarsanız,bu sınava girecek öğrenciler günde 4-5 saat çalışmak yerine benim gibi 10 dakika çalışsaydı,puanlar düşer,öğrenciler de sosyal konularda daha aktif olabilirlerdi…Stres de azalırdı. Ama gel gör ki toplu halde bir organizasyonla öğrencileri en fazla 10 dakika çalışmaya yöneltmek,benim açımdan günde 4-5 saat çalışmaktan daha zor olur…Ama performansımı da arttırabileceğimi sanmıyorum.Azizname’de denildiği gibi “bakalım ne olacak?”…

ÖSYM’nin 2007 sinav takvimi

romanistabukowski | 25 January 2007 17:43

ÖSYM
ÖSYM

2 gün önce geleceğimizi belirleyen yeni ösym kararları açıklandı. Bunların yanında 2007 takvimi de belirlendi. Bu sınavların herhangi birine girecek tüm arkadaşlara, öğrencilere başarılar diliyoruz.

Türk Hava Kurumu Yabancı Dil Sınavı: 19 Şubat
Üniversitelerarası Kurul Yabancı Dil Sınavı (Mart dönemi): 25 Mart
Tıpta Uzmanlık Eğitimi Sınavı (Nisan dönemi): 7-8 Nisan
Türk Silahlı Kuvvetleri Askeri Liseler ile Bando Astsubay Hazırlama Okulu Giriş Sınavı: 15 Nisan
Yabancı Uyruklu Öğrenci Seçme Sınavı: 15 Nisan
Türk Cumhuriyetleri ile Türk ve Akraba Toplulukları Sınavı (Yurt dışı): 22 Nisan
Jandarma Okullar Komutanlığı Uzman Jandarma Okulu Giriş Sınavı: 28 Nisan
Jandarma Astsubay Temel Kursuna Alınacak Öğrencileri Seçme Sınavı: 5 Mayıs
Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı (Mayıs Dönemi): 6 Mayıs
Öğrenci Seçme Sınavı: 17 Haziran
Yabancı Dil Sınavı: 24 Haziran
Türk Cumhuriyetleri ile Türk ve Akraba Toplulukları Sınavı: 24 Haziran
Yurt dışında Çalışanların Çocukları İçin Yükseköğretime Giriş Sınavı: 1 Temmuz
Dikey Geçiş Sınavı: 15 Temmuz
Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (Eylül dönemi) 15-16 Eylül
YÖK Seviye Tespit Sınavı (1. Aşama): 23 Eylül
Üniversitelerarası Kurul Yabancı Dil Sınavı (Ekim dönemi): 7 Ekim
Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı (Kasım dönemi): 11 Kasım
YÖK Seviye Tespit Sınavı (2. Aşama): 17 Kasım

Biz var ettik Peşinden koşuyoruz

beyrek | 22 January 2007 22:44

Anlamadığım çok şey var şu dünyada. Mesela çok para kazanma hırsı. İnsanların hayatının bir çoğu para peşinde koşmakla geçiyor. Yani para artık insanların hayatında birinci sırada. Aşklar sevgiler samimiyetler hep pazara çıkmış, parayla alınır satılır duruma gelmiş.
Bizim dünyamız bu değil ki. Biz parayı kendimize amaç etmek yerine, araç olarak kullanmayı tercih etmişiz. Halbuki parayı yaratan bulan ortaya çıkaran basan biz yani insanoğlu değil mi? Nihayetinde bir kağıt parçası ama biz onun üzerine kendimizin bastığı rakamlarla değerler vermişiz ve onu paşımıza taç etmişiz.
Bedavayı sevdiğimiz kadar hiç bir şeyi sevmemişiz. hayatını kurtarmak deyiminin bile anlamı değişmiş. Artık hayatını kurtarmak ” Öss yi kazanmak, üniversite okumak, okulu bitirmek, çok iyi maaşı olan bir işe girmek veya çok tutulur bir meslek sahibi olmak ” olmuş.

Anneler ve Oğulları

Guitarist | 16 September 2006 11:50

Anneler kutsaldır falan filan bir sürü şeye tamam da bazen delirtiyorlar! Mutfakta iki dakika rahat hareket edemezsiniz.Bişey dökünce hemen gelir bağırır dünyanın sonuymuş gibi azarlarlar.Yok ders çalış yok şu yok bu! İnternetin gereksiz olduğunu düşünüp adsli kapatmaya teşebbüs! Hele ki anneniz ev hanımı değilde iş kadını oldumu üstünüzdeki baskısı daha bir artar,size daha bir çekilmez yaşam bırakır! Yani anneniz yaptığınız hiç bir davranışı beğenmez,yeteneklerinizi hiçe sayar “dersleriniz” kötü diye adam yerğine koymaz!

Yahu öss sistemi belli,derslere giren hocaların kapasitesi belli,girsin bakalım benim matematik hocam öss ye! ikinci basamaktaki 30 soru içinden 20 tanesini çözsün ben dişimi kırayım!