bildirgec.org

murathan mungan hakkında tüm yazılar

okuma notları – on iki

admin | 24 February 2009 16:38

bazı yazlar uzaktan geçer
bazı yazlar uzaktan geçer

bu yazı beş kitaptan söz edecek.

1. murathan mungan’ın yeni şiir kitabının adı: bazı yazlar uzaktan geçer. mungan en son aralık 2007’de dağ’ı yayımlamıştı şiir kitabı olarak. bu yeni kitabının tamamına yakını muhtelif edebiyat dergilerinde basılmış şiirlerinden oluşuyor. mungan’ın yaz geçer’i türk şiiri içinde kült bir yer edindi kendine: bambaşka, apayrı. kolay kolay bir şiir kitabının başına gelemeyecek denli güzel şeyler geldi başına. başımızın üstünde taşıdık yaz geçer’i, büyüttük büyüdük. velhasıl yeni kitabının ismi içinde yaz geçer’e rastlayınca (bazı YAZlar uzaktan GEÇER), çok büyük beklentilere kapıldım. suç bende, bir şairin her kitabı çok büyük olamayabilir, gelin görün ki mungan’ın son kitabı da bu minvalde. elbette iyi ama yaz geçer’in gölgesinde bile oturamaz bence. belki de suçu mungan’a atmalı; yaz geçer ile öyle bir elmas’ı okuduk ki, ondan sonra ne yazsa aynı elmas’ı aradık arıyorum arayacağız. ama siz bu kitabı da okuyun tabii, pırıl pırıl parlayan dizeler de var, dize alıntısı bilerek yapmıyorum yoksa kitabı alma sebeplerinizi azaltmış olurum.

hem er hem dişi: iyi şiirler

kahramancayirli | 27 January 2009 13:21

gene bir şiir kitabı yazısıdır. uyaralım.
ödüllü çok genç bir şairi konuk edeceğiz bu kez. alperen yeşil’i. daha önceki bir yazımda sözünü ettiğim veysi erdoğan’ın şiirlerinden sonra, yaşar nabi nayır gençlik ödülü’nü kazanan bir şairi daha okumak istedim, kitapçıda alperen yeşil çıktı önüme. 2004 yılında yaşar nabi nayır şiir ödülü’nü kazanan yeşil, 1984 izmir doğumlu. muhtemelen şimdi mezun olmuştur ama kitabın yayımlandığı sırada dokuz eylül üniversitesi güzel sanatlar fakültesinde dramatik yazarlık bölümünde okuyormuş.
şimdilik ilk ve tek şiir kitabı olan erdişi’yi az önce serviste gelirken okudum ve kitap bitmesin diye diye bir hal oldum. az şiir insana keyif verir. az şiir insana bitmesin dedirtir. yeşil’in şiirleri onlardan. cinselliği kabalaşmadan ince ince öyle güzel yerleştirmiş ki dizelere, hatta birçoğunda cinsellikten şiir kurmuş, bayıldım.
kitabı iki kısımdan ibaret: er ve dişi. ben er kısmını daha çok sevdim. er kısmındaki şiirleri daha güçlü daha derli toplu daha iyi buldum.
tiyatro oyunları da yazıyor. şiirinde küçük iskender, murathan mungan izleri bulanlar olmuş, ben çok güçlü bir etkilenmeye rastlamadığımı düşünüyorum ve elbet her yazan daha önce okuduğu başka kalemlerden etkilenecek. sıfırdan bir üslubu bu saatten sonra kim yaratabilir?
daha sonra dergilerde de görünmemiş pek, 19 yaşında varlık’ta bir şiir, yasakmeyve’nin 13. sayısında bir şiir yayımlamış. belki tercih etmiyor belki yepyeni şiirler biriktiriyor şimdi bir kenarda. belki tiyatro oyununda ısrar edecek. kim bilir.
kitapçılarda gözüme çarpan aynı ödülü alan bir de alper gencer’in ah adlı şiir kitabı var. zaman geçsin biraz, erdişi’deki şiirleri bir sindireyim adamakıllı. sonra ondan da söz ederiz. 2007 necatigil ödülü’nü kazanmış hüseyin peker’in tek vuruş adlı şiir kitabındansa açıkçası sıkıldım. belki şiirlerin ölüme çok yakın olmasından, belki şairi gerektiği gibi algılayamamamdan –kusur bende de olabilir elbet-, sevemedim. aslında sadece beğendiğim, iyi bulduklarımı yazmayı tercih ederim ama tek taraflı yazmak eksik kalabilir. kötüyü de yazmak gerek. iyi edebiyat eleştirisi her zaman edebiyatın önünü açar.

2008 biterken. yılın en iyi kitabı?

kahramancayirli | 30 December 2008 10:58

bu yılın da en çok tartışılan edebiyatçısı: orhan pamuk
bu yılın da en çok tartışılan edebiyatçısı: orhan pamuk

Yeni yıla girmemize tam bir hafta kalmışken geçen yılı değerlendirelim isterim. Geçtiğimiz yıl içinde en çok severek okuduğunuz kitap hangisi oldu?

esaslı okurlarının pek beğenmediği siyah süt ile: elif şafak
esaslı okurlarının pek beğenmediği siyah süt ile: elif şafak

Bu yıl en çok satan kitapları biraz sayarsak değerlendirmemiz daha kolay olacak muhtemelen: Orhan Pamuk’un Masumiyet Müzesi epeydir beklenen bir romandı ve elbette çok sattı. Murathan Mungan’ın Kadından Kentler’i de uzun haftalar boyunca listelerin üst sıralarında yer aldı.

MURATHAN MUNGAN

deelalim | 25 December 2008 14:21

Murathan Mungan’ı keşfettiğimde,aşıkmıydım?yoksa Murathan’dan sonra mı aşık oldum hatırlamıyorum.Yani aşık olduğum için mi Murathan’ın derinliklerine daldım,derinliklerine daldığım için mi aşık oldum bilmiyorum…Bildiğim,Murathan’la birlikte yaşadığım her duygunun başkalaştığıdır.Yalın,duru,gizemsiz ve karşılıksız,koşulsuz…Doğaya,çiçeklere,insanlığa tüm canlılara duyulan aşk…Onun şiirleri anlaşılmaz yürekleri temsil eder.Vahşi kapitalizmin her şeye el attığı,çıkarların ve kişisel kazançların,köşe dönmelerin,satın almaların en yüce değer olduğu bu düzende;bu durumun bir parçası olmak istemeyenlerin,hala inatla direnenlerin sığındığı kaledir Murathan Mungan şiirleri…Murathan’ın şiirlerini bilenler ve onun dünyasının derinliklerine inebilmeyi başaranlar
aşkın tek kişilik olduğunuda bilirler.insanoğlu çok uzun zamandır artık aşkın karşılıksızlığını ve koşulsuzluğunu anlayabilecek donanıma sahip değil.İnsanoğlu satın aldığı şeyi seviyor ve ona değer veriyor.Değer,harcanan paralarla ölçülüyor ve ne kadar harcadıysam okadar sahiplenirim anlayışıyla gelişen sevgi aldatmacaları insanoğlunu sevgisizlikler içerisinde kıvrandırıyor,yalnızlaştırıyor,mutsuz ediyor.İşte Mungan bu düzen dışında yaşamak isteyenlerin şairidir.Toplumsal öğretilerin karşısında durduğu için yalnızlaşanların ve ”düzen bozucu” ”ezber bozucu” insanların sığınağıdır.Çoğu insan mutsuzluklarının nedenini bilmeden hayatı yaşayıp tüketir.Mutlu olmak zor bir sanat…sevmekte öyle…Murathan Mungan bize bu zor işlerin üstesinden gelmeyi öğretiyor.Ama düzen içinde değil düzenin dışında.Çün ki sevgi hiç bir düzenin içine sığmayacak kadar sıra dışıdır.Sevgiye kapalı yürekler yaşamın anlamını nerede ararlar bilemem,79 yaşına kadar hayatı sorgulayan Bergman,79 yaşında şu karara varır” hayatın tek anlamı var.o da aşktır”…Aşk ister karşılık bulsun,isterse bulmasın daima güzeldir.Hayatı severek yaşamalıyız ki insan olduğumuzun ayırtına varabilelim.”sen beni sevsende sevmesende ben seni seviyorum hepte seveceğim”diyebiliyormuyuz?
KARŞILIK BEKLEMEDEN…Ya da”şöyle şöyle olursan seni severim” değil,”seni olduğun gibi kabul ediyor ve seviyorum” diyebiliyormuyuz? KOŞULSUZ…Diyebiliyorsak şayet,yaşamın sırrını çözmüşüzdür,işte o zaman mutsuzlukta kim oluyormuş?Mungan’ın şiirlerinden bir dize armağan ediyorum size yüreğimdeki sevgilerimle..”Bazı sözler karanlıkta söylenirBazı sözler hiçbir zaman”

okuma notları 11

kahramancayirli | 05 September 2008 12:19

büyük şair ilhan berk’i kaybettik. o gün tesadüfen birçok gazeteyi karıştırma fırsatı buldum. posta, sabah vs. küçücük yerler ayırmışlardı ilhan berk’i kaybedişimiz hakkında. ben ne bileyim, tam sayfa yazılar çıkar diye düşünüyordum ilhan berk’in ardından. neyse ki radikal gazetesinde hak ettiği yeri buldu usta şair (veya en azından ben öyle düşünüyorum).
murathan mungan’ın son şiir kitabı dağ’ı okudum. özellikle kitabın ilk şiirlerinden çok etkilendim. insanın beynini sarsan dizeleri var mungan’ın. mutlaka alın okuyun isterim siz de..
metin kaçan’ın ağır roman’ını okudum biraz. malum, mustafa altıoklar, kitaptan yola çıkarak 1997 yılında filmini de çekmişti. kaçan’ın sırf özgün anlatımı için okunmayı hak ediyor kitap..
bugünse elif şafak’ın araf’ına başlayacağım. eminim araf da en az diğer kitapları gibi usta işidir..
ve yer gök masumiyet müzesi, orhan pamuk..ne güzel..orhan pamuk gibi bir yazarımızın olması bana gurur veriyor.

garip bir hastalık

kahramancayirli | 08 April 2008 22:01

garip bir hastalığım var. metroda, otobüste, uçakta herhangi birinin kitap okuduğunu görünce derhal bir hafiye psikolojisine bürünüp hangi kitabı okuduğunu öğrenmek için yapmadığım hiçbir şey kalmıyor. beyler için pek sorun yok da..bayanlar söz konusu olunca değişiyor biraz durum. kitabın yazarını, adını göreceğim diye eğilmek zorunda kalıyorum, vallahi bir gün ters biri yanlış anlayacak. artık durumu nasıl anlatırım bilmiyorum..ki okuyan erkekle az karşılaştığım için, çünkü neredeyse kitap okuyanların tamamına yakını bayanlar, umarım başıma bu yüzden kötü birşey gelmez..
kadından kentler yazıma yorum olarak ekledim ama burada da bahsedeyim: murathan mungan 19 nisan cumartesi saat 15’te ankara imge kitabevinde olacak..

iyi gelir, şiir

kahramancayirli | 17 March 2008 20:21

lal masallar‘ı bitti murathan mungan’ın. aslında bir öykü kitabı, bu. ama ben nedense yine şiir okuduğumu düşündüm. mungan, öykü yazarken, sanki şiir yazıyormuşçasına akıcı, su gibi akıtıyor cümlelerini.. belki de edebi türler diye bir ayrım yapmak, gereksiz. zaten hepsi aynı malzeme sonuçta. hatta bu önermeyi geliştirelim biraz daha. neticede müzik de sinema da edebiyat da yani sanat bir fikri, fikirleri insanlara anlatmak için değil midir? şarkı sözleri. sinema filmleri. hikayeler, romanlar hepsi insanlara hayatı anlatmaya çalışıyorlar.. yerçekimli karanfil‘i okumaya başladım.. şiir, iyi geliyor. bozuksa kafanız. tahammül edemiyorsanız kimselere.. iyi gelir, şiir.

edebiyatın edebiyatı: murathan mungan

kahramancayirli | 14 March 2008 09:58

daha önceden muştuladığım kadından kentler’i hazır murathan mungan‘ın.. kendi sitesinde kitabın kapağı bile var.. şimdiden heyecanlanıyorum, nisan 2008de kitapçılarda olacakmış. hakan şenocak’ın karanfilsiz’inden sonra gene öyküyle devam ediyorum.. murathan mungan’ın bu kez lal masallar’ını okuyorum.. kitap hakkında herhangi birşey söylememe gerek yok sanırım.. kitabın ilk öyküsü olan azer ile yadigar’daki diline hayran kaldım, mungan’ın..
murathan mungan kitapları hakkında iyi bir edebi eleştiri kitabı kaleme alınmalı: edebiyatın edebiyatı…. birkaç okumadığım şiir kitabı kaldı sadece mungan’ın..

bir nebze edebiyat

kahramancayirli | 13 February 2008 20:37

ayşe kulinin vedası üçüncü baskısını yapmış. sevindim. demek ki tirajı 110 bini aşmış. ama yeni baskıda mavi mürekkep kullanılmamış. zaten korsancılar mavi mürekkebin de üstesinden gelmişlerdi maalesef..

ayşe kulin
ayşe kulin

öyküye gereken önemi ne zaman vereceğiz. usta öykücülerimiz var. nefis öyküler yazıyorlar. hangimiz öykü okuyoruz. üzücü.
beklediğim üç kitap var. cem adrian kitap yayımlayacaktı. bir senedir merakla bekliyorum. sonra yaşar kemal. ada hikayesi serisinin dördüncüsü için ne kadar daha bekleyeceğiz. ve malum, murathan mungan hastalığım. kadından kentler geliyor.