bildirgec.org

meditasyon hakkında tüm yazılar

zen bir oluş biçimidir(?)

ikonoklast | 26 April 2007 08:59

kediler için zen
kediler için zen

zen ya da chan diye anılan asya ve japonya kaynaklı öğretiler, batıya bir felsefi anlayış olarak kitaplarla tanıtıldı. daisetz. t. suzuki bu konuda ingilizcede yayınlanan ilk kitabı yazdı. kimi batılı felsefeciler de açıkça konuyla ilgili yazdılar ya da zen’i yazılarında açıkça işlemeden, bir düşünce ya da oluş tarzı olarak kendi felsefelerine yansıttılar. Heidegger , Sartre, Husserl gibi. şimdi uzun uzadıya konunun tarihine girmeyeceğim, bu konuda yığınla kitap var, onun yerine, çok şanlısınız, bu konuyla ilgili kendi özgün anlayışımı sizinle paylaşacağım.

okuduğum onca kitapta rastladığım bir kaç cümleden anladığım kadarıyla zen, sadece belirli bir bedel karşılığında üye olduğunuz özel bir mekanda, yaşam tarzınızda o güne kadar alışık olduğunuzun dışında özel bir biçimde (lotus ya da seiza) belirli bir süre oturmak değildir. zen, “gerçek kendiniz” diye adlandırılan, bir yerlerde gizlenmiş şeyi aramak da değildir. zen o an neyle uğraşıyorsanız sadece ona yoğunlaşmak, onu ciddiye almak, ve sadece o işle ilgili duyularınıza yönelmektir, bu da batılı yaşam tarzına genellikle pek uygun değil.

M’nin Günlüğü

| 18 March 2007 18:27

17037

telefonun sesini değiştirmeliyim.. Evet? (fısıldamalar) alo? (ses yok).. uff kapatıyorum..

-aç gözlerini- uyanmak için tuhaf bir rüya.. gene de önceki iki gece üstüste gördüklerimden daha tuhaf değil.. sabaha karşı o4:oo..

İçerken dudaklarıma değen su, asit olsa..
Unutturur mu acaba karanlıktaki öpücükleri ?
Zorla verilen en sonunda!

kapat hemen-su açık hala.. küresel ısınma! kyotoyu imzala! suya karşı meditasyona son vermem gerek.. en iyisi ufak süs havuzlardan bulmak..bu sefer ki çünkü, gerçekten işe yarıyo gibiydi!

Gülümse, Yaşam Seni Seviyor

elegance | 06 March 2007 22:43

Biliyorum, bugün canın işe gitmek istemiyor. Yığınla dünya derdi beyninde sıraya giriyor. Yataktan kalkmadan sanki sana günaydın diyor. Çocukların okul taksidi, kredi kartlarının son günü, elektrik, telefon yatacak. Kalkmak istemiyorsun. Biraz daha yatakta kal ve ruhen silkelen.

Tüm bu kötü düşünceleri bilgisayarın çöp kutusuna vizyon olarak at. Yerinden kalk, banyoda kendine, evet kendine gülümseyerek “günaydın, bugün ne kadar güzelsin”de. Sen görmesen bile etrafa güzel bir enerji yayılacak ve gün boyu bu enerji seninle birlikte olacak. Bunu hissedeceksin. Giyinmeden önce onbeş dakikanı (mümkünse yalnız) meditasyona ayır. Arabana gülümseyerek bin.

ASTRAL SEYAHAT 1

astral | 10 October 2006 21:15

Dün ilk bilinçli astral seyahatimi gerçekleştirdim.

Gerinme isteği duyulurmuş geri geldiğinde, aynen öyle oldu. Sonra bir süre konuşmak istemedim. Bir süre konuşamamak gerekirmiş zaten. Sonra ardından gene bir seyahat yapayım dedim zihinsel seyahatin boyutunu geçmedi. 24 saat dinlenmek gerekirmiş başlarda. Bunun da nedeni buymuş.
O kadar çok şey açığa çıktı ki…
Meditasyon sırasında olurmuş, değişik mekanlar ve yüzler görebilirmişsin. Ben de bunlar olmaya başlayınca bırakmıştım, ben mi uyduruyorum diye.

Rüyanda düşmek bedenine geri dönmekmiş. Rüyaların çoğu astral yolculuk.
Dün kardeşim arkadaşının onu aramasını istiyordu. Onun olduğunu sandığı bir bar söyledi. Dur bir bakayım orada mı dedim. Gittim baktım sohbet edilen bir ortamda olduğunu gördüm. Ara, sana ihtiyacı var dedim. Geldim . Gözlerimi açtım. Gerindim baya bir. ‘Orada değil sohbet ediyor’ dedim ki hemen ardından aradı ve dediğimi doğruladı. ardından annemin araması için uğraştım, olmadı. Gerinme ihtiyacı filan da duymadım bu sefer.
Bakalım neler bekliyor beni.

online meditasyon

oky | 17 August 2006 10:45

bu bir tinsel yolculuğun öyküsüdür...
bu bir tinsel yolculuğun öyküsüdür…

mandala, büyülü çember anlamına gelen çok eski bir dinsel figürdür. gözü merkeze çeken dairesel desenlerle örülü bu çember, tüm karmaşalarına rağmen her şeyin merkezinde bir anlam yattığını simgeler. türkçe mandala sitesinden onlarca mangala’ya ulaşabilir ve onları boyayarak tüm zıtlıklarınızın uzlaştığı o tek ve en üst seviyeye ermeyi deneyebilirsiniz. yahu bildiğiniz boyama kitabı işte. mandala painter isimli bir yazılımı da mevcut.

daha uzun yaşamak için

miette | 11 May 2006 08:02

zengin olanlar daha çok yaşıyormuş
zengin olanlar daha çok yaşıyormuş

Forbesdergisi daha uzun yaşamak için yapılması gerekenler listesi çıkarmış.

15 maddeden oluşan listeye göre evcil hayvan beslemek, sigarayı bırakmak, düzenli seks hayatı, az stres, bol bol gülmek ve meditasyon daha uzun yaşamanızı sağlıyor..

Fasılalı Müzik ile Rahatlama

plumprune | 07 May 2006 17:46

Yorucu bir günün ardından eve gitmek, ayaklarımızı uzatıp, hafif bir müzik eşliğinde şarabımızı yudumlayarak yorgunluğumuzu atmak ne kadar da keyifli değil mi? Siz öyle sanın, hiç de öyle değilmiş. İtalyan ve İngiliz araştırmacılar, rahatlatıcı müziği kapatıp, sessizlikte oturmanın sağlığımıza daha iyi geldiğini söylüyorlarmış. Hafif müziğin rahatlatıcı bir etkisi olduğu aşikarmış ancak müziğin arasındaki sessizliklerin, dolaşım sistemimize çok daha fazla yararı varmış.

Pavia Üniversitesi’nden Dr Luciano Bernardi ve meslektaşları, Heart’ın son sayısında çalışmalarının sonuçlarını açıklamışlar. Araştırma, müziğin kalp atış hızında, kan basıncında ve nefes alma aralığında yol açtığı değişimleri inceleyen daha geniş bir çalışmanın bir parçasıymış. Bernardi ve ekibi, yarısı müzisyen olan 24 kişiden, rastgele seçilmiş altı tane ikişer dakikalık müzik eserini dinlemesini istemiş. Eserler, raga (bir tür Hint müziği), yavaş ve hızlı klasik müzik, tekno, rap ve dodecaphonic (geleneksel ritmik, harmonik ve melodik yapıdan yoksun 12 sesli müzik) türlerini içeriyormuş. Daha sonra araştırmacılar, deneklerin kalp atış hızını, nefes alış veriş aralıklarını, kan basınçlarını ve rahatladıklarını işaret eden diğer göstergeleri ölçmüş. Aynı deneyi, müziğe 2 dakikalık sessizlik aralıkları ilave ederek tekrarlamışlar. Araştırmacılar, dinlettikleri müziklerin çoğunun kalp atışını hızlandırdığını ve kan basıncını yükselttiğini ortaya çıkarmışlar. Hızlı müzikte bu etki biraz daha güçlü oluyormuş. Üstelik bu artışın, dinlenilen müzik türü ile alakası yokmuş. Yani, hızlı klasik müzik de, tekno müzik de belirtilen değerlerde aynı etkiye yol açıyormuş. Yavaş müziğin rahatlatıcı etkisi daha yüksekmiş, özellikle aradaki duraksamalarda. Bu sessiz aralıklarda, katılımcıların kalp atış hızında ve kan basınçlarındaki düşüş daha da fazlaymış. Bernardi, “(Bu nedenle) tahrik ve rahatlamanın kontrollü olarak birbirini takip etmesi sonucu müzik, keyif verebilir,” demiş.

chinlone: mistik ayaktopu

prequel | 30 April 2006 21:31

chinlone'ci
chinlone’ci

chinlone, ayaktopu (hackysack) diye bildiğimiz topu yere düşürmemece oyununun çok ileri hali. Myanmar‘ın (Burma) milli sporu imiş. Rakipsiz oynanıyor. altı kişi bir çember halinde dönerek topu düşürmeden dans edercesine sektiriyorlar. Top da hasırdan örülü zor bişey. Kadın erkek, yaşlı genç karışık oynanabiliyor, ve başarılı oynayabilmek için “su gibi zihin” sahibi olmak gerekiyor. Hem spor, hem dans, hem de meditasyon yani. Şu belgesel filmden örnek videolara bir göz atınız da dibinize düşünüz.

stresseraser: nefes düzenleyici zamazingo

hafifuyku | 18 April 2006 14:39

yine vaadi bol bir zamazingo çıkmış. İddiasına göre nefesinizi düzenleyerek stresinizi alıyor. İlk aşamada parmağınızı deliğinden sokuyorsunuz, size değişik nefesler aldırıyor. hangi nefes türünün kalbinizi en çok yavaşlattığını ölçüyor. Bundan sonra rahatlamak istediğinizde size çeşitli nefes programları uygulatıyor. wired gadget lab 10 üzerinden 9 vermiş. “demekki balon değil” dedirtiyor. vefakat 300$, yani bize de test için gönderilene kadar hayal. [link]