bildirgec.org

marul hakkında tüm yazılar

yazı salatası…salata yazısı

nazokiraze | 15 January 2009 17:38

Öğle ve akşam öğünlerinde sevilen, sevilmeyen, agır, hafif, çok,az,etli, sebzeli, kalabalık, yalnız, güzel, çirkin ne yenirse yensin hepsinin tek bir ortak noktası vardır salata.

Kimsenin hayır demeyeceği, zevke göre hazırlanan insanın içinden geldiği gibi çeşitlendirebilecegi bir yiyecek salata. Ben de her insan gibi salata düşkünüyüm, sofrada salata yoksa en azından birkaç parça yeşillik alır yanıma öyle otururum, ille salatamsı birşeyler olacak cacık, yogurt asla yerini tutmaz salatanın mutlaka salata…

Salata yapımında herkesin kendine göre yaptıgı çeşitler vardır kimisi mevsim salatası sever kimisi çoban kimisi sirkeli yer kimisi limonlu benim için farketmez salata olsun çamurdan olsun. Herkesin özel salatası muhakkak vardır ailemizde hala salatası denen salata vardır kayınvalidem ailenin tek halası 6 abisi dolayısıyla bir sürü yegeni var o yüzden herkesin halası ailede:) kayınvalidemin yaptıgı salatanın adı yıllardır salata yaparken çok kocaman kestigi parçalardan dolayı öyle kaldı şimdi herkes nerde iri taneli koca yapraklı salata görse hala salatası der. Benim salatalarım övünmek gibi olmazsa güzeldir içine bazen peynir rendelerim bazen zeytin koyarım karnıbahar haşlar koyarım dereotu eklerim yaparımda yaparım tadından yenmez.

Yeşilliklerinizin ömrünü uzatın!

makaleci | 11 December 2007 23:26

Yeşillik (maydonoz, tere, dereotu ve birçoğu elbette) kullanmayan mutfak yoktur sanırım. Özene bezene aldığımız bu yeşillikler bir haftada solarlar, bazıları solmamak için direnirler fakat vitaminlerini kaybederler…Hava ile temas, uygun olmayan sıcaklık koşulları gibi faktörler ömürlerini bitiriverir canım yeşilliklerin…Fakat bu ürün sayesinde hem yeşilliklerinizin ömrü uzayacak ve vicdan azabı çekmeyeceğiz (çünkü süre aşımı yaşayıp çürüyen yeşillikleri atarken canımız sıkılır) hem de ekonomi sağlamış olacağız. Ürünle ilgili detaylar burada, burada ve burada.

Marul’un kilosu 8 milyonu geçti!!!

mavi alarm | 12 January 2007 13:16

Ülkemizdeki tarımın son yıllardaki içler acısı halini hepimiz biliyoruz. Tarım üreticilerinin ekonomik durumu sürekli kötüye giderken biz şehirde oturanlar da tarım ürünlerini inanılmaz yüksek fiyatlardan alıyoruz. Madem biz yüksek fiyattan alıyoruz o zaman köylülerin ekonomik durumunun iyileşmesi gerek. Ya da tam ters açıdan, eğer köylülerin ekonomik durumu sattıkları ürünlerden çok düşük meblağlar aldıkları için kötüleşiyorsa bizim ucuza meyve sebze alabilmemiz gerekiyor. Elbette bunun naif bir mantık olduğunun ben de farkındayım.Fakat facialara sebep olan, resmen ülkemizdeki tarımı katletme amacı güden bir siyasi tutum içerisinde olan “ampul kardeşliği”ne bir şekilde karşı çıkmamız gerektiğini düşünmekteyim. En azından faiş fiyatlara satılan sebze ve meyeleri almayalım derim ben. Domates’i 3 milyona almayalım arkadaşlar. Ya da kilosu 8 milyonu da geçen bir fiyata sahip atom marul olarak adlandırılan marulu almayalım, aldırmayalım. Bu temel bir ihtiyaç maddesi değil. Kimse almazsa bu adamlar bu fiyata satamaz. Bu durumun gerçekliğine şahit de oldum geçenlerde. Manav kendi ağzıyla; “zararına satmaya başladık 1 milyona almıştım tanesini” dedi. Yani 1’e aldığını 3’e satıyordu 2 gün önce.
Tanesini 3 milyona sattıkları marulu 750 binden satmaya başladılar. Ülkemizin hemen her yerinde yetişebilen ve mevsim şartlarından çok az etkilenen elmaya 3-4 milyon vermeyelim.Lütfen mantıksız fiyatlara sahip ürünleri almayalım. Çünkü ne mevsim ne de başka bir sebeptenden dolayı bu ülkede tarım ürünlerini bu fiyata satılamaz,ederi bu olamaz, halk bu şekilde kandırılamaz.

Marul…

| 08 January 2007 22:19

Mc donaldsta bir gece,
Aklım ermez, bu işe;
Rahmet dile dur işte
Ussuz bir beyin marulsuz hece,
Lazım bunlar bize zat-i alimce….