Üstüme gelme bu kadar
Fırtınalarıma alış
Duygularım darmadağın
Kafamı toparlamama izin ver
Nefes aldırmıyorsun
Kendi ayaklarımın üzerinde
Durmayı unutmak istemiyorum
Sana bu kadar yaslanamam
Üstüme gelme bu kadar
Fırtınalarıma alış
Duygularım darmadağın
Kafamı toparlamama izin ver
Nefes aldırmıyorsun
Kendi ayaklarımın üzerinde
Durmayı unutmak istemiyorum
Sana bu kadar yaslanamam
http://www.kigem.com/content.asp?bodyID=2460
http://www.belgeci.com/goster.asp?islem=1&SayfaNo=1894
insanların sevdiği renkler kişiliklerini ele veriyor. kırmızı rengi seven ve çok kullanan kişiler, duyguları yogun yaşayanlar olarak ayrılırken yeşil rengi sevenlerin sağlam bir iradeye sahip olduklarını ileri sürmek mümkün bu yaklaşımla. sarı ise iyimserliğin öncüsü bir renk kabul ediliyor ve bu rengi sevenlerin neşeli insanlar olduğu gözlemleniyor. kesinliği ne kadar tartışılır bilemem ama uzmanlar gayet idaalı hem burada hem şurada. hatta işi ilerletip renklerle terapi bile yapılıyor kromoterapi denilen bir yöntemle, bu yöntemin çıkış noktası ise insanların kullandığı renklerle bağlantı kurarak davranış değişikliği meydana getirmek.
http://www.haberturk.com/haber.asp?id=61377&cat=110&dt=2008/03/15
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/8423152.asp?yazarid=2&gid=61&sz=24271
Hastalığımız var, doktora gittik.
Ya da, genel bir sağlık kontrolünden geçeceğiz.
Ya da, orduya katılmak için muayeneden geçeceğiz.
Böyle durumlarda alışık olmadığımız bir durumla karşılaşırız.
Karşı koyamayacağımız bir direktif.
Türkçesiyle yönerge…
“Soyun!”
O ana elbisemizle gizlediğimiz,
vücudumuzun en mahrem yerlerini göstermek zorundayız.
Doğal olarak utanırız, sıkılırız.
Utanmak insan olmanın bir emaresi.
İşareti…
***
Bedenimizin mahrem yerleri olduğu kadar,
ruhumuzun da mahrem yerleri vardır.
Duygularımızın,
düşüncelerimizin,
hislerimizin,
bakış açımızın,
isteklerimizin,
beğenilerimizin,
nefretimizin…
Hayatımız boyunca birçok şeyle karşılaşırız. Bazıları bizim istediğimiz için yaşamamız gerekenlerdir, bazıları ise dış kaynaklı olanlardır.
Kişisel tutum ve davranışlarımızın sonucu hayat deneyimi olarak skor tabelamıza yazılanlar çoğu zaman kişiliğimizin geçmişten o anın yaşanıp bitmesine kadar geçen süre zarfında kazanımlarımızın bizlere bir hatırasıdır. Fakat bu anların/durumların/olayların sonucu/bitişi bizim düşündüğümüz gibi olmayabilir ya da daha iyi bir geri dönüş artı puan kazandırabilir. Sonuçları çoğu zaman öngöremeyiz. Yani şöyle düşünürsek; hayat bize sunulmuştur ve onu son nefesimize kadar yaşamamız gerekmektedir.
http://kisiselgelisimci.blogspot.com/2008/01/okul-korkusu-nasl-yenilir-okul-fobisi.html
http://www.dinahlak.com/index.php?option=com_content&task=view&id=1113&Itemid=102