bildirgec.org

katliam hakkında tüm yazılar

BOSNA SOYKIRIMI

blackjack38 | 20 July 2009 16:41

Yıl 1992. Avrupa’nın ortasında Sırplar Bosna-Hersek topraklarına giriyor ancak bu giriş savaş veya toprak için değil KAN için. Öncelikle konuya öncelerden başlayalım. Bosna-Hersek Yugoslavya’nın dağılmasından sonra bağımsızlığını ilan eden altı cumhuriyetten biridir. 1 Mart 1992 tarihinde halk oylaması ile bağımsızlık kararlaştırılmış ve bağımsızlık adımları atıyordu ancak Sırp Milisler lideri Radovan Karaciç “Bağımsızlığı kabul etmeyeceğiz. Eğer Bosna bağımsız olursa, Müslüman, Sırp ve Hırvatların çatışmasından kaçamayız. Umarım bu bir uyarı olur. Aksi takdirde, Kuzey İrlanda, Bosna-Hersek’in yanında bir tatil merkezi gibi kalır” sözleri ile Sırpların ne planların içinde olduğunu ilk adımlarda göstermiştir. Sırp orduları ve katliamları bu adımdan sonra hızlı bir şekilde Bosna-Hersek’in üzerine yağmur gibi yağmaya başladı. Peki herkesin düşündüğü ve kızdığı Türkiye’nin Bosnalılara yardım konusu nereden geliyor veya biz kendimizi durduk yere mi buna mecbur hissettik. Bosna-Hersek Cumhurbaşkanı Aliya İzzet Begoviç’in görevlendirdiği başbakan yardımcısı Muhammed Cengiç 19 Mart 1992 tarihinde Türkiye’ye yardım istemek için geldi ancak Türkiye bu yardım talebine birkaç ihtiyaç malzemesi dışında yardımda bulunmadı ancak Türkiye’den askeri ve siyasi yardım bekleniyordu. Türkiye’nin yardım etmemesi Sırpları daha da çok cesaretlendirdi çünkü Avrupa’da ve dünyada Sırplar bu operasyon sırasında sadece Türklerin karşı çıkacağını düşünüyorlardı. Bunun üzerine katliamlar arttı ve Bosna Katliamı simgesi olan Srebrenitza Katliamı yani Srebrenitza olayları yaşanmaya başladı. İnsanlar evlerinden alınıp kurşuna dizildiler, genç yaşlardaki kızlar kamplara götürülüp ‘savaştan’ yorulan Sırp askerlerinin tecavüzüne uğradılar. Bu sözlerin gereği kadar beyninizde somut olabilmesi için sayı vermek istiyorum. 312 bin Bosnalı öldürüldü ve 50 bin kadına tecavüz edildi. Bu katliamın dünyanın gözü önünde hatta bazı televizyon kanallarının canlı yayınla verdiği kurşuna dizilme olayları katliamın aslında sadece Sırplar tarafından değil birçok devlet tarafından istenildiğini gösteriyor. Katliamdan sadece bir yıl sonra küçük bir kızın şu sözü bu katliamın çocuklar üzerindeki etkisini en güzel şekilde anlatıyor. Srebrenitza’da annesinin kollarında ve evinin altında saklanan küçük bir kız çocuğu annesine ” Anne çocukları küçük mermilerle öldürüyorlar değil mi?” sorusu bu çocuğun ölümü kabullendiği ancak büyük kurşunların canını acıtacağını düşündüğünü gösteriyor. Bir savaş (tabi öyle diyebilirsek) bu kadar mı acımasız olur?
Bu katliamın sorumlularını okuyan herkesin lanetleyeceğini düşünüdüğüm için veriyorum;
Sırp Partisi Lideri: Radovan Karadzic
Sırp Ordusu Komutanı: Radko Mladiç
Bosnalı Sırp Komutan: Vujadin Popoviç
Genelkurmay Başkanı: Ljubisa Beara
Güvenlik Şefi: Drago Nikoliç
Özel Polis Müdürü: Ljubomir Borovcanin
Genelkurmay Başkan Yardımcısı: Radivoje Miletiç
Tugay Komutanı: Vinko Pandureviç
21 Temmuz 2008 yılında Sırbistan da düzenlenen bir operasyonla Radovan Karadzicyakalanmıştır. Ve Radovan Karadzic ‘in bir resmini ekliyorum ki beynimizdeki ve kalbimizdeki nefret ona ulaşabilsin…

Radovan Karadzic
Radovan Karadzic

Bakış Açısı

admin | 07 July 2009 17:51

http://www.haberveriyorum.net/icerik/fethullahci-bakis-madimakta-yangin-cikmis

Vahşet… Utanıyorum!

dbergerac | 05 May 2009 13:46

Mardin’de katliam, 44 insan öldü. İnsanlığa sığmaz bir şey, utanç verici bir olay. Doğadaki hiçbir canlının yapmayacağı bu tür bir eylemi benim ülkemde insan denemeyecek kadar alçak canlılar gerçekleştirebiliyor. Sebebi nedir bilinmez, akla gelenler terör, kan davası, husumet, toprak anlaşmazlığı, namus davası gibi gibi.. Hangisi 44 cana değer.. Bu ne vahşet!…

fotoğraf : Milliyet
fotoğraf : Milliyet

Bugün savaşlarda bile böyle ölümler lanetleniyor. Hangi zihniyet bunu kabul edebilir. Dünyaya rezil olmayı geçtim, artık bu eşkiyaların ülkesi, vatanı da yok. Hatta bu dünyada yeri yok.
Ölenlere rahmet diliyorum, Rabbim bizi bu eşkiyalardan korusun…

Sri Lanka’daki Katliamdan Haberiniz Var mı?

sosyalistanbul64 | 27 April 2009 17:00

Sri Lanka’daki Katliamdan Haberiniz Var mı?

Sri Lanka’da Tamillerin yaşadığı bölgede 37 yıldır ayrılık için gerilla savaşı veren Tamil İlam Özgürlük Kaplanları ile Sri Lanka ordusu arasında yaşanan çatışmalar bölgede büyük bir katliam bilançosu yaratıyor. Sri Lanka ordusunun tüm Tamil Kaplanları’nı yoketmek için girdiği operasyonda son aşamaya gelindi. Tamilli gerillalar 15 kilometrekarelik bir alana hapsedilirken hükümetin “teslim ol” çağrısıyla verdiği 24 saatlik sürede sona erdi. Bölgeye hiç bir sivil alınmıyor, gazeteciler ve gözlemciler giremiyor.

Katliam Melekleri

Kuruvaze | 20 February 2009 14:36

Uzun süredir olduğum yerdeydim. Adeta duvarla bütünleşmiştim. Gelen giden yoktu, gitmek beni ne kadar tehlikeye düşürecekse; durmak en az o kadar tehlikeye düşürüyordu. Köşeye biraz yaklaşıp diğer gözcünün olduğu yeri dikizledim. Kamuflaj halinde olduğu için onu duvardan ayırt etmek neredeyse imkânsızdı. Kendimi sakinleştirmeye çalıştım; biraz daha duracaksam bu şarttı. Derin bir nefes alıp başımı duvara yasladım. Ellerim öylesine terlemişti ki, ihtiyacım olduğunda silahı tutabileceğimi sanmıyordum……………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………..Hemen yakınımda, iyi görünümlü bir pastane vardı. Mevsim yaz olduğu için şemsiyeler altında dışarıya masalar koymuştu. Önünden geçerken şöyle bir baktığımda, çocuklu aileler içeride oturmayı tercih ederken; sevgili modundaki tipler dışarıdaydı. İnsanın kendisini havaide hissedeceği bir müzik çalıyordu. Derin bir nefes aldım ve gözcünün olduğu yere bir kez daha baktım. Gözcü bir yana; sokağın karşısından masalardan birine doğru ilerleyen kız dikkatimi çekti. Şeker pembesi elbisesi ve yüzündeki şuh gülümsemesiyle; sadece benim değil, her kesin dikkatini çekmişti. İlerlediği masaya yaklaştı ve masadaki yaşlı adamın yanağına ateşli bir öpücük kondurdu. (Adamın yerinde olmak için neler vermezdim.) Kız tam geri çekildiği bir anda, adam kolundan tutup kulağına bir şeyler fısıldadı. Adamın konuşması biterken beraber, kızın yüksek sesli kahkahası çınladı. Bir yandan gülmeye devam ederken kendisini boşluğa bırakır gibi sandalyeye oturdu. Bacak bacak üstüne atmış, üstteki ayağını sallarken bir eliyle kısa saçlarıyla oynuyordu. Derin bir nefes aldım ve bu kez sebebi kesinlikle sıkıntıdandeğildi. ………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………..