bildirgec.org

hastane hakkında tüm yazılar

TACİZ MAĞDURU ERKEKLER

nacak | 26 May 2009 16:42

Taciz …Fiili , sözlü , yazılı , psikolojik ….Belki onlarca çeşidi var tacizin .Ama kadınlar mı tacize uğruyor sadece? Taciz denildiği zaman , bu suçun mağdurunun kadınlar olduğu düşünülür hep. Ama tacize uğrayan erkeklerin sayısı hiç de azımsanacak oranda değil . Bazen bir TV ekranında şahit oluyoruz. Milyonlarca izleyicinin gözü önünde hem de fiili olarak kadın tarafından taciz edilen erkeğe.Bazen bizzat yaşadığımız yerlerde şahit oluyoruz bu duruma .

Günümüzde tacize yönelik çok çeşitli araştırmalar yapılıyor . Liselerde , üniversitelerde , sokakta , yolda …Tacize yönelik veriler çok enterasan . Bazen %80 -%90 lara kadar çıkabiliyor istatistiklerde bu rakam . İnsan ilk bakışta şaşırıyor tabi. Ne bu böyle diye ? Ama sadece fiilen yapılan bir hareketi ifade etmiyor taciz. Bazen bakış bile taciz olarak değerlendiriliyor. Bu günkü yazımın konusu erkeklere yapılan tacizler…Taciz mağduru erkekler…Konuyu ilginç kılan bir başka yönü de taciz mağruru bu erkeklerin , ferdi tacizle değil , toplu tacizle baş etmesinin zorluğu…

ÖNCE SAĞLIK DİYEN KLAVYE VE MOUSE

ozgendi | 16 April 2009 21:00

Medigenic Infection Control
Medigenic Infection Control

Esterline (Advanced Input Systems) adlı şirket tarafından hastaneler için üretilen Medigenic Infection Control isimli klavye temizlik konusunda aşırı titiz olanlar için birebir. Bilindik klavyeler gibi görünse de aynı değil. Düz bir yüzey ancak fiziksel tuşlar yok. Üzerindeki sistem ile üst yüzeyin ne zaman temizlenmesi gerektiği otomatik olarak hatırlatılıyor. Fiyatları biraz yüksek olsa da güzel bi’ tasarım.

Klavyenin fiyatı 140$, Farenin fiyatı 80$.

heyecanlı bir akşam ve tetanoz ihtimali

nazokiraze | 17 March 2009 00:54

Yine fırıldak bir günle felegin çemberinden geçtik bugün, hala geçemedik belki de henüz gün bitmedi. Üç gündür griple boğuşan eşim bugün ögle vakti evin yolunu tuttu, ben hasta olunca asla bana tanınmayan koltuga uzanarak gündüz vakti tv izleme, yedigi önde yemedigi arkada haller ona uygulandı falan. Onu ilaçtı, yemekti,bitki çayıydı eğlerken, akşam saat yedi suları kızı bant almak üzere bakkala yolladık.

Kız geldi gelmesine ama apartman kapısından bir şey batmış, girmiş çıkmış parmağına ve o sivri şey paslıymış. Aldı beni bir panik, hemen gogul emmiye koştum, tetanoz nedir, ne değildir, öldürür mü falan fıstık araştırmaya başladım.Ve aslında tetanozun sadece paslı bir şeyin biryere batmasıyla değil, her türlü kesik.batık gibi ufak zannedilen kazalarda da tehlike oluşturdugunu öğrendim.Hatta topragın en üst tabakasında bol miktarda tetanoz mikrobu bulunurmuş.Göbek kordonu kesilme esnasında da yeni doğmuş bebeklere de çokça musallat olan bu melun hastalık,yakalanınca ölüm ihtimali çok olan ve ölüm şeklinin de çok acı verici olan bir hastalıktır.Yaşlı ve çocuklarda yüzde seksene varan ölüm gerçekleşebiliyor, ancak iyi olan birşey aşıların rutin olarak devlet tarafından yapılması ve bu hastalıgı kesin olarak engellemesi.Aşı genellikle beş -onyıl civarı koruma sağlıyor ve yüzde 95 koruma sağlıyor.

Hastane Derdi

Galanthus | 14 March 2009 15:02

Bu yazı kesinlikle gerçektir, kesinlikle kurmaca değildir. Belki dertleşmek istiyorum belki şikayet etmek istiyorum ya da ne yapacağımı şaşırdım bende bilmiyorum…

Annem rahatsız bu aralar, ciddi birşey değil belki de ama ellerini kullanamıyor şu anda. Felç değil, ama kilitlenme var, taş gibi kaskatı elleri, ve çok acıyo canı…Teşhis doktorlarımızın süper becerikliliği yüzünden konulamadı hala… Şimdi yeni doktor yeni hastane arıyorum…

Daha önce Çapada Romatoloji bölümünde olan anneme romatizma ilaçları diye kullandığımız ilaçları için bir tanıdığımız (sağlık sektöründe kendileri) ağrı kesici olduğu söylendi, ciddiye almadık doktor vermiş devam edelim doktoru kadar iyi bilemez dedik,sonra anneciğim elinde kaşıntılar başladı, doktora sorduk ilaçlar yapmaz dedi, devam ettik,kaşınıt arttı, damarlar kızarmaya başladı,ve en sonunda olan oldu, annemin elleri taşa dönüştü resmen, kitlendi kaldı. Çapadaki doktora ulaşmamız, randevu almamız mümkün değil! Kadıncağız ellerini kullanamıyor! Hemen doktor arayışına girdik , doktor tandıklara anlattık, ortopediye götürün dediler.Adını vermekten çekinmiyorum Medical Park’tan randevu aldık…

Hastaneler Beni Çok Yorar

Galanthus | 12 March 2009 09:58

Yine bir hastane. Yine aynı trajedi.

İçeri girer girmez bir şeyler yüreğimi sıkıştırıyor- bir şey değil sadece bir çok şey , hepsi bi anda hatta aynı anda-.Ben hastanelerden nefret ediyorum. Doktorum yasakladı bana bu cümleyi , eğer bu şekilde cümle kurmaya devam edersem yaşadığım ataklar devam edecekmiş , öyle söylüyor.

Doğru söylediğinden bile emin değilim.

Tekrar tekrar söyleyesim geliyor;

-Ben hastanelerden nefret ediyorum!

İlk panik atağımı hastanede yaşadım ben. Her seferinde ilk panik atak aklıma geliyor.

hastayım yaşıyorum

nazokiraze | 12 February 2009 16:32

Bir sağlık konusuyla daha başbaşayız efendim. Bugünkü konumuz hastalık hastaları. Evet sürekli hasta gezen, aslında hiç birşeyleri olmayan bir bardak suyu ilaç diye verseniz, içince hemen iyileşiveren hastalık hastaları.

Annemi ele alalım sürekli hastayım der, yıllardır hastadır ama maşallah turp gibidir. Günde iki paket sigara ve fincanlarca kahve içer ama hep hastadır. Biz küçükken ne zaman babamla kavga etse bayılır, ayılır kendini hastanelere kaldırtırdı. Tansiyonunu ölçen hemşireye ve bize tembihler, efendim bayanın sinirlenmemesi, üzülmemesi gerekir, yoksa durumu vahim türünden laflar etmemizi sağlardı. Tabi yıllar geçtikçe annem ayılıp bayılınca hiçbirimiz inanmaz olduk zaten her seferinde biz inanmayız, hemen ayaga kalkar dirilir vay siz beni iplemiyorsunuz türünden sızlanmalara başlar. Babam da ulan ne çabuk iyileştin der , gülme krizine gireriz.

üveit

nazokiraze | 25 December 2008 16:58

Bugün üveit hastalığından bahsetmek istiyorum. Eşimde arasıra atak gösteren bir göz hastalığı en son 4 yıl önce olmuştu dün yine tekrarladı. Bugün doktoruna gitti ama doktorun muayene öncesi sıktıgı göz damlası görmesini engellediği için rapor alıp eve geldi. Önünün bile göremiyor hastalıgından çekmiyor bu ilaçtan çektiğini.

Gözün uvea tabakasının iltihaplanması sonucu üveit hastalığı ortaya çıkar.Ön ve arka üveit olarak ta ikiye ayrılır.Bazen behçet hastalıgı, enfeksiyon, tüberküloz,herpes, göz travmasına bağlı olarak da ortaya çıkan üveit çogunlukla sebebsizce de oluşabiliyor.

Her 10 bin kişiye 14 hekim düşüyor

wowo | 10 December 2008 14:24

Dünya Sağlık Örgütünün ( DSÖ ) Avrupa bölgesinde; türkiye, hekim eksikliğinde ikinci sırada. eksikliğin kapatılabilmesi için her yıl tıp fakültelerinden 14 bin mezun verilmesi gerekiyor ancak 4 bin 500 mezun çıkıyor. DSÖ ortalamaları baz alındığında, Türkiye’deki mezun sayısı Avrupa ortalamasının 3’te 1’i kadar. her 10 bin kişiye 14 hekim, 13 hemşire düşüyor!

Okul ve dersane değerlendirme platformu açıldı

zekki | 10 November 2008 17:42

Okul ve dersanelerin öğrenciler tarafından değerlendirildiği bir site açılmış.
Site tanıtımı ise söyle :

NasılBirOkul Nedir?
Öğrencilerin,velilerin,uzmanların okullar hakkındaki düşüncelerini birbirleriyle paylaştıkları bir hizmet değerlendirme platformudur.

  • Üniversiteye Girişteki Başarısı
  • Öğretmelerin Akademik Kalitesi
  • Burs İmkanları
  • Promosyonlar (Dizüstü Bil. vb)
  • Öğrenci Faaliyetleri (Sanat,Spor vb)
  • Sağlık Hizmetleri ve Acil Müdahele İmkanlarıve diğer konularda okulları, dersaneleri, öğrenci yurtlarını değerlendirme imkanına sağlıyor.

Burada hastaneler için olanı da var