bildirgec.org

haliç hakkında tüm yazılar

saltanat kayığı

nazokiraze | 14 July 2010 09:07

Osmanlı döneminde yalnızca padişah ve ailesinin dolaşabildiği saltanat kayıklarında ihtişam ön planda olmuştur.

Genellikle otuz küsür metre uzunluğunda olan kayıklar pek çok törende de kullanılırdı. Malumunuz binecek kişi koskoca padişah, kayığın adı da saltanat kayığı olunca onu diğerlerinden ayıran belli başlı özellikleri olmalıydı.Gümüşlü,altınlı süslemeler, her padişahın zevkine göre değişen köşk bölümleri ,harem için yapılan kafesler,çiniler,sedef kakmalar ve daha neler neler.

Sultan Reşat'a ait
Sultan Reşat’a ait

Saltanat kayıkları ile dolaşan padişahların bulunduğu köşk kayığın kıç tarafındaydı ve bu kayıkların kürek çeken çalışanlarına hamlacı (yaklaşık seksen kişi olurdu) denirdi, ayrıca sandalya denilen kayıklar da saltanat kayığının önünden yol açarak ona rehberlik ederlerdi.

Galata Köprüsü

puella | 17 August 2009 10:57

“…ve ortadan ikiye bölünsün şehir!” diye bağırdı Poseidon. Neden böyle bir emir verdiğini, şehirden ne istediğini anlamak güç. Ancak gerçek olan bir şey varsa; o da “ortadan ikiye ayırmak” eyleminin, efsanevi şahsiyetler arasında pek popüler olduğu. Poseidon “şehir” dediğine göre, Deniz Tanrısı buraya geldiğinde İstanbul zaten vardı. Aslında “İstanbul”, şehrin en eski isimlerinden biridir. Eis tin poli. Yunanca’da “şehre doğru” anlamına gelir. Yani Yunanlılar buraya isim verdiklerinde, zaten var olan bir şehirden esinlenmişlerdir. Şehir bölündüğü günden bu yana da, Haliç‘in iki yakasını bir araya getirme görevini üstlenen en eski köprülerden biridir Galata Köprüsü.

Henri Cartier Bresson - 1964
Fotoğraf: Henri Cartier Bresson – 1964

İstanbul’un göbek bağı olarak hayal ettiğim Galata; Beyoğlu‘na bağlı bir semttir ve Haliç ile Boğaz’ın kesiştiği noktada yer alır. İstanbul için bilinen ilk yazılı kaynak, M.Ö. V. yüzyıla ait, Herodot Tarihi‘dir. Haliç civarında yer alan bir yerleşim yerinden ise ilk olarak, Strabon bahsetmiştir; Sykai. Sykai, Hellen dilinde “incirler” anlamına gelmektedir. Bundan sonraki Antik Çağ’a ait kaynaklarda, pek çok farklı isim telaffuz edilmiştir. Bazı kaynaklarda, incir ağaçlarının çokluğu nedeniyle Sykodes (Hellen dilinde “incirlik” anlamına gelir) olarak bahsedilen semt için, surlarla çevrili küçük bir kasaba olduğu söylenir. Ancak Antik çağda pek çok tarihsel olay mitoloji ile güçlendirildiğinden ve arada çok fazla kayıp zaman dilimi bulunduğundan, dönemin tarihini netleştirmek güçtür.

“Galata” kelimesi, ilk olarak II. Tiberios döneminde karşımıza çıkmaktadır. Sykai’de Haliç’in girişine bir hisar yaptırılır ve bu hisara, Kastellion ton Galatau adı verilir.

Sanal Müze

| 09 March 2007 14:08

Altın Elma'ya (Haliç'e) yolculuk
Altın Elma’ya (Haliç’e) yolculuk

Baden Eyaleti Karlsruhe Müzesi‘nin hazırladığı sanal müze “Karlsruher Türkenbeute” (Türk Ganimetleri). Doğrusunu söylemek gerekirse Osmanlı Kültürü üzerine internetteki en iyi site. Bunun Türkler tarafından değil de Almanlar tarafından yapılması biraz garip olsa da! Sitede ayrıca zamanın İstanbul’uyla ilgili hoş bir oyun da var. Bir Alman genci İmparatorluğun başkentinde bir şehzadenin de yardımıyla Osmanlı kültürünü tanımaya çalışıyor.

Haliç Medeniyetinde Yolculuk

qtarantino | 08 February 2007 20:23

Bu habere göre İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür A.Ş., tarihî, kültürel ve fizikî yapısıyla İstanbul’un en güzel yerlerinden olan Haliç’in tanıtımı için tekne ile kültür gezileri düzenliyormuş. ‘Haliç Kültür Gezileri’, büyük teknelerle Haliç Turu şeklinde yapılacakmış.

Bütün İstanbulluların ücretsiz olarak katılabileceği turlar her hafta pazar günleri 14.00-17.00 saatleri arasında gerçekleştirilecek.
İlgilenenler bu gezilere katılım için şu adresten ücretsiz kayıt yaptırılabilecek.