bildirgec.org

fahişelik hakkında tüm yazılar

Fahişenin notları

endop | 10 June 2011 13:36

Uzun zamandır bu şekilde yaşıyorum, çok deneyim edindim. Bu yolu seçmeseniz bile ilişkiler tek geceliktir bazen, bazen de günlük. Ne olursa olsun değişmeyen tek bir nokta var bu işte; inanma, güvenme, bağlanma. Çünkü hiçbir ilişki sonsuza gitmez, küt diye de bitmez ama azalır. Fade out şeklinde azalan fonksiyon grafiği çizer. Zaten insanlar sevişmek için yaratılmıştır, tek eşlilik insana vurulmuş en büyük kamçıdır. Siz aldatmıyorum diyenler , aldatmıyor olabilirsiniz ama itiraf edin başka erkekleri/kadınları olduka çekici bulduğunuz oldu. Bense bütün duygularımdan arındım bir tanesi hariç, para kazanma hırsı.

Fahişelik

fool | 20 April 2010 15:30

Eflatun: “Fahişeler erkeğin içindeki doymayan hayvanı besler.”

Fahişelik hiç kuşkusuz dünyanın en eski mesleklerinden biridir. Fahişeler tarih boyunca aşağılanmış, dışlanmış ve aynı ölçüde de vazgeçilmez olmuşlardır. Bu yönüyle bu kesinlikle ikiyüzlülükten başka bir şey değildir.

İlk önce; fahişelik nedir? Cinsel zevk için değil, karşılığında para gözeterek ve çoğunlukla hiçbir seçicilik göstermeden insan vücudunun kiralanması veya satılmasıyla cinsel ilişkinin gerçekleştirilmesine fahişelik denir. “Fahiş” arapça toplumsal ahlaka uygun olmayan demektir.

Fahişeliği suç olarak gören Fransız avukat Jean-Gabriel Mancini‘ye göre ise bir cinsel ilişkinin suç sayılabilmesi için bunun bazı koşullar altında olup bitmesi gerekir: zorlama, süreklilik, her önüne geleni kabul ediş, dolayısıyla seçim yapma yasağı, başla hiçbir geçim kaynağı bulunmamak ve son olarak da Justinyen yasasının sine delectu’su (zevk almama).

Toplumların kökeninde bugünkü anlamıyla fuhuş varolmamıştır. Fuhuş yapmak alışveriş yapmaktır. Oysa eski çağlarda kadın bu alışverişte akit yapan taraflardan biri olmadığı gibi, bu alışverişin bedelini alıp muhafaza eden de değildir. Aslında fuhuş tarihi, muhabbet tellalığının tarihiyle atbaşı gider.

hakaret ve beraat

linnux | 02 November 2006 11:50

Tarih tekerrürden mi ibaret yoksa yoğun rastlantı bombardımanı altında mıyız?
Daha önce Orhan Pamuk davasında da bir benzer yaşanmıştı.
Orhan Pamuk’un yargılanması, ceza alması çok da önemli değildir.
Ama öyle bir gürültü koparıldı ki…
Birilerinin bazı yaraları kaşıdığı gözler önündeydi.

Normalde, sonuçlanmamış bir dava hakkında -özellikle basın yoluyla-, yargıyı etkileyebilecek yayın yapılması cezayı gerektirir.

Bu davada fazlasıyla -yorum- yapılmasına rağmen bu yönde bir girişim olmadı.
Çünkü bazen basın herşeyden güçlüdür.