bildirgec.org

dominique pinon hakkında tüm yazılar

Micmacs à tire-larigot (2009)

padmess | 14 June 2011 18:40

Jean Pierre Jeunet‘ten incelikli bir film daha; Micmacs à tire-larigot

Delicatessen ile ilk uzun metrajlı filmini çeken; Fransız yönetmen; asıl ününü Türkçe’ye Ameli’nin Masalsı Kaderi olarak çevrilmiş filmi ile yakalamıştır. Başrolde Audrey Tautou’nun yer aldığı filmde; senarist ekibinde gördüğümüz Jeunet’i aynı zamanda yönetmen koltuğunda da görürüz.
Avrupa Film Ödüllerinde en iyi film ödülünü; ikisi En İyi Film ve En İyi Yönetmen dallarında olmak üzere dört César Ödülü’nü; En İyi Senaryo dalıyla birlikte ise iki BAFTA Ödülü’nü alan film aynı zamanda da Akademi Ödüllerine aday gösterilmişti. Bu film ile yakaladığı başarıyı 2004 yılında vizyona girmiş olan ve Türkçe’ye Kayıp Nişanlı olarak çevrilen “Un long dimanche de fiançailles” filmi ile devam ettirmiştir.
5 yıllık aradan sonra ise Kayıp Nişanlı’daki ağır, romantik temponun aksine komedi ve suç unsurları ile süslediği filmi Micmacs ile karşımıza çıkar.

Un long dimanche de fiançailles (2004)

queennothing | 13 May 2011 09:40

Oscar adaylığı bulunan Fransız yönetmen Jean-Pierre Jeunet‘i “Amelie”nin yönetmeni olarak tanıdık. Jeunet’in yönetmenliğini yaptığı sinema filmi “Un long dimanche de fiançailles” (Türkçe’de ‘Kayıp Nişanlı’), 2004 senesinde gösterime girdi. Sebastian Japrisot’un romanından uyarlanan filmin snearyosu Guillaume Laurant ve yönetmen Jeunet tarafından yazıldı. 1976 doğumlu Fransız aktris Audrey Tautou‘nun başrolünde yer aldığı filmde Gaspard Ulliel, Fransız aktris Marion Cotillard, Dominique Pinon, André Dussollier, Jodie Foster, Clovis Cornillac ve Albert Dupontel gibi isimler rol alıyor. 47 Milyon Dolar ile Fransa’da çekilen film, iki dalda Oscar adayı oldu.

Kayıp Çocuklar Şehri; La cité des enfants perdus (1995)

queennothing | 05 April 2011 11:40

Fransız sinemacı Jean-Pierre Jeunet (bkz.: Amelie) ile Marc Caro‘nun birlikte yönettikleri sinema filmi “La cité des enfants perdus” (The City of Lost Children), 1995 senesinde çekildi. 18 Milyon Dolar gibi tamamlanan bu eserde Amerikan aktör Ron Perlman, 2006 senesinde hayatını kaybeden aktör Daniel Emilfork, Judith Vittet, Jean-Claude Dreyfus, Dominique Pinon, Geneviève Brunet, Odile Mallet, Mireille Mossé ve Ticky Holgado gibi isimler rol alıyor. Satürn Ödülleri’nde En İyi Korku Filmi, En İyi Kostüm ve Genç Yetenekler kategorilerinde ödül kazanan yapım, Cesar Ödülleri ve Cannes Film Festivali’nde de çeşitli kategorilerde aday gösterildi.

Şarküteri (Delicatessen)

uuuucar | 22 December 2009 09:48

Amelie, Kayıp Nişanlı, Micmacs, Alien(yaratık) gibi filmlerin yönetmeni Jean Pierre Jeunet ‘le Dante 01 ‘in yönetmeni Marc Caro ‘un birlikte çektikleri 1991 yapımı bir film :Delicatessen.

Afiş
Afiş

Film, merak ve ürperti uyandıran bir atmosfere sahip. Sokakların durumu, evler, insanlar filmin bu iç gıcıklayan atmosferini yaratmakta büyük rol oynamışlar. Tabii kamera hareketleri, açılar, kullanılan objektifler, film rengi falan filan derken daha ilk sahnesinde farklı bir yerde olduğunuzu hissediyorsunuz.
Film, Louison (Dominique Pinon)’in iş aramak için hiç bilmediği bir yere gelmesiyle başlıyor. Savaş sonrası Fransa’sında büyük bir yiyecek sıkıntısı bulunuyor, en değerli yiyecek insan eti, para yok. Alışverişler ete karşılık mısır ya da kira karşılığı mercimek gibi kıstaslarla yapılıyor.
Louison, hiç bilmediği bir yere gelip bir kasabın önünde duruyor. Kasap Clapet (Jean-Claude Dreyfus) Louison’ı görür görmez gözüne kestiriyor ve işe alıyor. Bütün kasaba Louison’ın bedenini, kasabın vitrininde sallanarak son bulacağını düşünmektedir ama işler beklenildiği gibi gitmez. Louison, Clapet’in yalnız ve mutsuz kızı Julie Clapet (Marie-Laure Dougnac) ‘e aşık olur ve işler karışmaya başlar.

Louison ve Julie Clapet
Louison ve Julie Clapet

Louison,eski bir sirk çalışanı olduğu için, aynı apartmanda fakat birbirlerinden kopuk insanların içine girip onların arasında bağ kurmaya çabalar, yeraltı insanlarıyla tanışır, onlarla bir mücadeleye girer. Aksiyon,romantizm, fantastik öğeler, komedi ve korku hepsini içinde barındıran izleyenin kolay kolay unutamadığı farklı bir film. Zaman zaman Amelie etkisi görüyorsunuz ama buna da yönetmen istikrarı diyebiliriz.

Le Fabuleux Destin d’Amélie Poulain – Amelie (2001)

arapsaci | 07 May 2008 17:51

Sabah pillidarko’nun Dante 01 filmi ile ilgili yazısını okuyordum. Yazının hemen başında geçen Jean-Pierre Jeunet ismi birden yazıya olan ilgimi arttırdı. Yazıyı bir solukta okudum, ama benim aklımda kalan yazıdan çok Jean-Pierre Jeunet ve efsanevi Amelie filmiydi. Küçük bir aramadan sonra filmin Sinepil’de tanıtılmadığını görünce çok mutlu oldum bir anda, çünkü bu enfes filmi anlatmak bana nasip olacaktı 🙂

Amelie
Amelie

Aslında Amelie’ye film demekle biraz haksızlık etmiş oluyoruz. O bana göre tam bir sanat eseri, her sahnesi ünlü bir ressamın elinden çıkmış birer tablo sanki. Renk seçimlerinde yeşil ve kırmızı öne çıkıyor, hatta bu renkler filmin afişine de yansımış. Teknik olarak kamera açılarından anlamasam da bu işin nasıl mükemmel yapılabileceğinin örneği verilmiş filmde. Az miktarda kullanılan özel efektlerin de katılımıyla film masalsı bir havaya bürünmüş. Zaten birçok kişi filmi bir modern çağ masalına benzetiyor.
Film görüntü kalitesinin yanında müzikleri ile de insanı içine çekiyor. Film müziklerinde Yann Tiersen imzasını görüyoruz. Fransız müzisyen tek kelimeyle döktürmüş. Her bir sahnedeki duyguyu öyle güzel yansıtmış ki müziğe. Size tavsiyem filmi izledikten sonra bir şekilde film müziklerini bulmanız, defalarca dinlemeniz, her dinleyişinizde filmi tekrar yaşamanız 🙂 Burada küçük bir parantez açmak istiyorum. Film 2002 yılında 5 dalda Oscar’a aday gösterilmiştir ki bunların içinde en iyi yabancı film ve en iyi görüntü yönetmeni gibi oldukça prestijli adaylıklar da var. Filmin aldığı diğer ödüller için buradan.
Biraz da filmden bahsedersek, kahramanımız Amélie Poulain (Audrey Tautou) küçük yaşta annesini kaybetmiş, yalnız ve mutsuz bir çocukluk geçirmiştir. Hayatını bir cafede çalışarak kazanır, küçük bir evde tek başına yaşar. Çocukluğundaki gibi yalnız ve mutsuzdur. 20’li yaşlarındaki bu kızımızın hayatı bir gece tamamen değişecektir. Amelie bu geceden sonra çevresindeki iyi insanları mutlu etmeye, kötüleri de cezalandırmaya başlar. Ama kendisi hala mutsuzdur ve tam o sırada Nino(Mathieu Kassovitz) ile tanışır. Ve şimdi mutlu olma sırası Amelie’ye gelmiştir.