bildirgec.org

davranış hakkında tüm yazılar

ANTALYA’DAKİ EV-KUR

akoni | 06 June 2007 09:30

Antalya’yı tanımaya çalışıyorum.Bol bol geziyorum.Deniz,güneş harika aslımda anlatılacak o kadar çok değişik gelen şeyler varkı.Neyse dolaşırken Antalya’nın ev-kur mağazasına girdim.Bu mağaza İstanbul’da da bir çok semtte var.İçeride 2 inci katta bayağı yüksek sesele bir bağırma var.tabiki müşteriler de var.bende varım,konu çalışan bayan rahatsızlanmış.dr gitmiş geldiğinde üzerinde firmanın bluzu var.Ama altında kot pantolonunu henüz çıkartmamış.Kavganın,hakaretlerin sorunu bu. Anlaya bilgiğim kadar bağıran kişi de oranın müdüre hanımı.Ben müdüre hanımım davranışından rahatsız oldum ve çıkıyordum.Kapıdakı yetkiliye buranın yetkilisi varmı dıye sordum.Neden dedi bende söyledim bağıran kişinin yanlış davrandığını,çalışan kişinin o hakaretleri hak etmediğini,her hangi bir sorunu varsa toplantı odasına alarak sakın ve de onurunu kırmadan anlata bileceğini oradaki müşterilerin de morallerinin bozulmayacağını hatta olayın başka kimseler tarfından hissedilmemesiydi.Lakin orda o bağıran bayandan başka sorumlu yoktu.Eğerki oranın başka sorumlusu varsa lütfen bilsin istedim

Narsist

uparlayan | 25 April 2007 16:56

Narsist
Narsist

Bazı insanlar vardır ki onlar dünyanın kendi etraflarında döndüğünü, dünyada var olmalarının bile dünya için bir lütuf olduğunu, kendileri olmasaydı diğerlerinin de bir kıymeti kalmayacağını düşünürler.

Önemli ve vazgeçilemez olduklarını düşünen bu yaratıklar övgü ve iltifatla beslenmeyi ister, kendilerinin özel olduklarını düşünüp ne yaparlarsa yapsında karşılarınkinden saygı görmeyi beklerler. Hayâl dünyasında yaşayan bu canlılar güç, başarı, şöhret, para gibi değerleri baştacı ederler. O nedenle (varsa) kendi meziyeterini abartmaktan da geri kalmazlar.

KKK-Ku Klux Klan

| 20 March 2007 09:16

İlk defa lise hazırlık sınıfındaki ingilizce dersinde,Sherlock Holmes’u okurken duymuştum “Ku Klux Klan ismini…“Five Orange Pips” ismindeki hikayede Ku Klux Klan’den beş portalak çekirdeği geliyordu hikayedeki karaktere.Ve bu beş portakal çekirdeği,gönderilen kişinin ölümünü işaret ediyordu,örgütün ilgili kişiler tarafından tanınmak için kullandığı bir yöntemdi bu.

1870’lerde Amerika’da kurulan Ku Klux Klan örgütü,beyaz ırkın en asil ve en üst basamakta olduğu,beyazların haricinde kalan diğer insanların ise asağı basamaklarda olup,bütün kötü muameleleri hakedebileceklerini savunan Ku Klux Klan öğretisine dayalıdır.Örgütün üyeleri,siyahlarin insan gibi yaşamamaları gerektiğini düşünürler,eşcinsellere ve sayısı gün geçtikçe artan göçmenlere karşıdırlar,onların yok edilmesinin,sadece beyaz ırkın bütün dünyaya egemen olmasının gerektiği inancındadırlar.Ku Klux Klan’in çatısı altında barınan farklı isimlerde bir kaç örgüt daha bulunmaktadır.National Alliance ve World Church of The Creator bu gruplardan sadece ikisidir.Bunlarda aynı düşünceyi,siyahların,eşcinsellerin,müslümanların,göçmenlerin en kötü muamelelere layık olduğu görüşünü savunurlar.

EŞİNİ ALDATIYORSAN

beyrek | 16 February 2007 01:46

Karısını aldatan, aldatmayı düşünen ya da eşinin durumu farkedeceğinden korkup bu işten vazgeçen erkek arkadaşlarım, bu yazı sizin için bir çözüm olabilir.

Aldatan erkeğin içine düştüğü durumlar ve bu durumlar karşısında özellikle dikkat etmesi gereken hususlar şunlardır:

Eşinize karşı davranışınız: Eşini aldatan erkek, eşine son derece iyi davramaya başlar ve hiçbir kadın bunu kolay kolay yemez.
Bu yüzden karınıza olduğunuz gibi davranın.
Unutmayın ki kadınlar çiçek gibidir. Suyunu çok veririseniz de, az verirseniz de bozulurlar.

go, oyundan öte…

linnux | 12 January 2007 16:02

go oyunu, resim www.demailly.com sitesinden alınmıştır

Küçükken satrancı severdim. Zamanla satrançtan
usanmaya başladım. Kendimce mantıklı bir sebebim yoktu.
Ama bu oyunda beni sıkan birşeyler vardı.

Satrançtan usanmamın sebebini,
başka bir oyunla tanışarak öğrendim.
Yeni tanıştığım oyunun satrançtan farkı,
satrançtan bıkmamın nedeniydi aynı zamanda.

Go oyunu, resim , x42.com sitesinden alınmıştır

“Go” ile Bilim ve Teknik dergisinin sayfalarında tanıştım.
Derginin sonlarında satranca özel sayfalar olmasına rağmen,
go oyunu sadece bir konu olarak işlenmişti.