bildirgec.org

bipolar hakkında tüm yazılar

Yaratıcılık ve Psikiyatrik Bozukluklar Arasındaki Bağlantı

denizkar | 26 December 2008 12:21

Yaratıcılık ve Psikiyatrik Bozukluklar Arasındaki Bağlantı Antik çağlardan beri insanlar yaratıcılık ve psikiyatrik bozukluklar arasında bir bağlantı olabileceğini düşünmüştür. Peki gerçekten “deli profesörler” en acaip buluşları yapar, “şizofren ressamlar” en soyut sanat eserlerini üretir? ya da yenilikçi bir tasarım yapmak için biraz kaçık olmak mı gerekir?

Psikopatolojik ve nörolojik bozukluklarla yaratıcılığın karakteristik özellikleri arasında benzerlikler bulunmaktadır. Bipolar bozukluk,demans,dikkat kaybı bozuklukları, epilepsive şizofreni ayrı ayrı yaratıcılık ile karakteristik anlamda benzerlikler gösterse de, bu ilişkiyi kesin olarak kanıtlayabilecek bilimsel bir kanıt yoktur. Acaba bu ilişki bir neden-sonuç ilişkisi mi yoksa gerçekten direkt bir ilişki var mı?

1.bipolar bozukluk ve yaratıcılık kaynak:http://serendip.brynmawr.edu/exchange/node/1768

1949’da alman sanatçılar ve aileleri üzerine yapılan bir araştırmaya göre bipolar bozukluk ve yaratıcılık arasında tanımlanabilir bir ilişki vardır. bunun nedeni hem bipolar bozukluğun hem de yaratıcılığın genetik olarak nesilden nesile geçmesi olarak gösterilmiştir. bu ailelerde, genetik izolasyon nedeniyle gelecek nesillerde hem yaratıcı olup hem de bipolar bozukluk taşıma oranı yükselmektedir. yazarlar üzerinde yapılan başka bir araştırmaya göre, yazarların yüzde 80’i ciddi duygu-durum bozukluğu yaşamaktayken bu oran genel olarak topluma bakıldığında yüzde 30’da kalmaktadır. bir diğer çalışmada manik-depresif kişilerin yaratıcılık üzerine yapılan testlerde kontrol grubuna göre daha başarılı olduğu tespit edilmiştir.

van gogh, bipolar bozukluk hastasıydı
van gogh, bipolar bozukluk hastasıydı

Elektro Konvulsif Tedavi (EKT)

woofwoof | 20 November 2007 19:37

Requiem for a Dream‘i izleyenler Ellen Burstyn‘in Oscar’ı hakeden oyunculuğuyla canlandırdığı Sara Goldfarb karakterini ve karakterin bilinçsizce habire yuttuğu speed haplarının etkisiyle sıyırıp nasıl elektroşok tedavisine maruz kaldığını hatırlayacaktır (Bu sahneler akıl yetkinliği olmayanlara tavsiye edilmemekle beraber şuradan ve şuradan izlenebilir (18+)).
İşkence olup olmadığı tartışıladursun, tıbbi adıyla Elektro Konvulsif Tedavi (EKT) 1940 – 50lerden beri major depresyon, mani, bipolar bozukluk, şizofreni, deliryum gibi hastalıkların tedavisinde yaygın şekilde kullanılmaktadır. Genellikle anti-depresanlara cevap vermeyen veya (haplardan çok daha hızlı ve kesin bir yöntem olduğundan) intihara meyilli hastalara uygulanmaktadır. İşlemin temeli beyine elektrik verilmesidir. Bu sayede hastaya bir nevi epileptik nöbet geçirtilmekte ve depresif durum ortadan kaldırılmaktadır. Olan bitenin gerçek şekli kesin olmamakla birlikte, beyinde, anti-depresanların yarattığından çok daha fazla, çeşitli biyokimyasal değişimlerin gerçekleştiği kabul edilmektedir. Elektrik verme işlemi iki adet elektrod ile yapılır. 90lardaki gelişmelerle, beyin ısısındaki artış çok az olduğundan beyin dokusuna bir zarar gelmediği literatürde mevcuttur. Tedavinin bir kürü genellikle haftada 2-3 kez olmak üzere toplam 6-12 uygulamadır.

Günümüzde anestezi ve kas gevşetici uygulanması zorunluluğu, yöntemin anestezisiz, ceza veya işkence olarak kullanılmasını engelleyememiştir. Yöntem ne kadar etkili, sonuçları ne kadar parlak olsa da (vakaların %90’ında belirli bir düzelme) One Flew Over the Cuckoo’s Nest filminde söylendiği gibi yıllarca akıl hastanelerinde cezalandırma ve kontol etme amaçlı suistimal edilmiştir ve hala sorgulanmaktadır. Modern uygulamalarda hasta veya vasisinin onayı gerekmektedir ancak bazı durumlarda rızanız olmadan da yapılabilmektedir.

Yöntemin en ilginç tarafı akut yan etki olarak bellek kayıplarına yol açabilmesidir. Hasta hem uygulamadan haftalar veya aylar öncesine ait olayları hatırlayamayabilir hem de uygulamadan sonra olayları uzun süreli hafızaya atamayabilir. Ancak bu durum yöntemi bir hafıza silme yöntemi yapmaz. Zira bu bellek kayıpları uzun dönemli değildir. Genellikle de ufak tefek şeylerin hatırlanmamasına yol açmaktadır. Hafızasını silmek isteyenler için üzücü ancak merak etmeyin yakında şu haplar ile bu da mümkün olacak (ayrıca bkz.).