bildirgec.org

Anadolu Üniversitesi’nin düzenlediği Eskişehir Film Festivali, bu sene 13. yaşını kutluyor. Sinemanın gelişimine ve zenginleşmesine katkıda bulunmak amacıyla yola çıkan festival, Sinema Kültürüne Katkı Ödülleri adı altında TV’de Yayınlanan En İyi Sinema Programı, En İyi Sinema Makalesi ve En İyi Sinema Kitabı dallarında olmak üzere toplam üç ana dalda katılımcılarını ödüllendirecek. Atilla Dorsay, Reis Çelik ve Anadolu Üniv., Bilkent Üniv. ve Marmara Üniv.’den üç kişiden kurul, son başvuru tarihini 20 Mart 2011 olarak belirlemiş.

Anadolu Üniversitesi tarafından düzenlenen Uluslararası Eskişehir Film Festivali, bu sene 12. yaşını kutluyor. Her film festivali gibi sinema sanatını geliştirmek amacıyla düzenlenen bu etkinliğin farkı, sinemanın kitap ve yazıyla (makale) buluştuğu noktaya yönelmesi. Etkinlik kapsamında gerçekleşecek olan ‘En İyi Sinema Kitabı’ ve ‘En İyi Sinema Makalesi’ yarışmaları, festivalin farkını ortaya koyuyor. Festival kapsamında yapılacak olan bir başka yarışma da ‘En İyi Sinema İçerikli TV Programı’ yarışması. Son katılım tarihi 20 Mart 2010 olarak belirlenen etkinlik 1 – 11 Mayıs günleri arasında gerçekleşecek.

Bu sene 11. yaşını kutlayan “Uluslararası Eskişehir Film Festivali“, 1 – 11 Mayıs tarihleri arasında, Eskişehir Anadolu Üniversitesi‘nde!

Sinemaya ve sinema mesleğine gönül veren / verecek olan bireylere destek amaçlı düzenlenen ‘uluslararası’ olma niteliğine sahip olan festival, ‘3 Yönetmen, 3 senaryo‘ adlı bir atölye çalışması dahilinde Tevfik Başer, Işıl Özgentürk ve Handan İpekçi‘nin seçtiği üç senaryo üzerinde eğitici alıştırmalar yaparak, 3 günlük bir senaryo yazma dersine sahne olacak.

İKİNCİ ÜNİVERSİTE AŞKI

Ah üniversite yılları, ah! Kazanmak ayrı bir duygu, okumak ayrı bir duygu, bitirmek, sonra da o yılları özlemek ayrı bir duygu.

Bir askerlik günlerim, bir de üniversite yıllarım, geçmişimden gelerek hala rüyalarımda beni ziyaret edebiliyorlar.

Üniversiteden mezun olup hayata atılalı on yıl olmak üzere ve ben hala o günlerimi hatırlayınca yüreğimde bir şeylerin sızladığını hissediyorum. Bu bir özlem mi, yaşanılan ve yaşanmayan aşkların içimde kalan izleri mi, belki de bir daha olamayacağım kadar özgür olduğum o yılların hasreti mi? Sıla mı, gurbet mi, beni çeken? Bilemiyorum…

igoogle‘a alıştığımız şu günlerde, Liferay ilginizi çekebilecek, J2EE ile yazılmış açık kaynaklı bir portal yazılımı. Chat, forum, katalog, anlık haberler, e-posta ve kişiselleşme gibi birçok özelliği ve etkinliği kapsayan, hızlı ve güvenli olarak bilgiye ve hizmete erişimi ve entegrasyonu sağlayan bir ağ hizmeti.

Kişileştirme ile daha fazla kullanıcıyı portal üzerinde tutma ve özgün içerikler ile yaşayan web sayfaları yapmak mümkün. anadolu üniversitesi de bu uygulama ile kullanıcılarına hizmet vermek üzere çalışmaları olduğunu 2007 akademik bilişimde açıklamıştı..

Umut Yaşar Kıyıkcı burada yazan habere göre bir websitesi kurmuş; iş arıyormuş. Müthiş bir elemanolduğunu düşünen Kıyıkçı; sitesine de Müthiş Eleman ismini vermiş. http://www.muthiseleman.com/

gerçekten müthiş olan bireleman iş bulamaz mı?
yada iş bulmak için müthiş fikirlerimiz olması yeterli midir? soruları geliyor insanın aklına ister istemez..

aklıma geldi de, bir de size sorayım dedim.

ben uzun uğraşlarım sonucu açıköğretim fakültesinden atıldım. şimdi üniversite sınavına girdikten sonra açıköğretim fakültesine veya başka bir fakülteye kayıt olabiliyor muyum?

Anadolu Üniversitesi tarafından bu yıl 10. kez düzenlenen Eskişehir Film Festivali 2-12 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek. Festival geçtiğimiz yıllarda bir üniversite festivali olmaktan çıkıp tüm şehri kapsayan bir etkinlik haline gelmiş. Festival filmlerine buradan, festival programına buradan, Reis Çelik, Derviş Zaim, Zeki Demirkubuz, Çağan Irmak, Christopher Nielsen gibi isimlerin katılacağı etkinlikler hakkında bilgiye buradan erişebilirsiniz.

Hatırlıyorum da, küçüklüğümüzde abilerimizin, ablalarımızın
ders kitaplarını kullanıyorduk.
…Bir üst sınıfa geçince.
Yeni başlayacağımız sınıfın ders kitapları için,
geçen sene o sınıfı okuyanlardan soruştururduk.

Sonra, ders kitabı sektörünün canlanması hedeflendi.
Her yıl ders kitapları değişmeye başladı.
…İçindeki lanet olası bilgi değişmediği halde!
“İnkılap Tarihi” her yıl değişir mi, Türkiye’de değişir.

***

Üniversitede ise, fotokopi sektörü zengin edildi.
Kitaplar normalin de altında bir fiyata elde edilebiliyordu.
Bu, biraz daha öğrenciye kolaylık sağlıyordu.
Yasaların çiğnenmesi ilk defa işe yarıyordu.

Şu anda çok uğraştığım bir proje üzerinden çok düşük bir not aldığım için kötü bir moralle yazıma başlıyorum;
Üniversitede Ders Geçmek;
Yükseköğrenimde ders gecmek için eşsiz ipuçlarına birazdan sende vakıf olacaksın.
Anadolu Uni. İnşaat Müh. Bölümünde test ettim diğer bütün universite ve bölümlerde de gecerli oldugunu dşünüyorum.
1.Gecmek istedğin dersi seç.
2.Evet çalışmaya başlıyoruz ama bu çalışma biraz farklı, ilk olarak hemen dersi veren hocanın odasına damla ve dersinizi seçtim nasıl çalışmalıyım, nasıl daha fazla verim alırım gibi cevabı önemli olmayan amacın sadece hocayı etkilemek olan sorular sor.
3.Derslerde ve boş zamanlarında düzenli çalış yani düzenli yalakalık yap, bişiy bilmene gerek yok biliyomuş gibi yap ama mutlaka yalakalık yap.
4.Vize günü rapor al (özel hastanede 20ytl karşılığında mutlaka alırsın)
5.Hocana iyi bi mazeret uydur ve sınava zorunlu olarak giremediğine inandır.
6.Kolay telafi sınavı, bol not evet hedefe uaştık böylece hocayı kafaya aldık sonuç olarak sınavlar,ders içinde yapılacak sunumlar, projeler hepsi tamam.Yüksek notlar garanti,sizinde farkettiğiniz gibi aslında hocaların çalışmak dediği ders çalışmak değil yalakalık yapmak.
7.Dersler tamam şimdi sıra deneyler,ödevler ve quizler; bunlarda da aynı yöntemi izleyelim ama hedefte asistan var haftada 30dk ayırarak bunlarıda yalakalıkla halledebiliriz.