Anayasa mahkemesinin AK partiyi kapatma davasını görüşmesini kabul etmesiyle iddialara göre yeni önlemler alınmaya başlanmış..
Ak parti kapatılırsa yedeği olarak Güçlü Türkiye partisi devam ediceği bu önlemlerden biri olarak görülüyor.
http://www.milliyet.com.tr/Default.aspx?aType=YazarDetay&ArticleID=512187&AuthorID=57&Date=02.04.2008
http://www.referandum.tv/
Doların 1.100 e kadar gerilemesinin üzerinden henüz 1-2 aylık bir süre geçmiş.O ara 1 ytl = 1 dolar hayaliyle yaşayan hükümetin geldiği durum ortada.Kapatma davası,türban,laiklik,pkk derken dolar bugün 1330 seviyesine ulaştı.Aslında şu seviye yüksekten öte doların Türkiyedeki değeri için düşüktür bile.Normal şartlarda tüm finans uzmanlarının söylediği şey doların asıl değerinin 1.480-1.600 arası bir değer olduğudur.
Ülkenin içinde bulunduğu durum , dış borç , dış cari açıklar düşünüldüğünde bu seviyeden çokta uzakta olduğumuz söylenemez.Yıl sonu tahminleri 1.400-1.480 seviyelerinde gezse de ülkede oluşacak bir kriz bu rakamı çok daha yukarılara çekecektir.
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=251749
31 mart 2008 tarihinde Anayasa mahkemesinin akp’yi kapama iddaanamesini kabul etmesiyle birlikte. Ak parti adına açıklama yapan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yapacak bir şey yok mahkemenin kararına saygılıyız dedi ve ekledi. Bundan sonra yolumuza devam edeceğiz fakat iktidar olarak değil sade bir millet vekili olarak ve birazdan Cumhurbaşkanımıza hükümetimizin istifa dilekçesini vereceğiz dedi. Sözlerine şu şekilde devam etti.
yanılmıyorsam iddianame basına dağıtıldı. peki internette var mı? 160 küsür sayfa gibi birşey olacak.
burda özeti var
ünlü Mankenlerden Aysun Kayacı’nın “Benim oyumla neden dağdaki çobanın oyu eşit? kelimesi günlerdir yankılanıyor ve laikliğin, hukukun tartışıldığı Türkiye’de artık demokrasinin de tartışılır hale geldiğini gösteriyor…
Aysun Kayacı’nın bu tehlikeli açıklamasına halktan büyük tepki gelirken. Mankenler dünyasının “aptal sarışınlarının” nasıl oluyorda kendilerini elit tabakadan görüyorlar.
PROFESÖRLE DE SENİN OYUN EŞİT AMA..
Aysun Kayacı’nın demokrasi dışı sözleri karşısında Çiğdem Anad araya girerek Aysun Kayacı’yla dalga geçti. Anad’ın “Profesörle de senin oyun eşit ama..” sözü arada kaynadı. Aysun Kayacı kendisiyle alay edildiğini fark edemedi.
Delile tahlile gerek var mı?
“Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır!”
dercesine kendilerini belli edenler…
Yaptıkları yeni bir hareketin ardında bir
“art niyet” aramaya gerek bile yok.
Olay kendinden çözülüyor zaten,
kendi kendilerini ifşa ediyorlar.
AKP’nin yasa çıkarıp Eminönü’yü Fatih’e bağlaması…
İşin içinde bir iş olduğu kesin.
Zaten belediyecilik deyince “bul karayı al parayı”
tezgahları aklıma geliyor.
Bu, Türkiye’nin gelenek haline gelmiş bir siyasi gerçeğidir.
Üçkağıtçılık!
Her seçilmiş, işi kitabına uydurup icraatını yapar.
“Hizmet” reklam ile vatandaşı gözüne sokulur,
bozukluklar milletin üstüne saçılır.
Büyük “pangnotlar” ise masa altında sayılır.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/8561832.asp?yazarid=72&gid=61&sz=69557
