bildirgec.org

adaçayı hakkında tüm yazılar

boşluk

neceff | 06 October 2008 16:38

Ağır biçimde emin değilim. Bu iki dünyayı kendisinin yetiştirdiği dünyayı ve değişime uğramış olanların kurtarılması gerektiğine inandıkları dünyayı düşündü iki baskın renk gördükten sonra: Hiçbir şey onu telaşlandırıp heyecanlandıramadı. Sürekli acı içinde ileri geri sürükleyen binlerce istenç bağı: O hepsini kesip paramparça etti, gülümseyerek geriye, şu anda oyunun sonuna gelmiş bir satranç oyuncusu gibi kayıtsızca önümde duran bu dünyanın düşsel görüntüler geçidine bakıyorum. Uzunca bir arazide sivri uçlu çimenlerin kollarında ölü buldular onu gözbebeklerinde iki damla kan, saçında iki beyaz teli vardı. Bir çok kelebeğin ayak tırnaklarındaydı şimdi yerden çok az yüksekte uzunca bir zamandır hiç geçmediği bir kapıdan geçmek üzereydi sadece o kapının ardındaki bir diken kırmızı armaz gülünün ince dikeni yaşatırdı onu kapıdan hiç geçemedi kartal kelebeğin uçuşu tavşanın öğle uykusu oldu…Karanlık basıp ay gökte parlayana dek bekleyin hava yeterince sıcaksa dairenize dışarıdan rahatsız edilmeyeceğiniz sakin bir yerde kara saplı çubuğunuzla düzenleyip baykuşların uçuşunu ve kargaların şarkısını dinleyebilirsiniz. Şimdilerde izlediğim şeyler gerçek ve derin sadece duyguların gücü oradan gelir ve “the man who wasn’t there anlaşılmaz bir dile boğulduğu için” güneşi ve kelebekleri sabahın ışığında aynı anda görür…
Öyle bir alana nüfus eder ki delilik bile oradan içeri giremez. Çıkışa ulaşana kadar onu yol boyunca takip edin çıkmak istediğiniz kapıyı seçin şüpheniz varsa bir kelebeği izleyin tuhaf bulmazsanız çevrenizdeki koşullar ne olursa olsun önce bir çocuk olarak görün. Doğrudan gerçek hayata dönmek istemeyebilirsiniz…
Bir süre sessizce oturun……………………..

Beş Çaylarına Kişisel Dem Çubukları

zabun | 02 July 2006 15:01

En çok çay içen millet biz değiliz ama azınsanmayacak kadar da tiryakimiz mevcut. Resimdeki ürün, özel demleme yöntemlerine güvenen tiryakilere pek hoş gelmeyecektir fakat ilginç bir tasarım olduğu kesin. Resimden de anlaşıldığı gibi, petekli kısmı yukarı çekip, çay kutusuna daldırıyorsunuz. Ardından, hazneye dolan çayın üzerine yine petekli kısmı sürgülüyorsunuz. Kaynar su doldurduğunuz fincanınıza ürünü bu haliyle koyuyorsunuz. Demlenmesini bekiyorsunuz bir miktar, sonra da malumunuz, höpürdetmeden içiyorsunuz. Afiyet bal şeker olsun efendim.