bildirgec.org

2008 hakkında tüm yazılar

Tropik Fırtına (Tropic Thunder)

menese | 10 October 2008 16:50

Başta Tugg Speedman (Ben Stiller), Kirk Lazarus (Robert Downey Jr.) Jeff Portnoy (Jack Black) olmak üzere Hollywood’un bir grup -film icabı- ünlü starı, Vietnam Savaşı konulu bir film çekmek üzere, Vietnam’ın tropikal ormanlarında bir araya gelirler..

‘Film içinde film’ çevirecek bu Hollywood yıldızlarını bize ‘hatırlatmak’ amacıyla, onların önceki filmlerinden fragman görüntüleriyle başlayan Tropik Fırtına; kahkaha fırtınasını da, işte bu, gerçek Hollywood filmlerine yaptığı göndermelerle oluşturulmuş fragman sahneleriyle başlatıyor..

Over Her Dead Body – (2008)

mavinokta | 09 October 2008 17:51

Over Her Dead Body - (2008) - Poster
Over Her Dead Body – (2008) – Poster

Desperate Housewives dizisinden tanıdığımız Eva Longoria Parker sevenleri için kaçırılmayacak bir film. Over Her Dead Body için kahkaha atmak istiyorsanız bir bakın derim.

Komedi tarzı filmimiz, düğününün mükemmel olabilmesi için iğneden ipliğe özenle çalışan Kate’in (Eva Longoria Parker) inanılmaz koşturmacası ile başlar. Nişanlısı Henry (Paul Rudd) ile evleneceklerdir. Aslında planları bu olsada tam da öyle olmaz.

Çeçeron ama çok komik olan kızımız Kate düğünü için buzdan melek heykeli sipariş etmiş fakat gelen heykel sadece bir kadındır. Onun bir melek olmadığının, meleklerin kanatları olduğunu söyler getiren adama da geri götürmesini gerçek bir melek heykeli getirmesini ister.

Tam da bu sırada Kate, kamyonetin çiçekleri ezeceğini zannedip durdurmaya çalışırken heykel üzerine düşer ve ölür.

Bu sahneden sonrası tam bir komedi. Diğer taraftaki meleğe bile cadı gibi davranan Kate ne yapacağını bilmez. Zaten ona yardımcı olacak meleğin konuşmasına izin bile vermemiştir! 🙂

Burdan sonra bir çeşit medyumluk yapan Ashley (Lake Bell) ortaya çıkıverir.

Kate, Ashley
Kate, Ashley

bu yılki nobel fizik ödülünün sahipleri belli oldu

xerre | 08 October 2008 20:08

ilk olarak 1901 yılında verilmeye başlanan nobel ödüllerinin, 2008 yılı fizik alanındaki kazananları belli oldu. bu yılki nobel fizik ödülleri, doğada bulunan kuarkların en azından üç ailesinin bulunduğunu tahmin edip atom fiziğinde kendiliğinden kırılan simetriyi keşfettikleri için iki japon ve bir amerikalı bilim adamına layık görüldü.

atomdan küçük maddelerle alakalı çalışmaları ile fizikte standart model olarak bilinen teorinin temelini oluşturan teorileri ile nobel fizik ödüllerinin sahibi olan bilim adamları 1,4 milyon dolarlık ödülü paylaşacaklar.

Fest-i Kült 4

queennothing | 08 October 2008 12:51

AFSGD işbirliğiyle ilk kez 2005 Kasım’ında Ankara – Kızılay Büyülü Fener Sineması’nda gerçekleşen “Fest-i Kült” adlı film festivaline, 12 farklı ülkeden seçilmiş yönetmenlerin konuk oldu ve toplam 61 film gösterildi. Festivalin bir diğer etkiliği de atölye aktivitesiydi. FSA (Fotoğraf – Sinema Ankara)’da ve Ankara sokaklarında gerçekleştirilen fotoğraf çekimi / sergisi aktivitesi, sinema ve fotoğraf severlerin oldukça ilgisini çekti.
2006 Kasım’ında 2. düzenlenen festival, İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin bir çok ilinden katılan sinema severleri ağırladı. Türkiye dışında Almanya’da da adı duyulan festival, 2007 yılında kendini geliştirerek daha fazla ilgi gördü.

Bu sene 4.sü düzenlenecek olan festival, kendini geliştirmeye devam ediyor. 2 kısa film yarışması ve “Nasıl film çekilir?” adlı seminerin gerçekleşeceği festival, üç seneye oranla daha fazla katılımcıyı ağırlamayı hedefliyor.

Çılgın Dershane Kampta (2) – (2008) – (eleştiri)

mavinokta | 07 October 2008 12:15

Çılgın Dershan Kampta - (2008) - Afişi
Çılgın Dershan Kampta – (2008) – Afişi

Çılgın Dershane Kampta serinin 2. filmi, güldürmesine güldürüyor fakat çok akılcı şeylere gülmüyorsunuz. Daha çok çocuk şakalarına gülüyorsunuz. Türk insanının aslında süper şaka üretebileceği halde gidip, American Pie filmine özenip, yapımcı şirketin kıyafetlere neredeyse hiç para vermediğı filmler iyice çoğaldı.

“Uzaylı Mustafa” olarak nam salan Mustafa Topaloğluda bu filmde iyice “aptala yatma” oyununu abartmış, yapmacıklaşmış. Filmin en dikkat çeken tarafı bana göre adında bile ders kavramı varken gerçek anlamda bir eğitim sahnesi olmaması.
Filmi izlerken her yerden bir iç çamaşırlı kız fırlıyor. Victoria’s Secret defilesi izler gibi olabilirsiniz aman şaşırmayın. Sinema sektörü sadece çıplak kızlardan ibaret değil bunu hatırlatmak lazım…

27 Dresses – (2008)

mavinokta | 06 October 2008 17:06

27 Dresses - 2008 - Poster
27 Dresses – 2008 – Poster

Aynı anda birçok duyguyu yaşamaya hazır olun! Bu filmde kızabilirsiniz, koltukları tekmelemek isteyebilirsiniz, şaşırabilirsiniz, çok üzülebilirsiniz ve birden bam! mutlu olabilirsiniz.

Hazır olun beklentilerin üzerinde bir film sizi bekliyor!

27 Dresses yani 27 elbise filmi çoğu kızın hayali olan düğünler üzerine bir film. Aslında düğün deyipte bu hoş filmi sınırlandırmak doğru olmaz.

Yönetmen koltuğundaki Anne Fletcher filmi 1986’daki bir düğünden başlatıyor. Bu sahnelerde baş rol oyuncumuz Katherine Heigl‘ın canlandırdığı Jane karakterinin neden düğünleri hayat amacı belirlediğinin cevabını öğreniyor, filme bu bilinçle başlıyoruz. Filmlerde başlangıçta ufak ama önemli bilgiler verilmesini seviyorum.

Patronuna aşık olan Jane’in (Katherine Heigl) en büyük zevki, bütün boş vakitlerini arkadaşlarının özel günü olarak tabir ettiği düğünlerinde nedimeleri olarak geçirmek. Kendi özel gününü iple çekerken gelinlerin baş nedimeleri olup tüm detayları haklıyor. Bundan son derece mutlu oluyor.

ZOHAN’A BULAŞMA (Eleştiri)

gaudy | 05 October 2008 09:44

Uzun zamandan beri sinemalarda kaliteli komedi filmi olmadığı için Adam Sandler ismini duyunca büyük bir hevesle izledim filmi ama malesef film tam bir fiyasko. HattaAdam sandler‘in böyle bir filmde rol alması beni çok üzdü açıkcası. Kariyerine ne gibi bir katkısı olur bu filmin bilinmez ama inanılmaz kötü bir senaryo ve belden aşağı ucuz esprilerle dolu film. Filmin yarısı cinsellik üzerine diğer yarısı da İsrail propagandası üzerine kurulmuş. Ayrıca film, Filistinlileri ve müslümanlığı da aşalıyor.
Kısaca konusu; Adam Sandler süper yetenekleri İsrailli mossad ajanı ZOHAN rolünde. Karşısında da
Filistinli süper kahraman (John Turturro) var.
İki kahraman arasında bir türlü bitmek bilmeyen ama kimsenin kazanamadığı bir kavga vardır.
Adam Sandler (ZOHAN); ajanlıktan çok aslında hep hayalindeki mesleğin saç kesmek olduğunun farkına varır. Rakibini kendisinin öldüğüne inandırır ve soluğu Amerika’da alır. Kuaför olmak için iş aramaya başlar. Zohan’ın saç kesiminde kendini ispatlaması ve gerçek kimliğini saklaması ilginç gelişmelere yolaçacaktır.

Hellboy II: The Golden Army -eleştiri-

menese | 30 September 2008 10:12

Yıllar, yıllar önce insanlarla, mistik yaratıklar (Elfler, Goblinler, Ogreler vb..) arasında büyük savaşlar olmuştur.. Bu kanlı savaşların bir döneminde insanlar, savaşın üstün tarafı haline gelerek, rakiplerini kırıp geçirmişlerdir..
Elf kralı bu katliamdan çok etkilenmiş, üzüntüye boğulmuştur..
Bir gün, bir ‘Goblin’ demirci ustası, krala, altından imal edilmiş, asla karşı konulamayacak, devasa askerlerden oluşan, mekanik bir ordu yapmayı teklif eder.. Oğlu Prens’in de etkisiyle, Kral bu öneriyi kabul eder..
Bu yenilmez armadayla birlikte, bir de taç imal edilmiştir ki, tacı başına takan, bu tehlikeli ordunun kontrolünü de ele geçirecektir..
Elf Kralı, artık, bu Altın Ordu’nun da kralıdır..

Gel zaman, git zaman; insanlar yeniden saldırıya geçtiğinde, karşılarında buldukları ‘acı ve merhamet duygusundan nasipsiz’ bu Altın Ordu’nun önünde, müthiş bir kıyıma uğrarlar..
İyi yürekli Elf Kralı, bu kez de, bu kararından büyük pişmanlık duyar ve başındaki tacı üç parçaya böler; birini insanlara verir, ikisini kendisine saklar..
Kral, bundan böyle, insanların şehirlerde; diğer yaratıkların da ormanlarda hüküm sürmelerini karara bağlar..
Altın Ordu ise, tacın parçaları birleşmediği sürece, etkisiz kalmaya mahkum olarak dünyanın bilinmeyen bir yerine kapatılır..

Star Wars geri döndü, bu sefer DVD’leriyle

korocop | 29 September 2008 12:04

Sinepil için farklı bir yazı bu, şimdiden belirteyim. Sinepil başlığında “Filmler, Yönetmenler, Oyuncular, Sinema Haberleri” yazdığına göre ve Star Wars gibi bir efsane ile ilgili bir yazı sanıyorum sorun olmayacaktır.

yoda
yoda

Şahsen uzun bir süredir “Star Wars” serisinin dvdlerini aramaktaydım. Türkiye’de bulduklarım genelde dağınıktı. Şöyle ki 4-5-6. filmlerin dvdleri box set halinde müzayede sitelerinde bulunabilmekle birlikte, 1 ve 2. filmlerin bulunması neredeyse imkansız idi. Yakın sayılabilecek bir tarihte gösterime girdiğinden ötürü 3. film halen büyük alışveriş sitelerinde mevcut. Düzenli bir set yapmak isterseniz bunun için çok fazla seçeneğiniz yoktu.

Tam gittigidiyor sitesinde 1 ve 2. filmleri fahiş sayılabilecek bir fiyata almak üzereyken, aklıma acaba amazon.com dan alsam kaça getirtebilirim sorusu geldi. Bu arada büyük sürpriz ile karşılaştım.
George Lucas zamanının geldiğini düşünmüş olacak ki, “Star Wars” serisinin ilk 3 filmi ve son 3 filmi için birer box set hazırlamış. İlk 3 film yani serinin sonradan çıkan fakat hikayenin başını anlatan serinin box seti “Prequel Trilogy” , önce çıkan ve serinin sonunu anlatan 3 film ise “Trilogy” adıyla adlandırılmış.