:)Aslında İzmir’e gelince bir günlük girmeyi düşünüyordum, İzmit’te yaşadıklarımla ilgili. Ama yine de, dayanamadım ve dönüşümden bir gün önce bu günlüğü girmeye karar verdim.Bildiğiniz üzere geçtiğimiz Cumartesi gününden beri ELOY’larda kalıyorum. Benim buraya geldiğim gün, cekirge’de İzmir’e gitti..Buraya sabah 8’de geldim, doğrudan eve geldim. Hiç adres sormadım. Daha önce bu eve hiç gelmediğim halde 🙂 (Daha önce gelmiş olup ta evi bulamayanlara duyurulur 🙂). Geldim, kapıyı haliyle ELOY açtı, uykusundan uyandırdım onu.. Olsun.. Winmaker’da evdeydi, ama uyuyordu.. ELOY ve Winmaker, sabah 3 gibi yatmışlar, o yüzden uykusuzdu ELOY. Bense, İzmir – İzmit yolculuğum boyunca bir dakika bile durmadan ağlayan, sevimli (!) bir çocuk yüzünden hiç uyuyamadığım için ve de özellikle otobüste uyumalıyım diye Cuma sabahı bilerek ve isteyerek erken kalktığım için, uykusuzdum. Dolayısıyla uyumaya karar verdik. Tam yatacaz, hop winmaker uyanıverdi. Lafladık biraz. Bir ara ELOY, hadi uyu sen dedi, eliyle gözlerimi kapadı, ben de bir daha hiç açmadım ve uyudum. Onlar da uyumuş sonra.
Öğlen 12’de uyandık.. Kahvaltı ettik. Sonra onkasim ve indianropetrick geldi. Barbekü yaptık. Neler vardı yemekte? Adanası, Urfası, Köftesi, Birası, Rakısı… Ne ararsanız.. Göbekleri iyice şişirdikten sonra, dışarı çıktık. Önce indianropetrick ve onkasim’i bıraktık, daha doğrusu onlar beni, ELOY’u ve winmaker’ı şehir merkezine bırakıp, gittiler. Biz de bir bara gittik ve birer bira içtik. Bar, -sanırım- rock bar’dı, ama üst katında türkü söyleniyordu 🙂
Saat 23:30’da winmaker’ı da Ankara Treni’ne bırakıp eve geldik..ELOY ve ben çok yorgun ve uykusuz olmamıza rağmen, yine de 3’e kadar dayanabildik, sohbet, muhabbet.. Sonrasında da uyuduk zaten..Ertesi gün, Pazar günü sanırım evdeydik. Ama ne yaptığımızı hatırlamıyorum. Dışarı da çıkmış olabiliriz. Bilemiyorum. O gün içerisinde onkasim aradı ve gözlüğünü bizde unuttuğunu söyledi 🙂 En sevdiği gözlüğü.. Sakın ona zarar gelmesin dedi 🙂 Bense gözlüğü İzmir’e getirip, dayanıklılık testi falan yapsam mı diye düşünüyorum :)Sonra efendim, malum ELOY çalışan adam. Pazartesi günü işe gitti, bense evde kaldım.Pazartesi’den bugüne kadar, ELOY işte ben evde (onun kapatması olarak -kaaveciler, söylediklerinizi duymadım değil :)- ) yemek yap, bulaşık yıka, ortalığı topla, çocukların altını temizle.. iş çok bana :)Yalnız sanırım Salı günüydü, Değirmendere’ye gittik, aşık oldum işte o zaman İzmit’e. İzmit belediyesini gönülden tebrik etmek lazım. Tam bir sanat şehri ya.. ELOY, resimleri taratırsa, paylaşır sizinle..Güzel yemek yapmışım ben, ELOY öyle söyledi… Daha önce hiç denenmemiş, Fransız ve İtalyan mutfaklarını sollayan mükemmel iki yemek yaptım 🙂 Makarna ve Menemen :)Sonra.. ELOY’un sitesi ile uğraştık… ELOY’un üstün (!) photoshop bilgisi ve benim eşsiz (!) ASP bilgimler bir şeyler yapmaya çalıştık… Yeni dizayn tadında.. Güzel oldu değil mi? Arkaplan göz almıyor yahu!Yarın.. Cuma günü… Dönüyorum İzmir’e.. Aslında o kadar alışmıştım ki buraya.. Yaklaşık bir hafta buradayım. ELOY beni nüfusuna geçirecekti ama, olmadı :)Sanırım yarın sabah, bir aksilik çıkmazsa İzmir’e geliyorum.. Ama durun, yalnız değil. indianropetrick‘de benimle birlikte geliyor. Yani aslında benimle birlikte gelmiyor da, o da Cuma gecesi yola çıkacak. Cumartesi – Pazar günleri, İzmir’de toplanıyoruz.. Sonrasında da sizler, H2000’e gidiyorsunuz, bense Torbalı Metropolis’te kazı çalışmalarıma başlıyorum.. Haftanın iki günü sadece hafif’e gelebilirim, onun dışında yokum.. Metropolis’i tanıtan bir yazı yazacağım, daha sonrasında..
Şimdilik kendinize çok iyi bakın, İzmir’de görüşmek üzere......