Yaaaa ne olduya ya bize birileri uyurken duygularımızımı aldı nedir bu duyguzuluk akıl manyaklığı duyarsızın allahı olmuşuz sadece seyredip kafamızı çevirip gidiyoruz yaaa geçenlerde bacak kadar çocuklar trafından çarpılıyordu arkadaşım karşıdan gelen zattt olaya bizat tanık olup gayet doğal bir olaymış gibi seyredip kafasını çevirip gitti hiç bir tepki yok yani olayı bizden önce farketmiş olup hiç bir tepki vermeye bu arkadaşa öküz demek isterdim ama öküzde bile bi tepki var.Hayata seyirci olarak katılan bütün insanlara iyi seyirler
yorumlar
“Koyun” kelimesi bu gibi durumlarda kullanıldığında iyi bir niteleme sıfatı olur.Hele “Türk Milleti” için kullanıldığında tencere-kapak misali birbirini tamamlar.
Migroslarda 20-30 tane kasa olur ama her zaman, her bir kasada 5-10 kuyruk bekleyen olacak şekilde sınırlı sayıda kasa çalışır. İtiraz edersin, aldıran olmaz, sesini yükseltirsin, aldıran olmaz, arabayı rafların üzerine doğru bağırarak fırlatırsın, o zaman bir güvenlik elemanının dikkatini ancak çekersin. Yetkili istersin, yoktur, “ama beyefendi..”dir, “sakin olun” dur. Kuyruktaki herkes durmuş seyretmektedir. Eğlence çıkmış ve kuyruk beklerken canları sıkılmamaktadır. Koyunlar! Koyun oğlu ve kızı koyunlar!Sel gibi akan yaya trafiğini baraj gibi kesecek şekilde park eder hıyarın teki kaldırıma. Hooop dersin, kabadayı iner arabadan o bildik ağır delikanlı TV ağası pozlarıyla. Dangalağa yaptığının yanlışlığını anlatmaya çalışırsın, diklenir. Eğlence çıkmak üzeredir, yürüyenler durup izlemeye başlar. İzleyici koyun kalabalığı giderek artar. Bunu görünce TV ağasından özür dilersin, koyunlara dönüp yarım dakka kadar anlayamadan dinledikleri bir sürü hakareti sıralar ve deli seyretmiş koyunların mutlu bakışları arasında yürür gidersin.Daha neler neler olur ve bir gün koyun görmekten bıkar ve koyunları kendi kaderleri ile başbaşa bırakmaya karar verirsin. Onlar koyundur, koyun gibi yaşamalıdırlar. Doğaya karşı gelmemek lazımdır.Tek gereken, koyunlardan bir tepki gelmeyeceğini bilmek ve zarar gelmemesine dikkat etmektir.
Dün işyerimden çıkıp 400-500 metre yürüyüp bir kafeye girdim. Hemen arkamdan iki bayanda kafeye girdi. Bana endişeli endişeli baktılar. Çantanıznı kontrol edermisiniz dediler. (hayırlar ola dedim içimden) Yolda sizi gördük, birisi arkanızdan bel çantanızı (omzuma asılıydı) kurcaladı sonrada gitti dediler. Başladım bende tartışmaya onlarda. efendim neden olay sırasında söylenmiyor, hadi korktun neden hemen sonrasında söylemiyorsun ki önlemi alınsın. Neyse o an onlara kızsamda fazlada kızmamak lazım. En azından geçte olsa söylediler. Bi kenara çekilip izleyerek bak bak bu çocuğu çarptılar izle şimdi çantasını açıcak bakıcak telefonu yok, cüzdanı yok gibi triblere girip eğlenmediler. Bu da bir şey…. Hiç bir şeyimde çalınmamış.