bildirgec.org

İlk film ve İkinci film
2005 yılında çekilen İngiliz gerilim filmi ”The Descent”in (Cehenneme Bir Adım) gösterdiği başarıyla ikincisinin çekileceği biliniyordu. Nitekim öyle de oldu ve film 2009 yılında korku severlerin beğenisine sunuldu. İlk filmin senaryo yazarı ve yönetmeni olan Neil Marshall’ın adı bu sefer sadece yardımcı yapımcı olarak geçiyor. Yeni filmin yönetmeni ise aynı zamanda ilk yönetmenlik deneyimi olan Jon Harris.Senaryo yazarları da James Watkins, J. Blakeson ve James McCarthy olmuş. İlk filmi kısaca hatırlatmak gerekirse; 6 maceracı kadının bir mağaraya keşif amacıyla girmeleriyle başlayan filmde, kadınların mağarada mahsur kalmalarıyla başlayan gerilimli dakikalar ardından mağarada yaşayarak evrilmiş garip yaratıkların (crawlers) ortaya çıkmasıyla zirveye ulaşıyordu. İkinci filme, ekipten Sarah’ın mağaradan kanlar içinde kurtulduğunu öğrenerek başlıyoruz. Hastaneye kaldırılan kadın, travma etkisinde hiçbir şey hatırlamadığından olanlarla ilgili bilgi veremiyor.

Bu olayın 2 gün sonrasında arama kurtarma ekibi, Sarah’ı da yanlarına alarak diğer kadınları kurtarma amacıyla mağaraya iniş yapıyorlar. Bu sırada biz de ekiptekileri tanımaya başlıyoruz. Mağaraya girişten sonra etrafı gezmeye başlayan ekip, çok geçmeden bir kadının iç organları çıkarılmış cesedine rastlıyorlar. Mağarada ilerledikçe Sarah, orada olanları hatırlıyor ve bir hışımla ekiptekilere saldırarak mağaranın derinlerine kaçıyor. O andan itibaren ekip dağılmaya ve mağarada yaşananların sırları da ortaya çıkmaya başlıyor. Filmin oyuncu kadrosu Shauna Macdonald, Natalie Mendoza, Michael J. Reynolds, Jessika Williams, Douglas Hodge, Joshua Dallas, Anna Skellern, Gavan O’Herlihy ve Doug Ballard gibi çoğu tanınmamış isimlerden oluşuyor.

Eleştiri ve finale dair teori (Spoiler) izlemeyen okumasın
Filmi daha fazla anlatmaktan kaçınıyorum ancak olabildiğince spoilerdan kaçınarak küçük bir eleştirisini de yapmak istiyorum. İkinci filmde kadro hem kamera arkasında hem oyuncular olarak değişiklik gösterdiğinden devam filminin daha farklı olması ihtimaliyle karşı karşıya kalmıştık. Ancak ”The Descent: Part 2”, ilk filmin altında kalmayan gerilimli sahneleri ve karanlık atmosferiyle yine iyi bir film olmayı başarıyor. Özellikle, birden sessizleşen ortamın ani görüntü ve çığlıklarla bozulma numarası birden çok kez kullanılmış. Bu açıdan ilk filmden alışık olduğumuz atmosferi ikincisinde de aynı etkiyle hissedebiliyoruz. Özellikle mağaraya girdikten sonra karanlık ve dar alanda çekilmiş sahneler, insanı içten içe daraltacak nitelikte. Yaratıklar da görsel anlamda daha belirgin ve korkutucu etki yaratıyorlar. Tabii, filmin eksileri de yok değil. Hatırlarsanız ilk filmde, hikayenin bir geçmişi vardı ve karakterler arasındaki ilişkiler bu geçmişe göre şekilleniyordu. Serinin devamı olarak, ikinci filmde en azından mağarada yaşananlara dair bir açıklama bekliyoruz. Ama film bittikten sonra ”İyi, hoş ama ne oldu şimdi?” demekten başka bir şey elimize geçmiyor. Ne mağaradaki yaratıklara dair bir açıklama, ne karakterler arasında geleceğe dair ilgi çekici bir diyaloga rastlayamıyoruz. Elimize geçen tek şey ilk filmden bildiğimiz sahneleri görüp ne olduğunu öğrenen ekibin mağarada aynı şeylere mağruz kalması. Bu açıdan bir devam filmi olarak çok da tatmin edici sayılmaz. Nihayetinde film bittiğinde gerim gerim gerilmiş bir şekilde ve cevapsız sorularla başbaşa kalıyorsunuz.

Bu kadar cevapsız soru olunca seyirci kendi kendine olaylara açıklamaya getirmeye başlamış ki filmin sonuna dair Imdb’de olan teorileri burada paylaşmak istiyorum. Filmin final sahnesinde mağaradan kurtulan siyahi kadın ormanda koştururken suratına darbe yiyor ve ona vuran kişinin filmin başında Sarah’ı bulan yaşlı adam olduğunu görüyoruz. Ardından yaşlı adam, kadını mağaradan çıktığı çukurun girişine bırakıyor ve oradan uzaklaşıyor. İşte bu adamın kim olduğuna ve neden böyle bir şey yaptığına dair teoriler:

1: Yaşlı adam (ve belki de ailesi), yıllardır yaratıkların mağarada yaşadığından haberdar ve onları bir şekilde korumayı ve beslemeyi seçmiş. Bu durumda, büyük ihtimalle onları beslemesine rağmen onlar için özellikle insanları öldürüyor gibi de gözükmüyor.
2: Bir ihtimale göre de yaşlı adam insanları öldürmekten hoşlanan bir sosyopat veya bir seri katil. Belki de sırf zevk için daha önceleri de başka insanları öldürmüş ve yaratıklar tarafından yeneceklerini bildiği mağaranın girişine bırakmış olabilir.
3: Ne kadar çok insan varlıklarından haberdar olursa yaratıklar o kadar zarar göreceğinden, onları korumak için önlem alıyor. Onları yürüşçüler, kampçılar, avcılar, yolda kalmış sürücüler vb. kişilerden koruyor ama bazen varlıkları hakkında çok bilen insanları öldürmeye kadar da ileri gidebiliyor.
4: Yaratıkların doğal besin kaynakları azalıp, dışarı çıkmaları daha uzaklardan beslenmelerini ve insanlarla avlanmaya başlamaları ihtimaline karşı onları besleme ihtiyacı duyuyor. Tercihen geyik ve türevi hayvanları seçiyor. Kadını öldürmesinin nedeniyse bildiklerini başkalarına anlatmamasını istemesi.

Gösterim
Yurtdışında festivallerde ve çeşitli ülkelerde çoktan gösterimi gerçekleştirilmiş olan filmin ülkemizdeki gösterim tarihi 9 Nisan 2010 olarak görünüyor. Ama bu kesin tarih olmayabilir. Zira bu gibi filmler takvimlerde vizyona girecek gibi görülse bile gösterim zamanlarında iptal edilebiliyorlar. Neyse ki artık internetten her şeye ulaşabiliniyor. Bu sayede filmi izlemek isteyenler izleyebilirler. Filmi, tercihen karanlık bir ortam ve yüksek sesle sıkılmadan evinizdeki imkanlarla izleyebilirsiniz. Resmi site