bildirgec.org

çıkmaz hakkında tüm yazılar

yaşamdaki labirent

esra7909 | 21 April 2011 13:45

Öylesine büyük ve karmaşık bir labirent içindeyim ki…İnsanları anlamaya,hayatı yaşamaya başladığım günden bu yana hapsoldum ve yaşamaya,kurtulmaya çalışıyorum.Çıkmaya çalıştıkça içinde kaybolduğum,duvarlarından atlayarak kurtulmaya çöalıştıkça daha da yükselip beni engelleyen kocaman bir labirent burası.Her koridoru hayatımın ayrı bir parçası.Sonunu bir türlü getiremediğim,iyi ya da kötü olan ama hep yolun sonunda tıkandığım parçalar…Dönüp dolaşıp aynı yerlere ,aynı yaşanmışlıklara,çıkmazlara geliyorum.Bu çıkmazda olmama sebep hayatıma giren insanlar mı yoksa seçimlerim mi?Belki de hayatın bize getirdikleri mecbur bıraktıkları bu karmaşanın sebebi.Yanlış insanlara aldanıp yaşamıma katmam bu duruma sebep mi?Dost görünen düşmanlar,yalanlar,inanmak istemem,güvenmek istemem belki de…

Ahmet & Ayfer

admin | 31 January 2010 15:00

Ahmet Erzurumlu. Zor bir hayatı vardı. Fakir bir ailenin okumaya hevesli, hayallerinden başka bir şeyi olmayan çocuğu.

Sessiz ve içe kapanıktı. O bölgelerde okumak zor. Gerçektebn hayal, hele paran yoksa, hele ailen de çok çok hevesli değilse seni okutmaya. Ahmet on beş kilometre uzaktaki bir okula gidiyordu. Sonrası yatılı okul. Sonrası Hacettepe tıp, sonrası ABD’de devam etti bursla okumaya. Uzmanlığını da yaptı. Sonra tekrar ülkeye döndü.

Ahmet aynı içe kapalı Ahmet lakin. Hiç değişmemiş. İlk yakınlaştığı ve gözlerini kaldırıp gözbebeklerine bakabildiği ilk kızla; Ayfer’le evlendi. Ayfer evlenilecek kadın diye düşündü. Annesi de memnundu, kendi de. Lakin Ayfer dillere destan. Günde on kez Ahmet’i arar. Dışarıda içecekse şayet Ayfer’le içer.
-Nerdesin Ahmet?
-Ayfer’le şuradayım, buradayım.

kimi zaman

admin | 30 June 2009 11:51

Kimi zaman her şeye rağmen için acır çıldırtırcasına… Arasında kalıverirsin dünyanın, evrenin, aklın ve duygunun. Hangisi mantık hangisi duygu anlayamadığın anlar vardır kimi zaman…

Karar veremediğin, kaybetmek mi kazanmak mı çözemediğin durumlar yaşarsın. Kimi zaman dokunur her şarkı, her yara… Her yara senin yaranmış gibi gelir.

Ansızın kaçmak uzaklaşmak istersin bir o kadar. Kendi hayatını da bırakmak istersin ardında. Ne doğru ne yanlış bilemediğin, sezemediğin bir yerdesindir.

11 heceli ŞEY…

| 21 January 2009 15:22

resim: çiçekşehri.com
resim: çiçekşehri.com

Her şey bir şeyle başladığı vakit,
O şey su yüzüne çıktığı vakit,
An olur şeyin yalnızlığı o an,
Kapına dayandığı an, o şeyin,
Seni senden alan şeyin çıkmazı,
Her çıkmazın, çıkarı bir şey vardır
Elbet, olan şeylerin çıkar yolu
Aydınlığın şeyleri, o anın ki
Ki odur anın aydınlık şeyleri.
İşte buklet diyor ki o şeylere,
O şeyler ki elde var olan şeyler,
Yaşamın kıyısında o şeyler ki
Döner zaman, şeylerin döngüsüyle…

‘Takdiri ilahi’ soylemine ters takdiri ilahi

hassas | 02 October 2008 16:37

Bos sayfalari doldurmayi dusunmeden basliyorum sozlerime. Cunku biliyorum ki ne kadar yazsam, bos sayfasiz gunler bulamayacagim. Cocuksuz bir babanin olmamasi gibi… Aslina bakilirsa, bilmek ugruna dusunuyoruz ve sebepler onumuze cikiyor. Cunku herseyin bir sebebi var.
Peki soruyorum; cevabi alinamayacak kadar zor sorularin pesinden gitsek ne olur gitmesek ne olur ?
Ve neden sorulan soruda bir hata olabilir mi diye dusunup cevaptan cok soruya egilmiyoruz ?

Cunku bilmiyor muyuz ki acikmadan yemek yemek midemizi zorlar… Meraki olmayan adam sormaz…

Yoksa neden ‘hep ayni soruyu sormakta mi diretmeli diye icimizden bir muhalefet gelse, bir sarkinin iki ayri yorumunun o sarkiyi iki ayri sarki gibi yapmakta…’ gibi dusuneyim ?