THE MATRIX: UNUTULMAZ FİLMLERDEN BİRİ
THE MATRIX: KLASİK FİLMLERDEN BİRİ

Yönetmenliğini Wachowski Kardeşlerin yaptığı 1999 yapımı Matrix filmindenbir eğitimci yazar olarak dikkatimi çeken sahnelerin bir kısmıyla ilgili düşüncelerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.Sorgu sahnesi
Neo, yani Bay Anderson iki hayat yaşar. Birisinde vergilerini ödeyen, dürüst ve eğitimli bir vatandaştır. Diğeri de sanal alemde yasaların suç olarak tanımladığı her şeyi yapan bir suçludur. Eğitim, her zaman işe yaramaz. Sözgelimi bir ülkede vergi kaçırmak, yolsuzluk yapmak v.s. gibi önemli suçları işleyen insanların önemli bir kısmı eğitimli insanlardır. “Ruhsuz” eğitim daha sofistike suç işleme şekillerini getirmektedir.Neo’nun gerçekle yüzleşmesi
Neo’nun rüya dan uyanıp kendisini küvözde bulduğu sahne, filmin en çarpıcı sahnelerindendir. Yaşadığı sanal “gerçeklikten” uyanan Neo, her yanında küvözler ve onların içlerinde uyuyan insanlar görür. Bu, iyi bir kitap okuduktan sonra, kitap okumayan insanlara baktığınızda hissettiklerinize benzer bir duygudur. Neo, uyandığı için “çöpe” atılır. Artık sistemin işine yaramaz hale gelmiştir. Daha sonra Morpheus, Neo’ya gerçek olanla sanal olanın farkını anlatır. Bu durum Neo’ya ağır gelir. Normal şartlarda Morheus, belli bir yaşa gelmiş insanları rüya dan uyandırmamaktadır. Çünkü uzun ve gerçek sandığımız bir rüya dan uyanmak çok ağır bir sınavdır. Fakat, kurtarıcı olduğuna inanılan Neo’yu uyandırmak zorunda kalmışlardır. Zira bu Neo’nun sahip olduğu yeteneklerin ona getirdiği bir sorumluluktur. Öte yandan, kendi yeteneklerini farkında oldukları halde, yeteneklerini “farkında” olmanın getireceği sorumluluklardan korktukları için “uyanmaktan” kaçan insanlar da vardır. Zekâlarını çözüm bulmak için değil, ancak “gerçeklikten kaçmak” için kullanırlar.”Ben kimim ki” şeklindeki ifadelerle, “tevazu perdesi” altına sığınmak en çok kullandıkları yöntemlerden biridir.Neo fiziksel tedavi görür. Yıllardır kaslarını kullanmadığı için, kasları işlevlerini yitirmiştir ve yeniden inşa edilmeleri gerekir. Bu sahneler, bana hep “Türk eğitim sisteminin öğrencileri üniversite hayatına kadar düşünmek, analiz ya da sentez yapmak durumunda bırakmadığını” söyleyen gazete haberini hatırlatır. Üniversite yaşamı da zaman zaman beyin kaslarını inşa etmekte yetersiz kalabilmektedir. Neo, gerçekliği kaldırmakta zorluk çeker. Yıllarca yaşadığı hayatın sadece bir “rüya” olduğunu kabul etmek çok zor gelir. Bu açıdan, bir insana hayatının bir kısmının ya da bütününün bir “yanılgıdan” ya da bir “rüya dan” ibaret olduğunu anlatmaya çalışırken çok dikkatli olmak gerekir.Neo’nun ve her insanın geçmek zorunda kalabileceği aşamalar
Neo, başka herhangi bir insanın sahip olmadığı zekâya ve yeteneklere sahiptir. Fakat ona ihtiyaç duyduğu konularda bilgi “yüklenir”. Bunları kendi zekâsıyla bulması için zaman harcanmaz. Zekâmızı, daha önce keşfedilmiş şeyleri yeniden keşfetmek için kullanmak, zaman kaybıdır. Onları hemen alıp yeni veriler peşine koşmakta yarar vardır. Bir diğer basamak da Neo’nun bilgilerini ve yeteneklerini açığa çıkarmaktır. Neo, yeteneklidir ve gereken bütün teori zihnine yüklenmiştir. Ama sözgelimi sanal eğitim programlarında, Ju Jitsu yaparken başarılı olamaz. İçindeki potansiyeli bedenine taşıyabilmek için çalışması gerekir. Başarılı insanlar sadece yetenekli ve bilgili değildirler, aynı zamanda çalışkan insanlardır. Einstein’ın ya da Mimar Sinan’ın uzun geceler boyu çalıştığını düşünmek hiç de saçma değildir.İhanet sahnesi ve Cypher
Cypher, ajan Smith’le buluşur. Ajan Smith, Cypher’dan Matrix’in sanal dünyasından kaçan insanların sığındığı son yer olan Zion’ın giriş kodlarını ister. Bu sahne çok ilginçtir. Cypher, biftek yemektedir. Son dokuz yıldır yaşadıkları kaçak hayatı boyunca hiç biftek yememişlerdir. Bu sahnede de gerçekten biftek yememektedir. Sadece Cypher’ın beyni biftek tadını hissedebilmektedir. Beynimiz bifteğin kendisini değil, duyu organlarımızın gönderdiği elektrik sinüslerini algılamaktadır. İnsan beynini, obje olmadan da elektrik sinyalleriyle aldatmak mümkündür.Morpheus’un tutumu:
Cypher’ın yardımıyla, Neo, Morpheus, Trinity ve gruptaki diğer insanlar tuzağa düşürülür. Morpheus, en zor anlarda bile çözüm odaklıdır. Bu başarılı insanların ve liderlerin en önemli özelliklerinden biri, belki de en önemlisidir. Mr. Smith’in adamları, Neo’yu yakalar, ama Morpheus, Neo’yu kurtarmak için mücadele eder, Neo’nun kaçmasını sağlar ama kendisi esir düşer. Kurtarıcıyı kurtarmak için kendini feda eder.Karar anı
Neo, “beklenen kişi” olduğuna inanmasa bile, artık bir şeyler yapabileceğine inanmaktadır. Bir şeyler yapabileceğine inanmak, büyük şeyler yapabileceğine inanmanın ve bu büyük şeyleri yapmanın başlangıcı da olabilir. Neo, artık “beklenen kişi” olduğuna inanmaya başlamıştır ve Morpheus’u kurtarmaya gider. Trinity de onunla gider. Beklenen kişinin bile takım arkadaşlarına ihtiyacı vardır.Filmin sonunda Neo’nun beklenen kişi olduğuna hem kendisi hem de seyirci ikna olmuş durumdadır.BU FİLM, NEDEN SEYRETMEYE DEĞER
Çok eski bir konuyu yeniden yorumlamış olan bu film, aksiyon filmlerinde görebileceğiniz hemen hemen her şeyi içermektedir. Konusuysa oldukça farklı bir şekilde işlenmiştir. Dikkatli bir seyirciye yeni bakıç açıları sunmaktadır. Bir çok unsuru içerdiği için çok farklı türlerde bir çok seyircinin dikkatini çekmiştir. Arşivinizde öncelikle yer alması gereken bir filmdir.