andınız, önyargılarıma kurban olayım hadisesi… mi?urfa’sına, tasına tarağına, çerağına kurban olduğum memleketim!darasını aldık fikrin.bu da çok şık oldu, di mi min gayr-i haddin?şiir, roman ile hikâyenin üvey kardeşi!şiir, at kubura, çek şifonu üşümesin!imle hadi! bas, git! artık… jaco ile yakup…imleyin dedim! hadi! mimleyin isterseniz bu kelimemi de!kelile ile dimne’den hepimize mi ne!âh min’el ölüm!en büyük ikramiye ölümdü ya ha bire!bire iki veren celselerde…düşünde bile düşünme! dandini dandini india… dandana dandana dandanakan!cehalet, bol “reyting”li yarışmalarda hep ilk beşte!size pörsük bir fikri porsuk çayı versem?hamdi’ler böyle bir güruh diler!kumar iyice d’evcilleşti…kanadalı bir düşünür için çok acele bez aranıyor!global köy-kentlerin muhtarı, ihtiyar heyetine de sokmuyor bizi!imece usulü hep ab-ı kan revan!yeterince kapalı olmadı di mi?kapalı olmak suçmuş! suçun dizesi, türbanı yoktur!bayatî makamıyla özür dileyin! “dede”lerin aziz ruhlarına eğilin! sabah ezanını makamsız, gamsız, sâbâ makamındanbihaber “bağıran” müezzinden nağme talep edin!adamı dinden imandan etmeyin!sus payı ne yana düşer be ustacım?payıma düşen; bu hususta ilelebet susmamak!pencerelerden el sallamayın sakın, ben giderken cehenneme!cehennemim bu dünya!
yorumlar
bu kadar da âh olmaz ki ama üstadım.. yazmayayım dedim ama dayanamadım.. öyle yoğun ki kelimelerinizin sertliği.. bîçare, tüm ithamları bir bir üzerime alındım.. posuruktan rutubet kapmam, yüzsüzümdür.. ama lafızlarınızdaki ağırlık koparıp attı tüm neşemi.. zaten ağır, nahoş bir matem havası var.. tutunacak bir dal kalsın bize gözünüzü seveyim..
evet syn meftud gülmek hüzünlenmekden daha iyidir.biraz da gülen meftud’u yazarmısınız.saygılar üs.
yordum. yoruldum. ben bir gerçek soydum.kiminize göre vaha, kiminize göre ohha!bir tarafım radyo günleri, bir tarafım nasa!bir tarafım baki, bir tarafım rilke!tanrım bana en okkalı kabri inşa ediyor.kabrim ellerinizde yükseliyor!istanbul yedi tepe!günahımı kullanın tepe tepe!kafiye geliyor valla!sıkmıyorum anüsümü büze büze!alın işte!ağzımı açtım irin fışkırdı.susunca ödüm patlardı…susma, yaz; öyle mi?yaz, gitme sahi mi?evet diye başlanmaz ne röportaja, ne de yazmaya…bülent özveren san remo’dan bildirmedi mi?hayat uzuuun bir sıkıntı değil mi?helvalar bozuk.ekmekler karbonatlı.eh, danalara da hormonlu şırıngılar enjekte…biraz kırgın, biraz sıkkın, biraz yorgun, biraz bıkkın,biraz da insan mıymışım nedir?cidden boşverin.
hatmettim bütün yazılarını. şimdi birkez daha, şen şatır, okudum her satırı kaleminden düşen..içimde sözlerin, yarenlik ediyorum onlarla. bendeki yazma istediğini ,bu yazılarla döllüyorum..sana hürmetim, sonsuz, sınırsız..sağ olasın.
can’ım absence,hatmetme yazdıklarımı. kıyamam ben beynine, ruhuna… yazık etme onlara… lütfen.yazma iştahını köpürttüyse yazdıklarım memnun kalırım daima…asıl, sen sağ ol, asıl sen…