Sabah 9 gibi babam aradı. Şuan ne konuştuğumuzu unuttum ama inanın telefonla konuştuktan sonra da gördüğüm rüyayı unuttum. Çoğumuzun başına gelmiştir sanırım bu. Dün yatmaya çalışırken dört döndüm yatakta. Sabah 5 e doğru hep başlayıp, yarım bıraktığım “İlahi Komedya” yı tekrar elime aldım. Bir-iki koşuktan sonra uykuya daldım. Bir ara kafam kaşınmaya başladı. O an yatakta o kadar huzurluydu ki pozisyonum, elimi kıpırdatmaya tenezzül etmek istemedim. Ama kafamdaki olay yerine müdahele ettikten sonra, uyurken huzur bulduğum o pozisyonu tekrar almak için sanırım bir yarım saat daha debelendim yatakta. Ezan ve martı sesiyle uykuya daldım yine.Önceden, rüyamda önceden gördüğüm bir rüya görmüştüm. Uyandıktan sonra ben bu rüyayı önceden de gördüm dedim, çok birşey keşfetmiş gibi. Rüya saçmaydı ama kaale almadım.Şimdi hatırladım da dün gece de aynı halt olmuştu. Rüyamda lise dönemine ait bir anıyı zihnimin uydurma versiyonuyla görüyordum. Aynı rüyayı önceden de gördüm. Ama bunu rüyayı görürken fark ettim bu sefer. Hatta bir ara aynı rüya kaldığı yerden devam etmeye başladı. Yani artık rüyalarım pembe diziye dönmüş gibi, öncekinin özetinin üstüne devamı geliyordu.Bazen rüyamın kalanını görmek için tekrar uyumaya çalışırım. Çok ilkel bir çözüm ama dün geceki olayda, rüyayı görürken “lan, ben bunu görmüştüm!” dediğimi hatırlıyorum. Bu sahne bir filmin karesinde de var hatta. Yoksa ben seçilmiş adam mıyım diyecek kadar havalara girmedim ama rüya konusunda beynimin çevirdiği dolaplara bazen ağzım açık kalıyor. Bir de bu rüyaların yorumunu yapmaya karar versem pek bir saçma sonuç elde ederim galiba. Çünkü ben genelde salt haliyle görürüm olacakları rüyamda. Arkada bir sisli hava, ak sakallı dede ya da herhangi bir mecazi anlatım olmadı rüyamda. Rüyamda kız arkadaşımdan ayrılacağımızı gördüm, imkansız ayrılmamız dedim ama iki gün sonra ayrıldık. Ermiş miyim neyim?