Mısır piramitleri tarihten günümüze kadar gelen en gizimli yapılardır. Mısır’da yüzü aşkın piramit bulunmaktadır. Eski mısırlılar bu yapıları ölümden sonra yaşama inandıkları için hükümdarlarının mezarları olarak kullanma amacı ile yapmışlardır. Piramitlerin inşaasının hangi teknoloji ve imkanlarla yapıldığı, daha doğrusu nasıl yapıldıkları konusunda bir çok araştırma yapılmış ancak hala çözülememiştir.İnceleyen bilim adamları ve mimarları hayrete düşürmüştür bu gizemli yapılar. Yapımları Mısır tarihinde eski krallık döneminde başlamıştır. En büyük piramit Keops‘a ait Khufu piramididir. Bu piramidin tabanı 230,5 metre, yüksekliği ise 146,7 metredir. Bu piramidin yapımı M.Ö. 2500 yıllarına raslamaktadır. Bu olağan üstü yapıların inşaasında ağırlıkları 2 ton ile 70 ton arasında değişen dev taş kütleleri kullanılmıştır. Bu kütleler o kadar nizami bir şekilde yapılmıştır ki her kütle arasında en fazla 2 mm sapma vardır. Bu taş kütlerinin temin edileceği taş ocakları ise yüzlerce kilometre ötede bulunmaktadır. Piramitlerin içinde en büyük olanları Nil nehrinin batı kesiminde Nil Vadisi üzerinde bulunmaktadır. Bu kesimde 35 tane piramit mevcuttur. Piramitler dışarıdan kaba şekilde görüldüğü gibi basit taş kütleleri değildir. İç kesimleri bir çok karışık yapı tasarımları ile donatılmıştır. Merkezlerinde mezar odaları mevcuttur. Odalara gitmeyi zorlaştırmak için birçok yönteme başvurulmuştur. Karmaşık koridorlar, duvarların devamı şeklinde giriş yerleri vardır. Piramitlerin içi yazın serin, kışın ise sıcaktır. Piramitlerin içinde bulunan mumyalar ise radyoaktif madde içermektedir. Bu açıdan mumyalara yaklaşmak ya da dokunmak tehlike arz etmektedir. Bunların yanında piramitlerin içine özgü ilgi çeken olaylarda vardır. Kirli su piramidin içinde bir süre sonra saflaştırılmış hale geliyor. İçine bırakılan süt, bozulmamış taze yoğurt halini alıyor. Piramitlerin içinde iken yara ve kesikler daha hızlı iyleşmekte ve bitkiler daha hızlı büyümektedir.