Geçmişi sadece 15 yıl öncelerine dayanan, Amerikan yapımı yeni bir kavram var karşımızda: Kurumsal Sosyal Sorumluluk. Kısaca şöyle tanımlanıyor: Toplum ölürse şirketler de yaşayamaz; toplumun sürekliliği şirket için de hayati düzeyde gereklidir. Şirketlerin sorumlulukları sadece ekonomik ve hukuki değildir. Sürdürülebilir gelişmeyi sağlama adına şirketlerin etik ve sosyal sorumlulukları da vardır. Bu tanımla başlayan kurumsal sosyal sorumluluk, sağlık, çevre, eğitim ve istihdam gibi öncelikli alanlarda gerçekleştirilen projeler ile daha anlaşılır ve toplum tarafından görünür hale geliyor.KSS’ye, yardımseverliğe yeni bir yaklaşım olarak bakanlar da var; pazarlamanın önemli bir öğesi olarak bakanlarda. Kim ne derse desin, rekabet edebilirlik ve sürdürülebilirlik kss ile ilgili temel noktalar; aynen inovasyon ve tasarım gibi.Kurumsal Sosyal Sorumluluk ile ilgili dernekler ve ajanslar kurulmuş, hatta konferanslar bile yapılmış. Sessiz sessiz büyüyen bu olgu giderek daha fazla karşımıza çıkacak gibi görünüyor. Merak edip yakından tanımak isteyenler için en yakın zamanlı etkinlik, Marmara Çalışanlar Federasyonu ve İstanbul Ticaret Odası’nın düzenlediği kurumsal Sosyal Sorumluluk Konferansı: www.ksskonferansi.org