O harabe evin terasından aşağıya, geçenlerin kafalarına birlikte arap sabunu topları attığım çocukların hepsi ölmüş sanki, çocuk mezarlığında sonsuzluk uykusundalar, bütün cephane de bana kalmış ??

Benim yaz yeşili taze yapraklarım, bayat kahverengiye dönüşüyormuş, aman pek güzel, pek güzel, sizin taç yapraklarınız da naylondanmış.

Masumane, huzuru arayan yaşama savaşınızın arkasındaki kolaycılıktan, takım elbiselerinizin ceplerine doldurduğunuz yalakalıktan, bir de birbirini kovalayan salak kumrulardan iğrenirmişim…

Kaka ben, höh…