Günlüğümü rahat bırakın departmanından,..Acaba hepinizden vazgeçip kendimle bir ömür boyu başbaşa kalablir miyim? Hiç birinizi istemeyip gözlerimle gözlerinizin içine tükürüp çekip gidebilir miyim? Bu bindiğim dalı kesmek midir? Yoksa uzun bir seyahatin başlangıcı mı? Kendimi mi kandırıyorum bu yoğunluklarla? Ya da benim yapım mı böyle? Neden kabullenmiyorum bu sonucu? Neden ha? Kendime uygun görmediğim için mi? İnanmak istemediğimden mi? Kaçınız beş yıl boyunca farklı ruhları tek bir ruha benzetmeye çalıştı? Her farkedişte kendini parçaladi? Kaçınız? Söyleyin, utanmayın… Her rüyada onlarca gülen ağızlar,.. üstüme geliyorlar.. Sen! Sen! Sen!.. o dişler, kırmızı dudaklar… Parmaklıkların arkasından denize şöyle bir bakış.. çarşaf gibi… Kulaklarımın arkasından gelen uğultuların beni götürmesinden korkmuyor değilim,.. belki birgün.. belki…