Hayatta en tanıdık olduğumuz, duyduğumuz, söylediğimiz ve yazdığımız sözcük, ismimizdir. Başkasının ilk, ismini öğrenmek isteriz. İsimler, kulağımıza,bazen eril, dişil bazen antipatik ya da sempatik gelir. Bir de ismiyle müsemma olmak denen bir durum vardır. Yani ismine yaraşır olmak. Ama çoğu zaman bu durum bir ironiye dönüşür. Misal,hayatı kederle ve sürünmeceyle hemhal olmuş, yüzü gülmemiş birinin adının, ”Gülhayat”olması ya da erdemlerle alakası olmayan bir adamın adının ”Erdem”olması.İsimlerin bize yüklediği özellik ve kaderi, birkaç cümle ile özetleyenler de var.