“HAYIR DEMEK”NEDEN BU KADAR ZORKarşımızdakine düşüncelerimizi söylemek neden bu kadar zor?Ben böyle hissediyorum, benim düşüncem bu demek varken insan neden kaçak oynamak ister?Sözler veririz, çoğu zaman verdiğimiz sözlerin altında eziliriz. Karşımızdakine hayır dememek için verdiğimiz sözlerle farkında olmadan hem söz verdiğimiz kişiyi hem de kendimizi incitiriz.letişimde açık olmak kendimizi doğrudan ifade etmek, hislerimizi özellikle olumsuz duygularımızı karşımızdakine söylemek çok zor gelir bize..Halbuki düşündüğümüzden ve hissettiğimizden farklı davrandığımızda daha çok zorlanır ve yoruluruz. Bizden bir şey istendiğinde içimizden karşımızdakine vermek istediğimiz cevap hayırken, karşımızdakini üzmemek için genellikle verdiğimiz cevap “evet”e döner.Karşımızdakini kırmamak için kendi isteklerimizi kırarız. Ancak farkında olmadan davranışlarımıza yansır bu hayır diyememeler. Örneğin belki karşımızdakini kırmamak için evet demişizdir, ancak süreç içinde bu evetlerin uygulanmasında “randevuya geç gitme”, “telefonlara cevap vermeme”, “karşımızdakini oyalama” gibi davranışlar sergileriz. Hatta bu davranışları sergilerken de kendimize değil karşımızdakine kızarız? “Aptal değil ya anlamalı” deriz. İçimizdeki bu kızgınlıklar davranışlarımıza da yansır. Halbuki karşımızdaki kişi bize sadece isteğini iletmiştir, bizse isteğini ileten kişiyi reddettiğimizde o isteği değil de kişiyi reddedeceğimizi düşünerek “hayır” demeyip “evet” deme yoluna girmiş, kendimizi düşündüğümüzden daha da çok zorlamışızdır.İnsanların iletişimde yaptığı en büyük hatalardan biridir “hayır diyememek”..Hayır demek kişileri reddetmek değildir. Üstelik evet diyip hayır davranışları sergilemek, karşımızdakine ağzımızdan çıkan evetlere rağmen hayır mesajlarını anlamsını beklemek bir yetişkin davranışı da değildir.Herkese evet diyen, tamam olur diyen kişiler bir süre sonra samimiyetlerini kaybedebilirler. Örneğin herkese evet diyen kişiler bizi düşündürmez mi” ya hiç “hayır”ı yok mu bu insanın “… çok gerçekçi değildir bu sürekli “evet” demeler.Bir süre sonra karşımızdakine karşı samimiyetsiz de gelmeye başlayabiliriz.Örneğin birçok arkadaşımla iletişim kurarken onlardan bir şey istediğimde “evet” derken hiç düşünmemeleri beni düşündürmüştür. Bir süre sonra davranışları hayırları göstermeye başlamıştır çünkü.Karşımızdakine anlatmamak, onun bizi anlamasını beklemek iletişim süreci açısından oldukça yorucu ve sonuçları açısından da oldukça verimsizdir.Size evet diyen ancak beden dili size hayır dediğini gösteren insanlar hepimizin hayatında elbet vardır.Bu isteği ileten kişi açısından da fark edildiğinde çok zor bir durumdur. Evet derken yüz ifadesi hafif buruşan, alnı kırışan, dudaklarını ısıran ya da sizin gözlerimize değil de havaya bakmaya başlayan insanlar bu “evet”in ne kadar zor olduğunu da anlatıyordur aslında…ve bunu fark ettiğinizde soruyu tekrarlarsanız “bak istemiyorsan yapma” dersiniz ve size “ya olur mu öyle şey, sen istersinde ben yapmaz mıyım “ diyen bir ses çıkıverir….Elbette sevdiğimiz, değer verdiğimiz insanlar için onları mutlu edecek şeyler yapmalıyız. Onlar mutlu oldukça bizim de mutlu olduğumuz zamanlar yok değildir. Ancak onlar mutlu oldukça biz mutsuz oluyorsak burada bir iletişim hatası var demektir.İletişimde açık olmak karşımızdakine verilecek en güzel hediyedir, samimi ve güvenilir bir insan olmak ve kendimizi doğru ifade etmeyi öğrenmek de kendimize verilecek en güzel hediye olsa gerek…