Bir çok bilim adamına göre.Yüksek enerjili fotonlardan oluşan büyük bir kuşak. Foton kuşağı ilk kez ingiliz astronom Edmund Halley (1656-1742) yılında Pleiades takımyıldızlarını kuşatan gazımsı bir kuşak olarak gözlendi (Halley kuyruklu yıldızını da keşfeden astronom). Fredrick Wilhelm Bessel ise foton kuşağının dönüş hızını keşfetti (herbir yüzyılda 5.5 derece saniye).Jose Comas Sol Pleiades takımyıldızındaki güneş sistemlerini keşfetti. Paul Otto Hesse foton kuşağının kalınlığını saptadı (2000 ışık yılı). Bilim adamlarının savı; 2012 yılında güneş sistemimiz tüm gezegenleri ile birlikte bu kuşağa girdiğinde dünyamızın ozon deliği onarılacak ve tüm yaşam 3. boyuttan 5. boyuta geçecek. ‘İnsanların 2 sarmallı DNA ları ikişerli olarak biraraya gelip 12 sarmallı bir DNA ya sahip olacaklar. Bu olay sırasında tüm insanların çakra ları açılacak, duyuları ve algılamaları artacak. Herkes birbirinin düşüncesini okuyabilecek. Bu ilk önce kısa süren bir kaosa neden olacak fakat daha sonra herkes bir düşünce birliği halinde bir araya gelerek önyargının, yalanın ve kötü düşüncelerin olmadığı bir ortama geçilecek. İnsanlar birbirlerinin auralarını görebilecekler. Yani… 12 sarmallı DNA geçiş sonrası insanlarda hiçbir hastalık kalmayacak, hasta olanlar kendilerini ve birbirlerini iyileştirebilecekler. İnsanlar ölümsüz olacaklar. Ölüm olayı ise fiziksel dünyada kalmaktan vazgeçip başka bir boyuta geçmeye karar verme şeklinde olacak.Yani…Şu anda insan TEK YAŞAM realitesi sandığı bu 3 boyutlu illüzyon dünyasında özgürleşmek üzere büyük bir değişimin eşiğinde duruyor. Şu anda çok büyük bir bilinç dönüşümü gerçekleştirmek üzereyiz. Bunu ancak büyük bir değişimden korkmadan ve bu değişimi inkar etmeden yapabileceğiz. Artık kollektif bilinç umudu sona erdi. Herkes kendi ruhsal bilinç frekansını yükseltrek yeni bir dönem farkındalığına bireysel olarak geçmek zorunda… Korkmakla olmuyor. Kaos korkuları yenmekle bitiyor! Korkmak, endişe etmek, kaygı duymak bilinç düzeyini yükseltememiş ruhların (insanların), değişime direnen kişilerin duygu yansımasıdır. Eğer insan tanrısal kimliği, enerji ve seviyesiyle uyum içinde olsaydı korkuyada gerek kalmayacaktı. Ozaman belki bu kehanetlerin gerçeklşmeside gerekmeyecekti…Daha fazla bilgi için aşağıdaki linklere göz atınız…Uykunuzdan uyanmanız umuduyla…