bildirgec.org

Şeytan bunun neresinde?

NuMB | 03 October 2012 20:20

Gecenin bir yarısı insana paranoya zerk ediyor bu meraklı olma sanatı. Evet, meraklı olmak da bir sanattır ve diğer sanatlar gibi tam olarak ne için olduğu bilinmez.

Yıllarca üzerinde tartışılarak kafamızın ütülendiği, sanat toplum için mi, sanat birey için mi, sanat sanat için mi tartışmalarının, bir de sanat Satan (ing: Şeytan) için mi boyutu var. Nerden mi var? Bu yazı bunu anlatır, hatta konuyu dağıtıp yer yer toparlayamayarak kafasına göre takılır.

Sanat kelimesinin “nat” hecesini ters çevirirseniz, Satan oluveriyor. “Olsun, ne var ki bunda?” denilebilir. Birçok kelimeyi evirip çevirerek anagramlar oluşturulabilir, yeni kelimeler üretilebilir ve buna “sadece tesadüftür” denilebilir. Hatta böyle demek aklıbaşındalarca çok daha makuldür. Ama, biraz aklım başında olmasın lan diyerekten kurcalayınca gecenin bu vakti, insan ister istemez, “ya tesadüf değilse” diye soruveriyor kendine. Velhasıl, merak sanatı başa bela…

Hasan Yalçın ile Türkiye’de Tasarım (Söyleşi)

cnkymz | 03 October 2012 12:14

Hasan Yalçın ile Söyleşi (cnkymz.com)
Hasan Yalçın ile Söyleşi

Türkiye’de tasarım ile içli dışlı olan birçok kişi biliyordur Hasan Yalçın ismini. Tasarımın önde gelen isimlerinden olan Hasan Yalçın’ı, Tasarımcı’nın El Çantası bloğundan da tanıyoruz. Özellikle yeni başlayan ve kendini geliştirmek isteyen tasarımcılara büyük katkı sağlayan Hasan Yalçın ile Türkiye’de Tasarım başlıklı bir söyleşi yaptık.

Söyleşimiz çerçevesinde Türkiye’de Tasarıma Bakış Açısından ve Sektördeki Sorunlardan bahsettik. Önemli ipuçlarını aldığımız sohbetimizde aynı zamanda tasarımcılar için Kaynak Sıkıntılarını konuştuk. Hasan Yalçın‘ın diğer ülkelerdeki tasarımcılarla olan farklarımızı dile getirdiği sohbetimizde özgünlük ve yaratıcılık kavramlarının ne kadar önemli olduğunu ve ilham kaynağı olarak kendisinin neler yaptığını öğrendik. Tasarım sektörüne yeni giriş yapmış ve kendini geliştirmek isteyen kişiler için faydalı ipuçlarını içeren bu söyleşimizin detayları için buyrun.

Sizce de kirli sakal mı?

malla | 03 October 2012 11:35

18-44 yaş arası İngiliz bayanlar arasında yapılan araştırmalar sonucu kadınların, erkeklerde kirli sakalı “parlak” […]

KIYAFET

akoni | 02 October 2012 17:16

İnsanların giyinme tarzını iklim, töreler, moda veya din inançları gibi çeşitli öğeler etkileyebilir. Çünkü giyinmenin tek işlevi insanı soğuktan veya sıcaktan korumak değildir. Giyim, aynı zamanda insanların, yaşına, cinsiyetine, toplum içindeki yerine, önemine, felsefesine ve din idealine göre ayrımına olanak veren toplumsal bir olgudur. İnsanın sırtındaki giyecek onun kadın mı, erkek mi, zengin mi, yoksul mu, asker mi, sivil mi, yargıç mı, avukat mı, itfaiyeci mi, polis mi olduğunu belli eder. Giyim yoluyla insanlar toplum içinde bir yer tutmaya, başkalarının ilgisini çekmeye veya kendilerini başkalarına kabul ettirmeye çalışırlar.

Başlangıçta, giyimin bugünkü gibi toplumsal işlevi yoktu. Sırf soğuktan korunmak için hayvan postlarına sarınan insanlar zamanla kumaş dokumayı, deri tabaklamayı, yün örmeyi öğrendiler. O zamanlar tam veya yarı çıplaklık da toplum için hiç kuşkusuz bir sorun sayılmıyordu. Eski vazoların üzerindeki desenlerde Minos sanatının heykelciklerinde görülen Giritli kadınların belden yukarısı çıplaktı.