bildirgec.org

pilli pati

11 yıl önce üye olmuş, 158 yazı yazmış. 4141 yorum yazmış.

Bir Kaşınma Analizi

pilli pati | 21 April 2008 08:46

kaşıntı
kaşıntı


Ne oluyor da kaşınma ihtiyacı hissediyoruz?

Bu soruya yanıt vermek için bile kafanızı kaşımanız gerekmiş olabilir. Tuhaf değil mi? Zira ben de kaşıdım ve bu konuyu araştırmaya koyuldum. Bulduğum bilgileri de paylaşmadan edemedim.

Normal bir kaşınma hissi için, beynimiz deri altındaki sinir hücrelerine vakti geldiğinde kaşınma eyleminin sinyalini iletiyor. Sinir hücreleri harekete geçiyor ve kaşınmamız gerektiğini anlıyoruz. Çünkü derimizin yenilenmeye ihtiyacı var. Ölü hücrelerin, birçok başka yolla vücuttan atılması gibi bu yolla da atılarak yenilenmesi gerekiyor. Bunu da kaşınırken, havlu ile kurulanırken, giyinirken ya da soyunurken bir anlamda sağlıyoruz. Bir an aklıma eski zamanlarda zırhlarla savaşmak durumunda olan şövalyeler geliyor. Onlar için ne de büyük bir sorun olmuştur bu konu, düşünsenize!

Ziller

pilli pati | 19 April 2008 17:52

bells
bells

Aşkın köpekliği mi olurmuş? Oluyor. Aksini iddia edenlerin alnını karışlasın lütfen, diğerleri!

Peki köpeklikse, (evet öyle oluyor) ne oluyor? Beyninde ziller çalmaya başlıyor. Pavlov’un yaptığı da birşey mi canım? Aşk adamı hasta ediyor. Beynin kamaşıyor. Beynin sana oyunlar oynuyor. Bütün hormonların sana karşı birleşip seninle adeta alay ediyor. Bu arada ziller durmadan çalıyor. Bunun birkaç sene sürdüğünü iddia edenler var hatta! Zilsiz bir yaşam düşünemiyoruz sonra…

İlginç Şeyler Oluyor

pilli pati | 15 April 2008 13:25

Kanaltürk’te yayımlanan ”Yolsuzluk ve Yoksulluk” adlı programda Nurettin Veren konuk edildi. ”Cumhuriyet Savcıları’nın anlatacaklarımı ihbar kabul etmesini istiyorum” diyen konuşmacı, “Bu davanın tanığı da sanığı da olmaya hazırım” sözlerini de söylemekten geri durmadı.

Fethullah Gülen’le birlikte 25 yıl çalıştığını belirten Nurettin Veren, cemaatin içyüzünü anlattı. Nurettin Veren, ”Biz 12 kişi hayır olsun diye bu yola çıktık, ancak örgütlenmenin devleti içten ele geçirme planı olduğunu anlayınca aforoz edildim. Gülen beni öldürtmek istedi” gibi çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Nahıl

pilli pati | 07 April 2008 15:55

Geçen gün Beyoğlu’nda gezerken minik, sevimli bir dükkan gözüme çarptı. Hemen giriverdim.

İçeri girer girmez renklerin cıvıltısı karşıladı sanki beni ve sağ köşede duran, dev bir çam ağacını andıran süslü nesne dikkatimi çekti.

Adı ‘Nahıl‘mış.

Eskiden kullanımı oldukça popülermiş fakat bugün de Anadolu’nun bazı bölgelerinde hala kullanılmakta imiş. Bakıyorum, üzerinde renk renk, desen desen el işi eşyalar asılı. Dükkandaki çalışanlar bu nahılı; paylaşımı, güzelliği, bereketi ve mutluluğu temsil etsin diye dükkana yerleştirmişler. Dükkanda çalışanlar Kadın Emeği Değerlendirme Vakfı (KEDV) İktisadi İşletmesi’nden güleryüzlü gönüllüler. Dükkanın amacını sorduğumda, bana, Türkiye’nin kalkınmaya öncelik verilen bölgelerindeki ev hanımlarının ve genç kızların el işi göz nuru yaptıkları her türlü eşyayı satarak gelirlerini bahsedilen bölgelerdeki hanımlara ulaştırmak olduğunu kısaca özetliyorlar.

Uygun Fiyata Web Hosting

pilli pati | 07 April 2008 02:41

Web hosting firması araştırırken dikkat edilen ilk detay; fiyattır. Ama firmaların sizin sitelerinizi desteklerken verdikleri hizmetleri birgün birdenbire kesip, çeşitli sebeplerle ortadan kaybolmaları işten bile değil. Bunlar yaşanan ve bilinen şeyler. O yüzden fiyat yanısıra, web hosting sağlayan firmanın repütasyonu da bir anlamda önem kazanıyor. Bu durumda iyi ki bu firmaları değerlendirmeye tabi tutanlar da var diyoruz ve bakıyoruz: Şurada ve şurada uygun fiyata web hosting sağlayan firmaların çok yeni (Nisan 2008 itibariyle) bir kıyaslaması ve analizi yapılmış. Bu kıyaslama işini periyodik olarak yapıyorlar. Şurada da web hosting sağlayan firma ararken dikkat edilmesi gereken konular gözden geçirilmiş.

Maganda

pilli pati | 07 March 2008 14:55

Saygısız, uçkuru gevşek, atasının bağışladığı tarlayı alıp da ona bir salkım üzüm vermeyi çok gören, anasını dövüp elinden emekli maaşını zorla alan; tarihini, bugününü bilmeyen, yarınını planlamaktan aciz, kodu mu oturtan, tükürdü mü tuğla yapıştıran, gözüyle yiyen, kalın ensesiyle doymayan, bir avuç ot için yemediği bok kalmamış, fişi faturayı kendisinden talep edilmeden kesmeyen, kuruşu kendine doğru yuvarlayan; hayvana hayvan gibi muamele yapmayan, bitkinin üzerine mabadını yayıp oturan, geviş getiren, arabasıyla yürüyüş yoluna geçip gaza basan, egzost yayıp, zemini bozan, turiste iki adım ötedeki sokağa gitmeden önce taksisinde küçük bir dünya turu attıran, kendini yasayla gazi ilan eden ve devletin sağlık sistemini kendine yontmayı vakti varken beceren; daha başka birçok boş işlerle kendini meşgul gösteren bütün magandaların Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun!

Mektup

pilli pati | 02 March 2008 00:21

Bir hüznün tam ortasındayız, şimdi. Gecikmişliğin, yitirilmişliklerin ve kanıksadığımız bu monoton gidişin tam da ortasındayız; aslında hep kendime verdiğim sözleri tutmamakla başlıyorum bir devinime; belki de hayata bıraktığım noktasından başlıyorum; bu dipsiz kuyuya tekrar bir umut salındırmaya…

Ne gerektirdi bu devinimi? Neyin yansıması düştü aklıma? Neyi arar oldum, yeniden? Bilmiyorum. Yanıtları sende mi? Onu da bilmeksizin yazıyorum. Farkına vardığım tek nokta, bu kağıtların benimle bir hüznü paylaşmakta olduğu.

Yine yere düşen bir çocuğu elinden tutup doğrultmaya çabalıyorum.

İndirim Kartı

pilli pati | 28 February 2008 18:12

Mağazada alışverişimi yaptıktan sonra kasaya geliyorum. Kasa görevlisi bana, bende mağazanın indirim kartı olup olmadığını soruyor. “Yok!” diyorum.

İstersem hemen adıma bir kart çıkartabileceklerini söylüyor. “İstemiyorum!” diyorum.

Bunun üzerine yandaki kasa görevlisi önündeki müşterisi ile ilgilenmeyi bırakıp bana dönüyor ve kart çıkartırsam satın aldığım bir üründen ikinci bir tane daha aldığım takdirde ikinci ürün fiyatı için %50 indirim kazanabileceğimi hatırlatıyor. Bu hatırlatma zaten alışveriş boyunca mağazanın duvarlarında öküz puntolarıyla gözüme gözüme sokulduğundan artık patlayacağımı düşünmeye başlıyorum. Bugün yüzüme aptal ifademi mi takınıp çıkmışım, Allah’ım?

Bir Adam

pilli pati | 25 January 2008 01:54

Kar serpiştiriyordu fena halde…

Esen rüzgarın şiddetiyle, tanecikler yön değiştirerek yüzümü yalıyorlardı, bazısı yanaklarıma, alnıma yapışıyor, kimi ise kirpiklerimde takılıp kalıyordu.

Hava feci soğuktu. Dünyanın bütün düzensizlikleri kar taneleri gibi yavaş yavaş hayatıma birikiyordu. Hiç bitmeyen bir koşuşturmanın gönüllü üyesiydim. Dünyanın hızına yetişemiyordum! İnsanlar içinde yaşamadıkları şartlar hakkında ne kadar da kolay fikir yürütebiliyorlardı: Şaşıyordum.

Yılbaşı Ağacını Süslüyoruz

pilli pati | 29 December 2007 12:05


“Şimdi bu yılbaşı ağacı muhabbeti de nereden çıktı?”, efendime söyleyeyim, “Biz bu naneleri kutlamayız kardeşim?” falan gibi ifadeler kullanabilecek bireyler olabileceği gibi; ben yine de bir hoşgörü kıvılcımına tutunaraktan bu seneyi bu ağacı süsleyerek kapatmak istiyorum. Maksat eğlenmek, kesin ola ki subliminal bir mesaj aranmaya! Yine de inançları gereği yazıda rumuzunun geçmesinden hoşlanmayanlar olursa bana mesaj attıkları takdirde yazıyı onların rumuzu olmadan güncelleyebileceğimi hatırlatırım. İlk süsü doğanın kendisi konduruvermiş.

Ben de şunlar gibi ya da bunlar gibi ortaya karışık bir dolu süs atıyorum. Arzu eden herkes, içlerinden geçen ne tür dilekleri varsa, o dileklerini temsilen seçecekleri süsleri alıp ağaca yerleştiriversinler. Ortam şenlensin. Hafif renklensin.