Önümüzde bir bayram var. Kurban bayramı. Çocukluğumdan bu yana bayramın ilk günlerini evimden çıkamadığım, çıkmak zorunda kaldığım günlerde de gözlerime kulaklarıma söz geçirmeye çalıştığım, görmek, duymak istemediğim manzaralardan kaçmak istediğim bayram günleri. Her yıl tekrarlanan bu kabus gibi günler beni derinden etkiler. Mahalle sokaklarında, bahçelerde, avlularda böğüren, kesilen, derileri üflenerek soyulan, işe yaramayan organları üstünkörü toprağa gömülen, daha sonra etcil mahalle sakini hayvanların umarsızca, sinekler arasında kalan kutsal kurbandan artanlarla beslenmeleri.