bildirgec.org

Kız begüm sana on milyar verseler, televizyonda herkesin gözü önünde pırtlarmısın?
On milyar mı? Şey ııııııııııı
Evet pırtlarım. Adamlar ekran karşısında bedavaya pırtlarını çakmakla yakıyorlar.
Sen pırtlarmısın?
Hayır.
On beş.
Hayır
Yirmi, otuz.
Uzatma işte kızım, milyar verseler pırtlamam.
Begüm şeyyyy on milyar verseler televizyonda popo nu gösterir misin?
Popo mumu? Dur biraz düşüneyim.
Yok göstermem.
Ama sadece popo n gözükecek, yüzünü göstermeyecekler.
Hıııı o zaman elli milyara gösteririm
Begüm kızma ama sana bir şey söyleyeceğim.
o poponu televizyonda gösterme diye, sana üste elli milyar verirler.

http://www.haberturk.com/haber.asp?id=30274&cat=230&dt=2007/07/27

http://www.haberturk.com/haber.asp?id=30513&cat=180&dt=2007/07/30

http://www.haberodasi.com/NewsDetail.Asp?NewsID=36418

Ailelerimizden ayrılıp yatılı okula girmemizin ilk günleriydi. Çevreyi tanımama, Yaşlarımızın küçük olması ve ailelerimizin bizi yatıla okula gönderirken sıkı sıkıya tembihlerinden olacak ki çok uzun süre hatta aylarca sokağa hiç çıkmamıştık. Okul yemek olarak ne veriyorsa onu yiyorduk. canımızın istediği şeyleri almak için bakkala aylar sonra çıkmaya başlamıştık. Ayda bir kez evci gidiyorduk, bu sebeple bir de terminale giden yolu biliyorduk. Okulla terminal arası yürüyerek bir saate yakın sürüyordu. Otobüs olmasına rağmen biz yürümeyi tercih ediyorduk. Yürümeyi sevdiğimizden mi yoo hayır, ya otobüste başımıza bir şey gelirse, hadi bizi kaçırırlarsa(otobüste mi, şimdiki aklımla cık cıkkk).Evci çıkmadığımız soğuk bir hafta sonu çılğın bir karar aldık. Okul penceresinden görünen en yakın parka gidecektik.Okuldan çıkıp el ele tutuştuk, olmadı çok soğuktu ellerimiz üşüdü bir elimizi cebimize sokup diğer elimizi de birbirimizin cebine soktuk. Birbirimizden destek almak için.
Parkta etrafa bakarak dolaşıyoruz, parklarda sevgililer, salıncaklarda çocuklar, biz halimizden pek memnun dolaşıyoruz. Karşımızdan orta yaşta bir bey geliyor. İki elide cebinde iyi giyimli şık bile sayılabilir. Tam yanımıza yaklaştığında kızlar diye seslenip iki eli cebindeyken ellerini yana kocaman açıyor. Biz daha adamın elleri tam açılmadan yarı yoldayken avaz avaz ciyaklayıp birbirimizin cebinde olan ellerimizi kurtarıp sağa sola kaçmaya çalışırken ikimizin cebi de boydan boya yırtılıyor.

Zehra kız etraf sapık kaynıyor.
Ay evettt, çok korktum.
Adam şeyini gösterdi yav
.Korku ve panik içinde okula döndük.
Ben görmedim, sen gördün mü?
Yooo görmedim.
Bu kadar korkulan neydi acaba? hiç görmemişlerdi ki, ne kadar korkunçtu? Nasıl bir şeydi?
Aradan uzunca bir zaman geçtikten sonra. Markete gitmeye karar verdik ama felaket derecede korkuyorduk.
Zehra ikimiz gitmeyelim kız, yanımıza birilerini alalım.
İyi fikir kimi alalım?
Mineyle Nur hanı da alalım.
Dört kişi , (bulabilsek fazlasını da alacaktık ya)okula en yakın makete gittik, alışverişlerimizi tamamladık. Dönüş yolunda mine kahkahalarla gülmeye başladı, Gülmekten gözlerinden sicim gibi yaslar boşanıyordu.
Mine niye gülüyorsun ne oldu?
Aaa delimi ne kız söyle ne gülüyorsun?
.Mine gülme krizinde gülmekten konuşamıyor.
Kız gülüyorsun bari yavaş gül, sokak ortasındayız.
Sinirlendim iyice ha sen salak mısın nesin? Deliii kes sesini herkes bize bakıyor.
Şu yanımızdan geçen çocuklar var ya.
Eeee
Şey var ya.
Eee söyle dedik.
Şey bana pandik attılar.
Ne pandiği be doğru dürüst anlatsana.
Pop oma parmak attılar.
Geri zekâlı bunun için gülünür mü? zilli hoşuna mı gitti?
Ne hoşa gitmesi be sinirden krize girdim, elim ayağım boşaldı.
O pislikler yanımızdan uzaklaşmadan söyleseydin, hepimiz üstlerine atlar döverdik, yok çantalarla hücum ederdik, yok yoook taşlardık gibi konuşmalarla okulumuza döndük.
Şimdi ne mi düşünüyorum? İlk vakada (cinsel uzvunu göstermeye çalışan adam)aaaaaaaa hepsi bu mu? Bu bamyanın neyini sergiliyorsun? Bacaklarının arasında sivilcemi çıkmış ne? Hadi Zehra bizde ona pardösümüzün önünü açalım bakkkkk gibi onlarca şey.
İkinci olayda şışşttt çocuklar pandik sırası bizde hadi gelin bakayım buraya. Kaçmayın aloooo size diyoruz

http://arjinin.wordpress.com/2007/02/06/x-isiini/

Çıkın ortaya çıkın da bu işin püf noktasını anlatın. Of ve üff noktasını değil. Güzel birliktelikler, uzun ömürlü evlilikler nedir sırrınız?. Açıklamanız lazım sevaptır. Siz mi iyisiniz eşiniz mi? Biz kötümü idik yoksa eşimiz mi kötüydü.
Bayanlar için:
Güzel, Sadık, hamarat, uyumlu, bakımlı, saygılı, güncel, tutumlu, çalışan, namuslu, dürüst, iyi anne, iyi eş
Baylar için:
Yakışıklı, sadık, uyumlu bakımlı, saygılı, çalışan, dürüst, namuslu, iyi baba, iyi eş,
Bana üç aşağı beş yukarı bunları sayacaksınız değimli. Kusura bakmayın ama yemezler. Daha doğrusu yaşadığım bunca yıllık ömür içinde bunların doğru olmadığını üzülerek öğrenmiş durumdayım. Daha fazla saklamayın. Bunu öğrenmeden diğer tarafa gidersem gözüm açık kalacak.
Bazı şüphelerim var ama emin değilim. Şöyle olabilir mi?
Bayanlar için:
Gezip tozacak, yemeği niye ben yapayım sende yiyorsun ben senin aşçınmışım diyecek, pasaklı bakımsız olacak çalışmayacak, bana bakmaya mecbur diyecek,aldatıldığında ne b..k yerse yesin benim ihtiyaçlarımı görsün yeter diyecek.
Baylar için: Aman simdi bir laf söylersem burnumdan getirir, bulaşmamak daha iyi diyecek, Çamaşırım yıkanıyor temiz yatakta yatıyorum, dışarıda da istediğimi yapıyorum buna da şükür diyecek,
Bir çok ailenin bu şekilde çoook uzun yıllar mesut bahtiyar yaşadıklarını görüyorum..
Hadi beni daha fazla uğraştırmayın. Gözümün açık gitmesine izin vermeyin. Bu işin sırrı ne? Püf noktası ne?