kolay kullanım
internet yatırım danışmanlarının yeni gözdesi olacağını düşündüğüm kendi web 2.0 masaüstlerinizi yaratabildiğiniz Symbaloo ile tanışın.
bir çok alternatif kullanım
internet yatırım danışmanlarının yeni gözdesi olacağını düşündüğüm kendi web 2.0 masaüstlerinizi yaratabildiğiniz Symbaloo ile tanışın.
Google’da karşılığı milyon dolar olan Joel Comm, Survivor ve Çırak’tan esinlenerek kurguladığı “The Next Internet Millionaire” yarışması ile internet kullanıcılarını beyninden vurmayı hedefliyor.
BMW 7.60Li’nin kasasına modifiye edilmiş V12 hidrojen motorlu aracını test sürüşüne çıkararak hidrojen teknolojinin yaygınlaşmasına ilk en büyük katkıyı yapan şirket oldu.
Spinal Tap gurubunun baş gitaristi Nigel Tufnel eski bir görüntüde ses yükseltme düğmesinin 10 değil, 11 kademesinin olduğunu inanılmaz komik bir biçimde abartarak arkadaşına anlatıyor. fakat bu sırada yıllar sonra kullanılmak üzere bana bir espri malzemesi bıraktığının farkında değil tabii ki!
–most blogs go to ten. this one goes to eleven izleyin!
Japonya‘nın sumo güreşleriyle tanınan Nagoya eyaleti…
Şinto dinine ait olan Tagata Jinja tapınağı…
Her yılın tomurcuklanma, büyüme, serpilme başlangıcı: 15 Mart…
İnsanlar çılgınca kitlesel reflekslerini gösteriyorlar…
Neye mi?
Önceleri dinsel, mitolojik ve tarihi bir çok temayı bir araya getirip verimliliği, doğurganlığı temsil eden bir ayin olan Hounen Matsuri, zamanla halkın güncel sorunlarına da tepki gösterdiği bir festivale dönüşmüş. Doğadaki her türlü yenilenmeyi konu alan festivale bir rahip önderlik ediyor.
Festival yine gayet renkli geçmiş. Bu sene de barajlardaki sularının dibini görmeden kitlesel refleksini göstermiş halk. Amaçları ne de olsa doğanın gücünü göstermek.
Siyasete ya da güncel bir büzüklüğe alet olan yerel bahar festivallerimize oranla halkın çoşkusu yüksek seviyelerde.
Çünkü Japonlar yine önceden gösterdiler, biz ne yazık ki bize gösterildikten sonra görüyoruz yine bazı şeyleri!
NOT: Son cümlede ironi yoktur, ironili hali bir hayli yanlış anlaşılır. ; )
İsveç’in en çok sevdiğim reklam ajanslarından biri olanFarfar‘dan bizimkilere örnek olabilecek olan görsel bir sosyal sorumluluk sitesi. Gerçek görüntülü, anlatımlı ve animasyonlu sitede alkolün beyne, sinir sistemine, dolaşım sistemine, cilde verdiği zararların yanında; 5 biranın kaç hamburgerin kalorisine sahip olduğu ya da alkollüyken başınıza nelerin gelebileceği farklı bir dilde gösterilmiş.
Aklımda kalan bilgilerden benim için en ilginç olanı da kadınların neden daha çabuk sarhoş olduklarıydı, tabii ki bunun nedeni de gösterinin içinde bulacaksınız. Orjinali İsveççe olan site daha sonradan İngilizce‘ye de çevrildi.
Critical Mass pedallayanları internette de rüzgarı arkasına almayı biliyor. Her sene katlanarak büyüyen, dünyada 100′ü aşkın şehirde gerçekleşmeye devam eden pedallamaların arasına ülkemizin de ismini eklemek için bisiklet severlerimizin ağzını sulandırmalıyız…
Critical Mass ilk olarak 1992 yılında San Francisco’da başlayarak bütün dünyaya yayılan bisiklet turlarına verilen isim. Bisiklet severlerin hemen hepsinin ortak istekleri olan pedallamanın ne kadar sıradan bir şey olduğunu anlatmaya çalışıyor bu fikir. Bir fikir olduğunun altını çizdim ben de onlar gibi çünkü amaç bir organizasyon ya da etkinlik olmadığının vurgulanması. Lider yok, belirli bir rota yok. Sadece gün, saat ve yer belli. Gerisi sadece pedallamaya kalıyor.
Şirketlerin internet üzerinde de güncelliğini koruması gerektiğini söyler dururuz. İşte tam bu dediğimizi gerçekleştiren ve gerçekten bunu çok eğlenceli hale getiren bir uygulama Kale Grubu‘nun seramik markası RocaKale‘nin su tasarrufu ile ilgili olan süper keyifli Su Perisi oyunu. Şu an da ilk 10 listesine girenlere bir ödül yok ama çok yakında işi ödüle dökebilecekleri izlenimi var. İlk 10’a girecek olan varsa, hiç durmasın! Çünkü işi gerçekten çok zor.
Brrrla.com‘daki reklam fikirleri arasından dikkatimi çeken On Product Publishing reklam şirketi, Coca-Cola Belçika ile bir çalışma yapıyor. 500ml’lik bazı pet kontür Coca-Cola light şişelerinin üstünde GLAM*IT dergisi yer alıyor.
Dergiler için bulunmayacak bir nimet bu. Hemen hemen herkesin evine giren bir şişeyle birlikte o evi ziyaret etmek, her derginin işine gelir. Özellikle satın aldığı 4 kolanın 3’ünde Coca-Cola‘yı tercih eden bayan tüketicilere “her zaman Coca-Cola” dedirtecek güzel bir cazibesi var bu reklam fikrinin. Derginin ve Coca-Coca Light’ın bayanların ortak zevki olması da fikrin tüketiciyi tam olarak hedeften vurmasını sağlıyor.
Web 2.0 dedik bağrımıza bastık; rss‘ler, etiketler kullandık. Google’la iyi geçinmeye çalıştık, arandık, arandıkça daha sık tarandık. Ama eski şehirlerimize özlem duyduğumuz gibi, eski internet alışkanlıklarımıza da özlem duyar olduk. Bundan yıllar önce, Google açılış sayfamız değilken, internete ilk girdiğimiz anda boş beyaz bir sayfayla karşılaşırdık. O zamanlar ”sık kullanılanlar” menümüz ordövr yani daha güzel telafuzuyla, yemekaltı tabağımızdı. Biz de tabaktan önce sigara böreğini sonra da diğerlerini sırayla yer, kendimizi sıcak olan yemeklere saklardık. Hangisini daha çok özlediğime, sabahın bu saatinde acıktığımdandır belki de, karar veremedim: yemek tabağım mı “sık kullanılanlar“ım mı?