bildirgec.org

Site arşivi: sinepil

The Ant Bully / Bitirim Karınca [2006]

brum | 24 May 2008 14:00

The Ant Bully
The Ant Bully

Film küçük bir çocuğun arkadaşları tarafından istenmemesine tepki olarak evinin bahçesindeki karınca yuvasını yok etme çabaları ile başlıyor. Ancak bir gece de yok etmeye uraştığı karınca yuvasının büyücüsü (bilim adamı) tarafından kurulan bir komplo ile hayatı değişiyor ve karınca düyasına adım atıyor. Özellikle çocukların gözlerini kırpmadan izleyeceğini ve çok önemli dersler çıkaracağını düşünüyorum. Tabi ki büyükler de bu animasyondan dersler alacaktır.

Canım Kardeşim

cabbarov | 24 May 2008 13:00

Sanırım 70’lerin Türkiye’sini tüm gerçekliğiyle ve olanca sadeliğiyle bize aktaran en önemli filmlerden biri diyebiliriz Canım Kardeşim için. Dramatik yapısı, kullanılan anlatım teknikleri, belgesel tadında kimi dış çekimleriyle beraber Türk sineması için yeni bir tarzın da habercisidir. Dönem sinemasına hâkim Klasik Yeşilçam melodramlarının yanında, Arzu Film ekolünün mühim bir parçası olan; Ertem Eğilmez’in elinden çıkmış 1973 yapımı bu film özel bir yere sahiptir. Hikâye, İzmir’in varoşlarında yaşayan son derece çaresiz ve türlü zorluklarla boğuşan yoksul insanların, tam manasıyla hayatta kalabilme mücadelesini anlatır. Murat, babası ve kardeşi Kahraman’la beraber güç bela yaşama tutunmaya çalışmaktadır. Ancak babasının ölümü ve ardından kardeşinin kan kanseri olduğunu öğrenmesiyle birlikte her şey daha da zorlaşır. Bu süreçte Murat, can dostu Halit’le beraber kardeşinin tüm sorumluluğunu üstlenir. Öte yandan Kahraman’ın en büyük hayali, evlerinde bir televizyonlarının olmasıdır. Tabii ki sayılı günleri kalan kardeşini mutlu edebilmek için Murat ve dostu Halit her şeyi göze alarak zorlu bir mücadelenin içine girerler; ancak beş parasızdırlar ve tıpkı bugünkü gibi düzen acımasızdır!

Film adeta düzene yenik düşenlerin, bir türlü tutunamayanların acıklı ama gerçek anlatısıdır. Tüm karakterler ve hikâyeleri, öylesine yerli yerindedir ki ve 85 dakikada öylesine hakikatli işlenir ki; film izleyicide sarsıcı, rahatsız edici bir etki bırakır. Tabii kimilerince bu etki, fakir edebiyatına dayalı klasik bir duygu sömürüsü olarak algılansa da son derece kışkırtıcıdır ve hedefini bulur. Sokaklar, helâlar, dumanı tüten sıkış tepiş gecekondular, o puslu hava, etrafı çevreleyen çöp manzaraları, hep melodramlarda rastladığımız başarılı göz operasyonlarının icra edildiği ve Hülya Koçyiğit’in salınarak koştuğu boş koridorlara mukabil ağzına kadar dolu, leş gibi hastaneler ve daha nice görüntünün hepsi 70’lerin Türkiye’sinin bir panoramasıdır. Öyle ki, ölen babalarının cenazesini kaldırabilmek için eşeklerini satarlar hem de sucuk olacağını bile bile. Zira her şey satılıktır! Kan mesela; filmdeki çok vurucu konuların belki de en başında gelir. Ayrıca acı bir gerçek olduğu, fikrini aldığım dönemin insanları ve ebeveynlerim tarafından da teyit edilmiştir.

Hard Candy (2005)

gtufekli | 24 May 2008 12:00

Hard Candy
Hard Candy

Belki korkmayacağınız ama cidden gerileceğiniz bir film, Hard Candy (Lolipop).Geçen sene 30 Days of Nights adlı korku filminde yönetmen/senarist koltuklarında oturan David Slade/Brian Nelson ikilisi 2005 de bu filmle cidden iyi iş çıkartmışlar.
Topu topu 5 kişinin rol aldığı filmde başrollerde Ellen Page ve Patrick Wilson ikilisini izliyoruz. Filmde, Page Hayley Stark adında 14 yaşındaki bir genç kızı, Wilson ise Jeff Kohlver adında 32 yaşında yalnız yaşayan bir fotoğrafçıyı canlandırıyor. Juno ile bu yıl Oscar da da kendinden söz getiren Bayan Page hakkında çok şey söylemeye gerek yok aslında… Bu filmde hırçın, agresif ve psikopat bir karaktere bürünmüş olarak bu bayanı görmek biraz üzücüydü ama rolünün gereklerini yerine getirebilen ve çok iyi oynayabilen biri olduğunu ta o zamanlardan bize göstermiş…

Buongiorno Notte (Günaydın Gece)

queennothing | 24 May 2008 10:23

1970 yılında 3 sosyalist genç tarafından İtalya’da “Kızıl Tugaylar” (Brigate Rosse, BR) adında bir örgüt kuruldu. Sembolleri, yuvarlak içine çizilmiş kızıl yıldızdı.
1978 yılında İtalya’nın başbakanı ve aynı zamanda İtalya Hristiyan Demokrat Partisi’nin (Democrazia Cristiana) lideri olan Aldo Moro, Kızıl

Tugaylar tarafından kaçırıldı.
Benimsedikleri düşünce “ya özgürlük, ya ölüm” olan örgüt, devletten ve Papa’dan istedikleri cevabı alamadıkları takdirde örgütün ciddiyetini herkesin anlaması için Moro’yu bir ‘kurban’ olarak öldüreceklerdi.
İtalyan yönetmen Marco Bellocchio’nun 1978 yılında dünyayı sarsan bu olayı 2003 yılında sinemaya aktardı. Bellocchio, filmde olayın Aldo Moro cinayetinden çok örgütün tek kadın üyesi Chiara’nın hissettiği acıyı ve kararsızlığı vurguluyor.
2003 yılında Venedik Film Festivali’nde yarışan; 2003 Avrupa Film Ödülleri’nde “Fipresci Ödülü”ne sahip olan ve 7 dalda David Di Donatello Ödülleri‘ne aday olan filmde Maya Sansa, Luigi Lo Cascio, Roberto Herlitzka, Paolo Briguglia, Pier Giorgio Bellocchio ve Giovanni Calcagno başrolde yer alıyor.

Flashback zamanı!

ufuboz | 24 May 2008 10:19

La Dolce Vita (1961)
La Dolce Vita (1961)

Bu sitede 1960 yılında çekilmiş filmler,oscar kazanan aktörler,en çok gişe hasılatı yapan filmlerin listesi yer almakta.Yine bu siteden 70ler , 80ler ve 90lar da sinema sektöründe neler yaşanmış bakabilirsiniz.Ayrıca filmlerin posterleri ve filmleri de bu siteden edinebilirsiniz.Hadi hayırlı flashback ler..

The Pirates Who Don’t Do Anything: A VeggieTales Movie

brum | 22 May 2008 17:21

Korsanlar bu sefer karşımıza sebze olarak çıkıyor. Pirates of the Caribbean (1, 2, 3) nın üstüne izlenmesi gereken bir animasyon komedi filmi olduğuna inanıyorum. Film ABD’de 11 Ocak‘ta gösterime girdi, ancak Türkiye gösterimi için bilgi yok ne yazık ki. Filmin resmi sitesine buradan ulaşabilirsiniz. Filmden görüntüler de burada.

Fragman; Flash, QuickTime (orta-çöz.), Windows Media Player (orta-çöz.).
Ekstra video; QuickTime (orta-çöz.), Windows Media Player (orta-çöz.).

Ayrıca filmin resmi sitesinden duvar kağıtları, ekran koruyucuları ve ikonlar da indirebilir, çeşitli oyunlar oynayabilirsiniz.

Edward Norton

queennothing | 22 May 2008 16:17

Edward James Norton, 18 Ağustos 1969 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan Massachusetts Eyaleti’nin başkenti olan Boston’da dünyaya geldi.Daha sonra James ve Molly adlarında iki kardeşi olur. Avukat babası Edward Norton Sr. ve öğretmen annesi Robin Norton ile birlikte Kolombiya’da yaşayan Norton, henüz 5 yaşındayken dadısı Betsy True ile bir müzikale gider. “Cinderella”dan çok etkilenen Norton, oyunculuk hayalleri kurmaya başladı.
Maryland’de bulunan Columbia School for Theatrical Arts’da oyunculuk eğitimi almaya başlayan Norton, 8 yaşındayken “Annie Get Your Gun” müzikalinde oynayarak oyunculuk serüvenini başlattı. Okulu bitince liseyi de yine Maryland’deki “Wilde Lake High School“da okudu.
1991 yılında ünlü “Yale Üniversitesi“nin “astronomi” bölümünü kazandığında kararsızlık yaşadı ve en sonunda “tarih” bölümünü bitirdi. Tiyatro aşkı Yale’de de kendini gösterdi ve Yale’de tiyatroyla ilgili bir çok şey öğrendi. Bunun yanı sıra Yale’de Japonca da öğrenen Edward, sonraları büyükbabasının Osaka’daki “The Enterprise Foundation” fabrikasında çalışıp profesyonel olarak Japonca öğrenecekti.

Coffee And Cigarettes

biOss | 21 May 2008 11:46

Coffe And Cigarettes - Afiş
Coffee And Cigarettes – Afiş

Diyelim arkadaşınız ile buluşmak için bir kafeye gittiniz. İçeri girdiniz ve arkadaşınızın yanında tanımadığınız birisi var. Oturdunuz masaya, hoş sohbet muhabbet vs. Ardından arkadaşınızın telefonu çaldı, işi çıktı ve size 1 saate kadar geleceğini söyledi, gitti. Şimdi masada hiç tanımadığınız ve belkide konuşmak istemeyeceğiniz birisi ile başbaşa oturuyorsunuz. İşte Jim Jarmusch da bu konuyu işlemiş filmde. Yönetmen kısa skeçler halinde ünlü simaları bir masa etrafında biraraya getirerek o sıkıntılı anları izleyici açısından eğlenceli hale getiriyor.

Favori Korku/Gerilim Filmleriniz?

agurbuz | 21 May 2008 11:07

Korku/Gerilim filmlerinin sinema sektöründeki yeri ve hayran kitlesi şüphesiz tartışılmaz. Korku insanın hatalar yapmasına, kontrol mekanizmasının bozulmasına (bazılarında ters etki yapabiliyor!), normalde yapmayacağı ve yaptıktan sonrada büyük ihtimalle pişman olacağı hal ve hareketlerde bulunmasına neden olan zayıf noktamızdır.

Favori korku/gerilim filmlerimden 5 tanesini sıralarsam bir başlangıç yapmış oluruz sanırım.

SAW
SAW

SAW 1-2-3-4 (Testere)
Beyninde bulunan tümör nedeniyle ölümle pençeleşen yaşlı bir adamın kurbanlarına hayatın değerini öğretmesi üzerine kurulu bol oyunlu seri katil filmi. Film aynı zamanda insanların ölümle yüz yüze geldiklerinde ya da sevdiklerinin ölümüyle tehdit edildiklerinde neler yapabilecekleri ve neleri feda edebilecekleri üzerine çarpıcı bir film.
Kurgusu, efektleri, özgün senaryosu, hiç düşmeyen temposu ve güzel bir seri olması sebebiyle favori korku/gerilim filmim diyebilirim.

1. Saw (2004) Offical Movie Site
2. Saw II (2005) Offical Movie Site
3. Saw III (2006) Offical Movie Site
4. Saw IV (2007) Offical Movie Site

Yönetmen: SAW James Wan
Yönetmen: SAW II, III, IV Darren Lynn Bousman