bildirgec.org

yüksek topuklar hakkında tüm yazılar

Yüksek topuk felsefesi

hurie | 17 December 2010 10:04

Yüksek topukların üzerinde durmak zordur, yaşamak kadar zordur.Herkes tek başınadır aslında bu savaşta.Kalabalıklar içinde yalnızız ya hani,herkes yalnız savaşçı. yüksek topukların üstünde durmak zordur, her an güçlü olmayı tetikte olmayı öğretir.Düşmemek için “tetikte olmayı”,takılmamak için birilerine,birşeylere “dikkatli olmayı”, “otokontrolü”, “dengeyi”, hatta “acıyla savaşmayı”.O topukların üzerinde yalnız olduğunu,her hareketinin sadece sana dokunduğunu,senin iyi ve kötünün, doğru ve yanlışının sadece sana olduğunu…Düştüğünde alay eden bakışlara aldırmadan,tek damla gözyaşı dökmeden yoluna devam edebilmelidir her insan.Bunları öğrendiğinde yenilmez olur kadın.Yenilmez olduğunda bu kez istediklerini yapmak, yaptırmak için kullanır yüksek topuklarını.Yenilmez kadın olmak uzun ve acılı bir eğitim sürecinden geçer.Şayet dikkat ettiyseniz yüksek topuklarla yürümeyi başarmış kadın sayısı oldukça azdır.Yere sağlam basamayanların dizleri kırılır,özgüveni olmayanın kamburu çıkar o topukların üstünde.Tökezleyip düşenleri sık görürüz çevremizde, onlar acılı eğitim sürecinin başında ki kadınlardır.Eline aldığı yüksek topuklarıyla yürüyen kadın o an 1-0 yeniktir.Daha öğrenecek çok şeyi vardır.Yüksek topuklu ayakkabılar sadece kadını seksi gösteren bir araç değil, kadının bir parçasıdır, arkadaşıdır, hocasıdır.

Murathan Mungan / İkinci Hayvan

kahramancayirli | 01 January 2010 11:48

Kitabın kapak düzeni, Emre Çıkınoğlu'na ait
Kitabın kapak düzeni, Emre Çıkınoğlu’na ait

Hikayelerini mi, Yüksek Topuklar adlı kalın, biricik romanını mı yoksa şiirlerini mi daha çok seversiniz? Ben en çok hikayelerini seviyorum. Ama biliyorum, bu ülkede şiiri onunla seven, kitap okumayı onunla benimseyen çok insan var. Artık oturup otuz tane kötü kitap yazsa yine sorun değil. Ki yazmaz. Ki biricik oğullarının ismini Murathan koyan onca aile…

harley üzerinde sevişmek

admin | 07 August 2008 17:43

kolları ağrımıyo mu ya bunun.çok rahatsız bi konum..rahatsızlığa katlanılmaya çalışılırak erişilmeye çalşlınan estetik..bak neyi hatırladım şimdi..gerçi bizim dışardan gördüğümüz kadar rahatsız diildirler heralde.yoksa rahatsızlık diil,düpedüz işkence dememiz gerekir buna.hatırla,bazıları incecik olur.çıtk..her an o sesi duymaya hazırsındır.harbi nasıl oluyoda kırılmıyolar.demir falan olablir mi diye düşünmeden edemiyo insan.diilse,sanki tek elin marifetiyle bile kırılabilir hissi yaratıyo..topuk..iki park fazla bu semte.çeşmesi kuru,park bol olsun bari diye mi düşünülmüş acaba.hadi bunda genel bi yoğunluk olduğunu kabul edebilirim.sonra şu adayla bağlantının bu parktan sağlanıyor olması.bi adası olmak..harley di dimi o.bir ikilemi var bu motorların.motorda zevk unsurları denince akla ilk gelen hızdır.o kadar para vermişim,harley almışım,hava atmam ve bunun içinde şehir içinde olmam lazım.şehir içinde hız yapamam.al sana iki ucu…hiç parka bulaşmamaya çalışıyolar.üzerlerinde tek toz tanesi bile bulunmayan şık tuvaletleriyle kadınlar..ve tabii ince topuklar..park kelimesi ne ifade ediyodur acaba onlara.ağaç,çimen;doğu,köy..yine de lugatlerinde vardır parkın bi karşılığı;otopark..ama şıklar be..senin de şık olmaya çabaladığın.ve bu çabanın seni getireceği konumun ortaya çıkaracağı rahatsızlıktan kurtulmak için,her zaman olduğu gibi yazarlardan,şairlerden yardım istemen.bu sefer k.iskender mi koşmuştu yardımına.şık ol,katiller şık giyinir.yakışıklı bi laf.yakışıklıda,şık bulunması..bazılarının motorları çok güçlü sesler çıkarıyo.ikinci bi duyu organına,kulağa da hitap ederek,yarattığı etkiyi arttırıyo.tabii izleyen için.kullanan için hissetmek en güçlüsüdür.motosiklet kullanmanın verdiği hazzı anlatan en güçlü tabir şuydu galiba.erkekler için diye de ekleyelim:bacaklarının arasındaki müthiş güç..bir ece baba da şöyle mi uyarmıştı seni:artık atından inmeden sevişmeyi öğrenmelisin.artık motosikletinden mi diycez ona,modernde ece baba…