bildirgec.org

vahşet hakkında tüm yazılar

Yeni bir katil doğuyor : ”Saw (Testere)”

gorcun | 27 May 2009 15:19

Saw
Saw

2004 yılında ortaya çıkan bir film, gerilim-korku sinemasına yeni bir soluk getirdi. Asya kökenli Avustralyalı yönetmen James Wan’ ın yönettiği ve yine James Wan-Leigh Whannell ikilisinin senaryosunu yazdığı Saw (Testere) filmi ilk olarak Sundance Film Festivali’ nde gösterime sunuldu.
Aynı sene içinde sinemalara gelen film başından sonuna kadar süren gerilimli atmosferi, merak uyandırıcı gelişmeleri ve süpriz finaliyle gerilim severlerin tatmin olmasını sağlıyordu. Saw (Testere), iki yabancının karanlık, eski, kirli banyo tarzı büyük bir odada uyanmalarıyla başlar.
Hareket etmeye çalıştıklarında farkederlerki ikiside ayak bileklerinden zincirlerle bağlanmışlardır. Ve ortada kanlar içinde kafasından vurulmuş bir elinde tabanca bir elinde kasetçalar olan bir adam vardır. Bu hale nasıl geldiklerini ve kurtulmanın yollarını ararken kaset bulurlar.

Saw
Saw

Ortadaki adamdan kasetçaları alıp kaseti dinlediklerinde onları alıkoyanın kendi kurallarına uymaları halinde kurtulacaklarını söyleyen psikopat bir katilin olduğunu anlarlar.

Kovaları yanınızda getirin! : ”Hostel: Part II (Otel 2)”

gorcun | 26 May 2009 14:42

Hostel : Part II
Hostel : Part II

Eli Roth’un Hostel (Otel) filmindeki dehşetten sonra çektiği ikinci bölüm olan Hostel : Part II (Otel 2) ilk filmden 2 yıl sonra 2007 yılında gösterime girdi. İlk filmde 3 üniversite öğrencisinin Slovakya’ya heyecan, macera ve bolca güzel kızla birlikte olmak amacıyla gittikleri Hostel’de kaçırılıp işkenceyle öldürülmelerini anlatıyordu. Filmde bunu organize eden Elite Hunting’in zenginlere para ödeterek seçtikleri kurbanlara istedikleri şekilde işkence yaparak öldürmelerini sağlayan sapkın bir kulüp olduğunu öğrenmiştik.
Kulübün üyeleri, kulübe girmeyi kabul ettiklerinde özel bir dövme yaptırıyorlar. Ayrıca kurbanların ülkelerine göre fiyat değişebiliyor. Örneğin Ruslar 5000 dolar, Avrupalılar 10000 dolarken, Amerikalı kurban seçildiği takdirde 25000 dolar ödeniyor. İkinci filmde bu sapkın kulübün Slovakya sınırlarını aştığını görüyoruz. Filmin kahramanları üç genç kız olarak karşımıza çıkıyor.

Hostel : Part II
Hostel : Part II

Üç genç kız gittikleri küçük kasabada yapılan festivalde eğlenirken Elite Hunting adamları tarafından kandırılıp kendilerini bekleyen kötü sona doğru çekilirler.

Sıradışı bir proje Grindhouse (2) : ”Grindhouse : Death Proof (Ölüm Geçirmez)”

gorcun | 25 May 2009 12:44

Death Proof
Death Proof

Grindhouse serisinin Planet Terror’ den sonraki bir diğer filmi olan Death Proof (Ölüm Geçirmez)projenin diğer yapımcısı Quentin Tarantino tarafından çekilmiş. Bu filmde Dublor Mike (Kurt Russell) adlı bir psikopat katil kendi özel arabasını monte ettiği mekanizmadan dolayı ‘Ölüm Geçirmez’ olarak adlandırır.

Arabayla ne kadar kaza yaparsa yapsın oturduğu yerden ona hiç bir zarar gelmemektedir. Bu şekilde yollara çıkan Mike gruplar halinde özgürce dolaşan kadınları öldürmektedir. Filmde 2 grup kadınla tanışırız. Bu iki gruptaki kadınların özellikleri devamlı içki içen, uyuşturucu kullanan özgürce yollarda dolaşan ve kendi hallerinde takılıp yaşayan gençler olmalarıdır. Bu iki grubun hikayesi filmi ikiye böler.

Bir bardan diğer bara giden ilk grubu oldukça acı bir son bekler. İkinci grup ise yine yollarda çene çalan kızlardan oluşmaktadır. Ama bu kızlar Mike’ ın amaçlarını gerçekleştirmesi için daha çetin ceviz kızlardır.

Death Proof
Death Proof

Film bir Quentin Tarantino filmi olduğu için bolca geyik muhabbeti ve ilginç diyaloglara sahiptir. Genellikle filmlerinde erkeklerin dünyasını işleyen Tarantino bu kez bol kızdan oluşan filmi kız muhabbetleriyle doldurmuştur.

Vahşet… Utanıyorum!

dbergerac | 05 May 2009 13:46

Mardin’de katliam, 44 insan öldü. İnsanlığa sığmaz bir şey, utanç verici bir olay. Doğadaki hiçbir canlının yapmayacağı bu tür bir eylemi benim ülkemde insan denemeyecek kadar alçak canlılar gerçekleştirebiliyor. Sebebi nedir bilinmez, akla gelenler terör, kan davası, husumet, toprak anlaşmazlığı, namus davası gibi gibi.. Hangisi 44 cana değer.. Bu ne vahşet!…

fotoğraf : Milliyet
fotoğraf : Milliyet

Bugün savaşlarda bile böyle ölümler lanetleniyor. Hangi zihniyet bunu kabul edebilir. Dünyaya rezil olmayı geçtim, artık bu eşkiyaların ülkesi, vatanı da yok. Hatta bu dünyada yeri yok.
Ölenlere rahmet diliyorum, Rabbim bizi bu eşkiyalardan korusun…

Bitmek bilmeyen gerilim : Haute Tension (Yüksek Tansiyon)

gorcun | 27 April 2009 14:26

Haute Tension
Haute Tension

Yükselen Fransız şiddet ve gerilim sinemasının 2000’li yıllardaki ilk örneklerinden olan Haute Tension (Yüksek Gerilim) 2003 yapımı bir filmdir. Genç yönetmen Alexandra Aja‘nın hem yazıp hem yönettiği film ‘slasher’ denilen alt türe girmekle beraber türün oldukça etkili bir örneği olmuştur.
Film kısa ve etkili bir sahneden sonra iki genç kız arkadaş olan Marie (Cécile De France) ve Alex (Maïwenn Le Besco) ders çalışmak için Alex’in ailesininde bulunduğu çiftlik evlerine gidişleriyle başlar. Katilin varlığıyla tanışmamız da geç olmaz. Aynı sırada katilin bir kurbanını öldürüşüne tanık oluruz. Filmi izleyip izleyemeyeceğinize bu sahneden sonra karar verebilirsiniz.
Bu sahne adeta ileride olacakların sinyalini verir gibidir. Issız bir yer olan eve vardıktan sonra aile üyeleri ve kızlar yatmak için odalarına geçerler. Kısa süre sonra kapı çalar ve içeriye gözü dönmüş katil girer.

Haute Tension
Haute Tension

içerdeki herkesi öldürmeye kararlı olan katilin amacı nedir, kimdir gibi soruları sonuna kadar sorduran ve süpriz bir cevap vererek seyirciyi şaşırtan film kimileri için klişe bir son olarakta görülebilir. Ama yinede türün severlerini kesinlikle tatmin edecektir.

Irreversible

emrextreme | 11 February 2009 17:33

Irreversible

Yönetmen: Gaspar Noé
Oyuncular: Monica Bellucci, Vincent Cassel, Albert Dupontel, Jo Prestia

Özet

Film, sevgilisine(Monica Bellucci) tecavüz edilip, komaya sokulan bir adamın intikam arayışını anlatıyor. Filmdeki klişe konuyu bozan şey yönetmenin filmi anlatım şekli. Film geriye doğru ilerliyor.

– Önce Marcus’un(Vincent Cassel) Rectum adındaki bir bardan kelepçelenip polisle çıktığını görüyoruz.

– Daha sonra bu bara Tenya denen adamı aramak için geldiğini görüyoruz. Tenya zannettiği adamla kavga etmeye başlayan Marcus yere düşünce, yanındaki arkadaşı yangın söndürücüyle Marcus’u kurtarıyor.

– Sonradan bu bara gelmesinin nedeninin bir travestinin, Tenya’yı Rectum’da bulabileceklerini söylemesi olduğunu anlıyoruz.

– Tenya’yı aramalarınının nedeninin, Marcus’un kız arkadaşına tecavüz edip komaya soktuğu daha sonra anlaşlıyor.

– Sonra Monica Bellucci’yi yoldan karşıya geçmeye çalışırken görüyoruz. Bir kadın ona altgeçidi kullanmasını söylüyor. Bu altgeçitte Monica Bellucci Tenya ile karşılaşıyor ve tecavüze uğruyor.

– Filmin sonlarına doğru Monica’nın hamile olduğunu öğreniyoruz. Film, Marcus ve Monica’yı bir parkta zaman geçirirken göstererek bitiyor. Büyük yazılarla “zaman herşeyi yokeder” yazısı çıkıyor.

“BABA BARIŞ NE DEMEK ?”

antiemperyal | 07 January 2009 10:30

GAZZE’DE KAN, GAZZE’DE GÖZYAŞI DİNMEK BİLMİYOR. İNSANLIK TARİHİNİN EN KARA SAYFALARI 11 GÜNDÜR GAZZE TOPRAKLARINA ATILAN BOMBALARLA YAZILIYOR…

1,5 MİLYON İNSANIN YAŞADIĞI VE HER DAKİKA HEDEF GÖZETİLMEKSİZİN BOMBALANAN GAZZE’DE NÜFUSUN YARISINI KADIN VE ÇOCUKLARIN OLUŞTURDUĞUNU SÖYLEMEK BİLE VAHŞETİN BOYUTUNU ANLATMAYA YETİYOR…

DÜNYANIN DÖRT BİR YANINDA YAŞITLARI GECELERİ YANIBAŞLARINDA KENDİLERİNE MASAL OKUYAN TATLI BİR SESLE UYKUYA DALARKEN, GAZZE’DE YAŞAYAN ÇOCUKLAR, HER AN MASUM VE KÜÇÜK BEDENLERİNİ HAVAYA UÇURABİLECEK BOMBALARIN SESLERİ İLE ÖLÜMLE YAŞAM ARASINDAKİ İNCE ÇİZGİDE HER GECE YENİ KABUSLAR GÖRMEYE DEVAM EDİYORLAR…