bildirgec.org

sinan aygün hakkında tüm yazılar

Ankara Ticaret Odası (ATO)’nın gazete arşivi çalışması:”Unutulan Manşetler 1919-2007″

biSGen | 01 September 2008 19:17

Ankara Ticaret Odası, 1 Temmuz 2008 sabahı, Ergenekon Soruşturması kapsamında yapılan operasyon ile İstanbul Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz ve Mehmet Ali Pekgüzel’in talimatıyla Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün Terörle Mücadele Şubesi tarafından gözaltına alınan ve 14 Temmuz 2008’de Sinan Aygün‘ün avukatının tutuklama kararına yaptığı itiraz kabul edilip serbest bırakılan Sinan aygün başkanlığında oda çalışanlarından, özellikle Esra Erten, Yakup Asil, Tarık Çoruk’un yoğun çabalarıyla, nette “Unutulan Manşetler 1919-2007” ismiyle, Cumhuriyet tarihinin kilometre taşları denilecek olayları bir araya getirerek bir nevi arşiv oluşturmuşlar.

ŞOK ŞOK ŞOK Gizli Tanıkları Açıklıyorum

64egesel64 | 29 July 2008 21:35

Görüyoruz ki ; İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı ve Sözde Ergenekon soruşturmasını yürüten 3 savcı dizi filmleri hiç kaçırmıyorlar.

Kurtlar Vadisi Pusu yu hepimiz çok iyi biliriz. Son yılların en çok izlenen ve reyting rekorları kıran dizisi. Yaklaşık 1 senedir kurtlar vadisinde derin devlet ve mafya ilişkileri anlatılmaya çalışılıyor. Kendilerine ihtiyarlar adını veren bir grup devletin gerçek sahipleri olarak kendilerini görüyorlar ve Polat Alemdar’ıda kendilerini korumakla görevlendiriyorlar.

Bu arada Büyük İskender’ide unutmayalım. O’da kendini devletin gerçek sahibi olarak görüyor ve devleti ele geçirmek için elinden gelen her şeyi yapıyor. Devlet içinde kaoslar yaratarak devleti ele geçirmeyi planlıyor. Bunun için Danıştay saldırısını azmettiriyor, Dinci örgütlere suikastler yaptırıyor,PKK ile işbirlirliği yapıyor ve uyuşturucu trafiğini yönetmeye kalkıyor. İş adamlarına baskı yaparak onlarıda himayesi altına alıyor.

AKP nin Rövanşı

64egesel64 | 11 July 2008 14:06

Böyle bir tesadüf olurmu demeyin. Burası Türkiye. Oluyor İşte. Tamda Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’nın Anayasa mahkemesine sözlü savunma yapacağı anda ergenekon bombası patlıyor.Ankara’da,İstanbul’da,Trabzon’da , Antalya ‘da eş zamanlı operasyon düzenleniyor. Üstelik operasyon tarihi aslında 29 haziran. Yani özellikle iki gün bekleniyor.7 si emekli asker olmak üzere , gazeteciler , bilim adamları ve ATO başkanı ve iş adamları aynı anda gözaltına alınıyor. ATO Başkanı Sn. Sinan Aygün neden gözaltına alındıklarını açıkça ifade ediyor.

Suçumuz Atatürk’ü sevmek ,Laik Türkiye Cumhuriyeti’ni sevmek

diyor.Akp açıkça kapatma davasının rövanşını bu şekilde almak istiyor. Üstelik ortada henüz iddaaname yokken. Sanki o insanları ifade için merkeze davet etseler gelmeyecekler. Hepsinin yeri yurdu belli insanlar ve hepside alanlarında önemli insanlar.Ama amaç ifade almak değil. Bir kaos ortamı yaratmak ve kapatma davasını gündemden düşürmek. Ayrıca bu kaosu kullanarak istedikleri rejimi yavaş yavaş sisteme sokmak.Buradan Padişah 1. RTE ye sesleniyorum. Sayın padişah bende Atatürkçüyüm , bende Cumhuriyetciyim , Bende Laik Türkiye Cumhuriyetinin Yılmaz Savunucularındanım. Ben Sizin Şeriat özlemleriniz için tehlikeyim. Ben Mustafa Kemalin Askeriyim. Benide Alın İçeri … Dışarda Kalırsam Ben Sizi Alacam O Koltuktan Çünkü……

869

crato | 01 February 2006 17:53

Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, ithal ürünler yerine Barkodu ‘869‘ ile başlayan yerli malı ürünleri satın alma çağrısı yaptı.Aygün, tüketim malı ithalatına giden her 6 bin 500
doların Türkiye’de bir kişiyi işsiz bıraktığını belirterek, ‘869’u al, çocuğun işsiz kalmasın’ dedi. Aygün, yaptığı yazılı açıklamada, yabancı markalı Ürünlerin market raflarını istila ettiğini ve ithal ürün tüketimi Nedeniyle Türkiye ekonomisinin çıkmaza girdiğini kaydetti.Aygün, bir ürünün Barkoduna bakarak hangi ülkeye ait olduğunun anlaşılabileceğini anımsatarak, Türkiye ekonomisinin kurtuluşunun 869 rakamında gizli olduğunu savundu. Aygün, şöyle konuştu: ‘Türkiye ekonomisi bugün güçlü ekonomiler karşısında bağımsızlık savaşı veriyor. Bu savaşta parolamız 869’dur. Yani Türk’ün şifresi 869’dur.Savaşı kazanmak ve başı dik gezmek istiyorsak ülkemizin ürünlerine sahip çıkalım. İthal ürünlere verdiğimiz her kuruş, ekonomimizi çıkmaz sokağa götürüyor, yerli sanayinin bacası tütmez oluyor. Gençlerimize istihdam yaratılamıyor. Yerlisi varken yabancı mal almak,
kıt kaynaklarımızın dışarıya gitmesi ve yatırımların Azalan yatırım, çoğalan işsizliktir.’

[kaynak]