“Arkamdan bakıyorsun biliyorum, gözlerinin değdiği içim… Acıyor!”
… Hani o gidişlerin var ya…
Sessizce…
Suskun…
… Kırılan olduğum halde… Kendisiymiş gibi… Hani o arkasına dahi bakmadan gidişler…
Hani senin “o an” “oracıkta” “ancak” arkasından baka kaldığın… Anın durması için yalvardığın, tutup ucundan geri çevirmeye çalıştığı an var ya, hani yapabilsen o merdiveni, hani yapabilsen o kapıyı, hani yapabilsen o sokağı tutup ucundan geri çevirmeye canını bile verebileceğin o an…
İşte o… En acıtanı o…