bildirgec.org

seratonin hakkında tüm yazılar

yemeğin mutlulukla bir ilgisi olmalı

nazokiraze | 11 August 2009 15:40

Türkler eskiden günde iki öğün beslenirlermiş, kuşluk ve ikindi için sadece tandırda yapılan yufkanın arasına sarılmış lor peyniri (dürüm) yenilmek suretiyle öğün tamamlanırmış . Sonrasında hayata giren kahve denen içecek içmek için öncesine birşeyler atıştırılması ihtiyacı doğmuş ve kahvaltıdilimize böylece yerleşmiş.

Kahvaltı etmek gerçekten ruh halini çok etkiliyor, belki en çok kahvaltı sofrasına özen gösteriliyordur. Misafir gelince özenle hazırlanan simitli, çeşit çeşit reçelli, sucuklu,yumurtalı , kekik serpilmiş zeytinli kahvaltının sadece karın doyurmak için oldugunu nasıl iddia edebiliriz ki?

seretonin seviyesinin düşmesiyle başgösteren okb

cebrailiye | 15 June 2005 18:01

okb:obsesif kompulsif bozukluk (saplantı-zorlantı bozukluğu)
okb’nin bilinen tek nedeni yoktur.çeşitli etkenlerden söz etmek mümkün.beyinde kimyasal haberci görevi üstlenen serotonin seviyesinde düşmenin bu hastalığa neden olduğu söylenmektedir.günlük hayatta batıl inancı olan,en ufak şeylerden kaygı duyan veya şüphelenen insanlar çoktur.
hastaların hastalıkları konusunda kendilerini eğitmeleri çok önemlidir.haftada en az 1 kere doktor kontrolü gerekmektedir.seçici serotonin geri alım inhibitörleri kullanmak,bilişsel davranışçı tedavi uygulamak şarttır.
fobi ise gerçekte korku yaratmayacak bir objeye,aktivite veya duruma karşı aşırı korku duyma ve kaçınma davranışında bulunmaya denir.fobik kişiler belli bir durum,nesne veya aktivite ile karşılaştığında aşırı anksiyete duyar.kişiler korkularının saçma olduğunun farkındadır ancak korkularını mantıksal düşünerek engelleyemezler.Watson’un öğrenme teorisinde fobilerin şartlandırılmış refleks davranışlar sonucu oluştuğu ileri sürülür.Freud’a göre fobiler bilinç dışı çatışmalarla ilgilidir ve ödipal kompleks ile ilişkisi vardır.bastırılmış,bilinç dışına itilmiş bazı korkular yer değiştirerek normalde kaygı yaratmayacak bir nesne veya duruma yöneltilir ve bu şekilde fobiler gelişir.sosyal fobinin panik bozukluktan tek farkı,belirtilerin belli durumlarda ortaya çıkmasıdır.sosyal anksiyete duyan kişiler başka insanların kendilerini yargıladığı ve negatif değerlendirdiği düşüncesi ile yetersizlik ,aşağılanmışlık hisseder ve hayal kırıklığına uğrarlar.