bildirgec.org

şehir hakkında tüm yazılar

Yeminli Küfürbaz

buddhala | 12 September 2007 11:25

Hayalini kurduğu imkansız geleceğin görkemli girişimlerini, mütevazı başarılara tercih edecek kadar… ayağına konan sinekleri pusuya yatıp bekleyecek kadar… sevdiği sırları, söylemeye değer arkadaşı olmayacak kadar… boşalan sokaklara bakıp acı tatlı sigara içecek kadar…

Gün boyu açıklama yapan siyasetçilere, halkın anlayacağı dilden küfürlü metin hazırlamakla yükümlüydü. İşinden aldığı dolgun ücreti, ayda bir değiştirdiği araba ve kadınlara harcıyordu. Evi yoktu, değişen gündeme göre ayda bir yenilenen arabasıyla sürekli şehir değiştirip siyasetçilerin imdadına yetişiyordu ve o şehirdeki bir otelde şehrin simgesi bir kadınla birlikte oluyordu. Düzenli yaptığı tek şey sabahları içtiği orta şekerli Türk kahvesiydi.

insanin oksitlenmesi

| 03 September 2007 09:45

...........
………..

Dünyanın moda merkezlerinin birindeyim. Öğlen yemek yediğimiz restoranın bahçesinde kahve içerken etrafıma bakınca insanların vücutlarını nasıl birbirinden daha gösterişli yapmak için giriştikleri pahalı yarışı seyrediyorum. Süper bir espresso eşliğinde gözlerim nereye bakacağını şaşırmış durumda.. Çok güzel kızlar, çok güzel erkekler.. Herşey aşırı mükemmel… Elimde fotoğraf makinam, bacaklarımı nehrin kenarına uzatıp kendi kendime diyorum ki; “ne işin var senin bu cikimiki mekanda? al makinanı şehrin içine gir“.. Arkadaşlarıma onlarla moda gösterisine gelmek istemediğimi söyleyip akşamüstü buluşmak üzere yanlarından ayrılıyorum.. Hep çok sevmişimdir yabancı şehirlerde keşifler yapıp fotoğraf çekmeyi.. Hatta kaybolmayı sokaklarda ve sormayı… Böyle yapınca asla unutmuyorum, hangi şehri gezdiğimi.. Bugüne kadar çok kaybolduğumu da itiraf etmeliyim. Ama hep bir şekilde yön buldum ve o kaybolmalar beni girilmez yerlere götürdü, güzel estantaneler yakaladım… Saatlerce gezdim…. Hüzünlerimi serpiştirdim… Hayallerimi bıraktım sokaklara…

Aklıma çocukluğumdan beri oynadığım bir oyun geldi… Çocukken kumsalda yürüyüşe çıkınca kumsala derdim ki; „bana bir deniz kabuğu hediye eder misin?.. şimdi yürüyorum…lütfen önüme çık, lütfen önüme çık“… Bulurdum da… Bazıları halen evimizin bahçesindedir… Onlarca, belki yüzlerce kez oynayıp bulduğum kabuklarım vardır… Şimdi aynı oyunu bu dev şehirde oynamak istiyorum….

ilk kim yaptı, google earth mü?

logos | 30 August 2007 20:25

Daha önce iki arkadaşında burada bildirdiği gibi ( 1 ,2 ), istanbul belediyesi sehir rehberini sorgulamalı olarak inceleyebileceğimiz web sayfasını açmış. İstanbul’un tamamının uydu fotoğraflarının yer aldığı sayfada bir de süpriz var 1946 yılının havafoto’ları bir tık uzakta. Buralar gerçekten bostanmış öylemi dedirten fotoğraflarla 1946 ve bugünü (2005) bize sunuyor.