bildirgec.org

şebnem hakkında tüm yazılar

…..

sonbahar kizili | 23 November 2009 09:31

Bir şebnem düşer gül yaprağına
Boynunu büker çiğdem
Bir sızı gelir saplanır akşamın sırtına
Ayrılık dediğin anda
Mercan kırmızı bir ateş topu
Birikir yüzümün çizgisinde
Soldukça solar bakışım
Tazelendikçe tazelenir yokluğun
Her şiirde o kanlı çatışma
Her şarkıda o hain pusu
Ve her sokak başında keser önümü
Yokluğunun kâbusu

Kızıma Mektup 1

huaryu | 07 December 2007 17:53

Pis kaltak!Senin ahlak anlayışın bu mu? Gidiyorsun kendi bedenini ona buna peşkeş çekiyorsun. Sen dinsiz değil; terbiyesizsin. Bu yaptıklarını ateist bile yapmaz. Son mektubunda “özgür olmak ve dünyanı dilediğince yaşamak istiyorum” demiştin. Bu senin yaşadığın rezil hayat özgürlükle tarif edilemez. Sen bedeninin, heva ve heveslerinin şimdilik kölesisin. Yakında kurbanı da olacaksın.Son mektubumda sormuştum, lakin cevap vermedin. Söyle uyuşturucu kullanıyor musun? Lütfen. Ben senin babanım. Bunu bilmeye hakkım var. Eğer kullanmıyorsan da en azından buna bari başlama. Zaten yaşlı ruhum, her gün senin bu hallerinle bin kez ölüyor. Bari gencecik ölü bedenini bana gösterip de bedenimi ilk ve son kez ölüme gark etme. Lütfen kızım ruhunu bu kadar zehirlediğin yeter. Bari vücüdunu zehre teslim etme.Ah kızım! Sen küçükken, bir keresinde pikniğe gitmiştik. O üyük meşe ağacının dibine sermiştik naylon kilimimizi. Sonra halattan salıncak yapmıştık sana. Gamzelerin kulaklarına varmıştı. Nasıl da gülüyor ve eğleniyordun. Hep böyle geçecek sanmıştım. Neden böyle oldu güzel kızım? Neden böyle oldu.Sana mektubumun başında yazdığım şeylerden ötürü özür dilerim. Üstünü çizip çıkarmak istemedim. Gör istedim sarsak ruhumun aksak hallerini. Çok kötüyüm kızım. Hala bir parçamsın. Silip atamadığım. Silemiyeceğim seni. Bunu isteme benden.
03.12.1997 12:50 karşıyaka.
Baban utku

Fevkalâde’nin hastasıyım

kopanisti | 21 October 2007 16:19

Şebnem… Önümde ağır bir kapı ardında okyanus var. Ben zaten suda doğmuşum kapıyı açmam gerek. Kir göstermeyen renkleriniz sizin olsun korkmaktansa, bulanıklığın tam içinde bir başımayım. Asıl içimde, içinde yüzdüğüm bir deniz var. . . .
Sen hiç hiç oldun mu, birden duruldun mu, bulanıkmış berrakmış her suyu içtin mi, altında ağ olmadan yerden yükseldin mi, tam zevkine varmışken birden yere düştün mü sen. Nasıl olsa alıştım ben bu sert rüzgarlara, bu sert iklimli ıssız hayata, delgeç gibi deleceksin sen de ruhumu, biliyorum durma gel, bir de sen vur. Ay ışığına vuruldum ben. Çok uzaklarda olsa da sonumuzu bile bile sevmişim ben. artık gece hiç olmasa da…
Merak etmeden duramıyorum, geceleri nasıl uyuyorsun? Beni boşver kendine cevap ver lütfen bu kez dürüst olur musun? Arkadaşım, aşkım her şeyimdin sen. Çok zaman geçti gitti ikimizden, özür dilerim seni üzdüysem. sadece dinle hiçbir şey düşünmeden. Şimdi bunlar geldi içimden. Soyunup korkusuzca çırılçıplak kalmışım, aşk filmlerinde olur ya, işte öyle sevmişim sonunda, bedenim sağlam bulunmuş, yüreğim paramparça. Ne ahlak ne de sevgi gökten dünyaya indi, insanlık istedi keşfetti hepsini. Dün doğmuş bir bebeğe bile girebilen mikrop misali, içimizde hem kötü var hem iyi. Her yerimden çektiler beni, beklettiler. Dinlendim, su içtim aktı dudaklarımdan. Her gün güneş doğar yeter ki açık olsun perdeler. Masal mısın dünya, barışır mısın benimle.
Gerçek misin, yalan mısın dünya, bazen içime bıçak gibi saplanıp yara olduysan da günler boyunca kanayıp acıttıysan da… Bugün resmine dokundum ben öptüm yine, yine zaman ağır ol, henüz erken demek için güle güle. Sesini özledim özledim çok. Haberim yok durmuş dünya niye, seninle birlikte kaybolanları arıyorum başka şeylerde. Gücün var mı sevgilim derin sularda inci tanesi armaya, cesaretin aldıysa hala benle aşktan konuşmaya, söyle canım sevgilim. Hangi büyük aşk hangi büyük kin yok olmaz zamanla. Hangi yanardağ hangi fırtına durulmaz dünyada. Herşeyi görüp bilenler anlatın neden dönmezler gidenle. Vazgeçtim düyadan, beni sevmezsen yağmurları sev, bulutlar ağlasın sen gül güneş doğsun yeniden. Gidiyorum gözüm yaşlı hatıran har yüreğime, sen sev yağmurlar, yağmurlar yağsın üzerime. Karlı dağlarlar ardında biri yaşarmış. Bulut olur yağmur olur bize bakarmış. Hem yakın hem uzakmış, yanakları al almış. Deli kızım uyan, söylenenler yalan. Hayalim var, ümidim çok, sebebim var, dönüşüm yok. Yeniden doğup gelsem cocuk kalır büyümezdim. Açılan penceremden yine seni severdim. Artık eminim her şey içimde filizlenip istersem büyüyor bakmazsam çürüyor, Aşil topuğum aşktı, aşka yüreklerde mutlu olmadım, yaşayamadım. Yarınlar kadar yakın içimde fırtına, bu dalgasız deniz durgun aldatır inanma. Yaslanıp gururumun kambur sırtına, kendime rağmen durmam basar giderim. Seni ararken kendimi kaybetmekten yoruldum, bulduğumu zannettiğimde kendimden ayrı düştüm.Bu garip bir veda olacak
Çünkü aslında hep içimdesin. Nerde sözler of nerde yüreğim. Ben de sevdim of sevmedi bilenim, ver elini sonsuza al beni dünyadan of kalmadı sevenim. Denize açıldım sevmeye, sevilmeye, anladım sevmek gibisi yok.Yağmura soyundum yavaş yavaş yağar diye, damlalarda yüzmek gibisi yok. Yokluğun varlığın bir, dünüm yok, yarınım sır.. Ferah… ŞbnmFrh