let’s get it out of the way and…

demişti. ve delicesine birbirlerine sarılıp dudakları ürperten serin sularda kaybolup dilleri olası tüm keşiflerde bedenleri yek hazzın doruğunda cennet bahçesinden firar günahların doruğunda havalarının bahşettiği onulmaz insanlıklarının derin bedellerinde ıpıslak tek vücutta tarifsiz doyumun doyumsuzluğunu yaşamadılar.

“let’s get it out of the way and be done with the rest”
demişti o biri. noktanın sessizliğinde nefes almayı bilerek. sadece sarılıp koynuna bir birinin gecede.sonunda susarak uykuyu dinlediler.