bildirgec.org

salinger hakkında tüm yazılar

J. D. Salinger’in hayatı belgesel oluyor

queennothing | 10 August 2010 17:37

1919 senesinde Manhattan, Amerika’da dünyaya gelen Jerome David Salinger, 1951 senesinde yazmış olduğu “Çavdar Tarlasında Çocuklar” ile bugün hala ‘En Çok Satanlar’ listesinde yer almaktadır. “9 Hikaye” ve “Franny and Zooey” ile de edebiyat dünyasına kendini kanıtlamış olan Salinger, 27 Ocak 2010 tarihinde hayatını kaybetmişti. Günlerce dünya basınından düşmeyen bu acı haberde, Salinger’in senelerdir gözden ırak yaşaması, fazla fotoğrafının olmaması ve röportaj vermemesinin de etkisi var elbet ve 91 yaşındaki edebiyatçının yaşadığı ‘kendi dünyası’ da, gerek edebiyat severler, gerekse meraklı bir kesimin ilgi odağı oldu ve ne tesadüftür ki, 38 yaşındaki yönetmen Shane Salerno, 6 senedir uğraştığı Salinger belgeselini tamamladı. “Salinger” adını taşıyan belgesel film, ülkemizde vizyona girer mi bilinmez ama velakin kendine ait bir hayat yaşamaya çalışan Salinger hakkında sorulan yüzlerce soruya cevap olacağı kesin.

çavdar tarlasında çocuklar

cemazulevvel | 21 March 2008 09:34

Çavdar Tarlasında Çocuklar (The Catcher in the Rye) J. D. Salinger`in tek romanı… Eşsiz benzersiz bir eser… Okuyanlar hak verecektir, yazarın derin bilgisinden değil, kaleminin kuvvetinden ya da diğer meslektaşlarından daha kültürlü olmasından dolayı hiç değil, samimiyetinden, doğallığından dolayı bu ünvan verilmiştir kendisine. Tıpkı kitabında anlattığı 16 yaşındaki Holden Caulfield gibi çocuksu olduğundan dolayı… .D. Salinger’in bu güne kadar basına sızmış birkaç tane fotoğrafı var sadece. 21. yüzyılda meşhur bir yazar ve sadece birkaç fotoğraf… İşte onun farklılığını ortaya koyan bir özelliği daha… Aşağıdaki resim bir arabanın içerisinden gizlice fotoğrafını çekmeye çalışan bir gazeteciyi fark ettiğindeki davranışı… Kim ne derse desin ‘çocuksuluk’ budur işte. Şöhretin zirvesindeyken kimseyle görüşmeme, fotoğraf çektirmeme gibi inatçı hareketler olsa olsa bir çocuğa yakışır zaten.

Doğum Sendromlu Çocuklar.

| 26 April 2007 13:32

KISM-I EVVEL

MUKADDİME

Şimdi ilk okuyunca abi yanlış mı yazmış, acaba dawn sendromu olmasın bir bakalım demiş olabilirsiniz. Neyse bu yazıyı bayağıdır yazmayı düşünüyordum lakin başlığını glass sendromu koyacaktım. Sonra glass sendromunun çok çiy duracağını düşündüm.Ama bu başlıkta çok iddialı sanki tıbbi bilgiler verecek gibi duran bir başlık.Neyse lafı uzattım ama belkide uzadıkça bir lastik gibi bir şeyler yapışır üzerine; hani uzayan şeylerin hacmi artar ya(kimbilir aklınıza ne getirdiniz). Size tavsiye eğer size uzayan bir şeyden bahsediyorsam ve bu lastik gibiyse kesinlikle sakızdır.Şimdiden bazılarınız sıkılıp bırakmak isteyecektir yazıyı lakin zaten herkesin okumaması için böyle bir giriş yaptım. Bu noktada siz yazıyı buraya kadar okumuş iseniz bu noktadan sonrada okursunuz. Pek tabi acil bir işiniz çıkmazsa. Sanırım şu fight club ın yazarının bir kitabıydı işte adam anlatıyor okumayın bu yazıyı eğer şöyleyseniz böyleyseniz; e mubareğin adamı bunu reklam için yaptığın belli bizim gençler bayılır atlamaya böyle şeylere neyse şimdi o yazarı seven arkadaşlar bana kızacaktır ama ninni söyleyerek, tıkanarak, peygamberler göstererek olmuyor bu işler.