bildirgec.org

opus hakkında tüm yazılar

Yanağını Uzatanın, Dudağına Kondururum!!!…

BAYEMRE | 07 August 2008 09:45

Yanak yanağa öpüşme rezaletim. Arkadaşlarla başka bir arkadaşın evine gittik ben ilk kez gidiyordum o nedenle eve gittiğimde tanıştırıldım çok samimi ve içten bir insandı ve tokalaşmanın ardından yanak yanağa öpüşmek için bana doğru yöneldi. Ben yapı olarak soğuk muyumdur neyim bilmiyorum ama erkek arkadaşlarımla yanak yanağa hiç öpüşmemiştim. Yeni arkadaşın bu hareketi ile bir an irkildim onu bozmakta istemediğimden eh kendi gelen zemzem suyu misali öpeyim bari dedim ama yönleri tutturamadığımdan (acemiyim ya) dudak teması yaşadık.
Olay bir kazaydı ama şahit çoktu. Gülüşmeler falan derken:
“Abi ben öptüm mü adam gibi öperim, yok istemem der gibi başımı sağa sola çevirmem. Bir öptüğümü de ikinci kez öpmem ”
Diyerek bombayı patlattım.Sevmiyorum şu tokalaşma ve öpüşme işlerini ben sadece sevgilimi öpmek, koklamak istiyorum ama yok illa kendilerini bana öptürecekler.
Neden hep beni bulur böyle arıza durumlar?

En Favori 5 Dosya Yöneticisi

kapuska | 25 July 2008 09:05

Bilgisayarınızda iş yaparken klasörlerle ve dosyalarla çok uğraşıyorsanız, işletim sisteminizin varsayılan dosya yönetim uygulamalarının zaman zaman size yetmediğini bilirsiniz. Lifehacker, bu sorununuza çare olabilecek en favori 5 dosya yönetim yazılımını aşağıda listelemiş, bize de yorum yazmak kalmış:

1. Xplorer2 (Freeware/Shareware):

Xplorer2 dizin ağacı ile beraber 3 gözlü arayüzünde sekmeli gezmeyi, yer imlerini, FTP erişimini, ileri dosya filtrelemesini ve kapsamlı kısayol tuş kullanımını tek çatı altında toplamış bir dosya yöneticisi. 30$ karşılığında pro versiyonuna geçebileceğiniz gibi standart özellikleriyle freeware olarakta kullanabilirsiniz. Xplorer2’nin hatta Lite adında freeware bir de portatif versiyonu bulunmakta. Daha detaylı bilgiyi ve Xplorer’ı Windows Explorer’la nasıl değiştirebileceğinizi burada bulabilirsiniz.

öz (notebook sonat op.2)

| 17 April 2007 09:54

uykusuz kalmak, bilerek ve isteyerek. elekrolit dengesi, gözde kasılmalar, yarı halüsüle hal. karşımda sandalye, sarı saçlı, kırıtkan, biraz önce bana göz kırptı. tv’de buffy var. hani anti-vampir hatun. odunla ruh kovayan kız. bu kaçıncı sigara, bilmiyorum. sabaha kanserim, o kesin! tablada önemsiz yangınlar, küller. küller beni yutmak üzere. yanımda bir tepsi. üstünde reklamlar, nutella, cafi meyt süt tozu. süt yok. dolap çalışmıyor. çalışınca kriz geçiriyor, sonra geçirtiyor. özellikle durduğunda. depremle arasındaki tek fark dolap olması. geceleri fişini çekiyorum. rahat dursun diye. ama gene de titriyorum. nefesimi tutuyorum bilinçsiz. takılıyor sanki. bir an farkına varıyorum, beynim bana ‘oksijen lazım’ diye bağırdığında. beynim zavallı. ruhum ve bedenim; farklı fabrikalarda üretilmiş, soketler uymuyor. ruhum yaşamak istiyor, titreyerek, inleye inleye, vücudum yakuza, gözleri karşıda, bakışları donuk, dingin zazen duruşuyla ölüp gitmek istiyor. sanki böyle oluyor. ama dünyada sponge bob varken buradan gidilmez. yazıktır.