bildirgec.org

korumasız hakkında tüm yazılar

amazon ile warner bros music ortaklığı

apeiron13 | 31 December 2007 10:21

Kopya korumalı müzikler çoğu zaman başımızı ağrıtır.Kullanıcılar ve dinleyiciler de bu durumdan rahatsızdır.ah keşke kopya korumasız olsa parçalar deriz bazen.

Burada yazdığına göre warner bros music,popüler alışveriş sitesi amazon.com aracılığı ile kopya korumasız mp3 satışı yapacak.

warner bros music
warner bros music

Warner Bros şu anda R.E.M,green day gibi gruplarla anlaşmalı durumda.
Hizmet ilk olarak Abd’de başlayacak.Kimbilir belki bir gün Türkiye’ye de bu hizmet gelir.Bizim kullanıcıların limewire’dan vazgeçeceklerini sanmıyorum ama neyse…

A B C CIZZIG

haberhaberhaber | 18 June 2007 10:27

Nedir bu A B C Cızzıg ? Bu gün iş çıkışı şehrin en işlek çarsısından geçerken yine bir A B C Cızzg gördüm. Karşısında birileri varmışçasına bağırıyor, ağza alınmayacak küfürler ediyordu.
• Ben tükkana bi milyar verdim aldım, sen ne yaptın ulannn bi milyarlık tükkanı yediyüz elli bine indirdin.Adamın yanındaki kadınlara ne oluyor, deli mi ne siz emi söylüyor edasıyla bir bakış fırlattım. Biz bu adamı tanımıyoruz yoldan geçen bir deli galiba bakışı cevabını alınca üzülüp yıllarca geriye gittim. Annem her köyün bir delisi olur demişti. Ben kazada büyüdüm(15 yaşıma kadar)demek ki bizim kazada yirmiye yakın A B C Cızzıg olmalıydı. Mahallemizde yoktu ama bir üst ve alt mahallelerde iki tane vardı. Bayan olan 25 yaşlarında ayaklarını yere sürümekten terliğinin bir kısmı kopmuş(yoksa terliği kopuk olduğu için mi ayağını sürüyordu?)gülerek gezer ve ilkokul çocuklarına takılır onlarda kız hatçe dersimiz ne diye sorarlardı.Hatçe de adam yerine konup soru sorulmasının mutluluğu ile A B C Cızzıg derdi. Hatçe onbeş günde bir kaybolur, akrabaları yollara düşerdi. Hatçeyi birileri götürürdü addalara. Götürülürken kamyonun veya arabanın camından addaya gidiyom diye el sallamazsa veya bir mahalleli görmezse hatçeyi addaya götürürlerdi. Mahalleli gördüğünde kamyonun arkasına arabayla takılırlar adamları taşla sopayla döverler, hatçeyi evine teslim ederlerdi.Aşağı mahalledeki A B C cızzığın adı akdenizdi. Gerçekten ismi bu muydu yoksa oda takılmış bir isimiydi bilemiyorum. Yüzü saç ve sakallarından görünmez, elinde uzun bir sopa, yaz kış aynı yırtık pantolon ve ayakkabı. Hep düşünürdü, bazen sesli, çoğunlukla da sessiz. Elindeki sopadan korktuğumuz için yanına yaklaşamazdık ve sesli düşüncelerini duyamazdık. Yıllar önce Almanya da ünlü bir iş adamıymış. Kendisi gibi yüksek tahsilli ve zengin bir alman kızıyla evlenmiş.İki tane çocuğu olmuş bir kız bir erkek. Onlarda annesi gibi sarışın mavi gözlü harika çocuklarmış. Hikâyenin bu kısmına kadar tamam tüm mahalleli bunu biliyor, ama ya sonra. Akdeniz tek başına çıkagelmiş perişan bir vaziyette. Tek söylediği söz sınır dışı ettiler, ailemi göndermediler, gidip onları alacağım. Orada ne gibi bir olaya karışıp sınır dışı edildiği hep sır olarak kalmıştı. Sır olarak kalmasının nedeni de gidip onları alacağım kelimesinden başka hiçbir Kelime konuşmamasıydı. Yıllar geçti bizim Akdeniz yaşlandı ama ağzında hep aynı cümle, gidip onları alacağım.
Bu bahsedilen kişiler ayrı ailelerde ayrı mahallede yaşayanlardı. Birde başka mahallede ana kız vardı. ikiside aynı şekilde hastaydı. Aşırı şekilde pis ve kirli gezerlerdi. Ben bunların isimlerine anne A B C Cızzıg ve yavrusu A B C Cızzıg desem de annenin adı zabber di kızına da zabberin yavrusu
(16 yaşında)derlerdi. Zabberin yavrusunu da bazı amcalar addaya götürmeye çalışırlardı ama zabber sırtında kirli yırtık pardesü elinde sopasıyla yavru zebberin peşinde gezer onu korurdu.Bir gün mahalleye anne zabberin ölüm haberi geldi. Öldürülmüş ve çöplüğe atılmıştı. On beş yasındaki yavru zabber korumasız kaldı. Daha sonra duyduğunuza göre yavru zabberi de amcalar sık sık addalara götürüyormuş. Ama akdenizi hiçbir teyze addaya götürmüyordu.