bildirgec.org

kapital hakkında tüm yazılar

Kapitalizm ve Kapital Terimleri

reddear | 13 October 2010 10:09

Kapitalizm sözcüğü de kapitalizm sözcüğünün kökü kapital sözcüğü de Türkçe sözcükler değildir. Kapital, Türkçe sözlükte sermaye, anamal veya başmal olarak ifade edilmektedir. Sermaye sözcüğü de Türkçe olmamakla beraber dilimize yerleşmiştir ve iktisat kitaplarında yoğun bir biçimde kullanılmaktadır. Türk diline uygun olan anamal, başmal sözcükleriyse sık kullanılmamaktadır. Çözümlemeye Türkçe sözcüklerden başlayayım. Türk diline uygun olan anamal sözcüğü malların anası çağrışımını yapmakta, malların doğduğu kaynak veya temel mal olarak algılanabilmektedir. Yani bir maldan ya da mal kümesinden farklı olarak ayrı bir temel mal var şeklinde düşünebiliriz. İşte o temel mal dediğimiz anamal olmadan mal kümesi, seri mal üretimi olmuyor. Bu durumda anamalı mal üretmenin, mal yapmanın kaynağı olarak düşünebiliriz. Anamal, malların ilk çıktığı maldır. Keza başmal sözcüğü de malların başı çağrışımını yapmaktadır ve anamal gibi malların ilk oluştuğu temel mal şeklinde düşünebiliriz. Böylece mal üretmenin temelinde yer alan maldır şeklinde algılayabiliriz. Anamalın yani sermayenin önemi nedir? sorusunu yanıtlayayım. Anamal olmadan günümüzün mal zenginliği olmazdı. Nüfusu aşan mallar üretilmezdi. Dış piyasa için üretim söz konusu olmazdı. İnsanlar daha az mal birikimine ve daha az çeşit mala sahip olurdu. Anamal veya başmal, mal üretmek için gerekli olan temel unsurdur. Fabrikanız yoksa fabrikanız olup makineniz yoksa mal üretemezsiniz. Daha fazla mal üretememek gelir ve üretim yönünden azalmalara yol açacaktır. Maddi mal birikiminin az olduğuna ve azalacağına dair işarettir. Yani varsıllaşma süreciniz eksilir yani varsıllaşamazsınız. Varsıllaşmak kapitalizmde daha fazla mal biriktirmektir. Varsıllaşan sınıf burjuva sınıfıysa daha fazla anamal varlığına sahip olmak ister ve isteyecektir. Anamalla ürettiği malların satılmasıyla gelir elde eder. Yaygın bir terimle kar gelirini elde eder. Varsıllaşma emekçi açısından daha fazla tüketim malı kullanma şeklinde tezahür eder. Emekçi anamal biriktirecek konumda değildir. İstisna örnekler verilse de hayatına sadece emeğiyle başlayacak olan genelde emeğiyle devam eder. Demek ki varsıllaşmak için anamal(sermaye-kapital) anamaldan da mal üretilecek. Her türlü üretim aracı olmalı ki mal üretebilesiniz. Kapital sözcüğünü ya da yaygın kullanımla sermaye terimini mal ve hizmet üretiminde kullanılan araç, gereç, makine, alet, fabrika ve benzeri her türlü fiziksel özelliği olan ara mal olarak anlamak ve mal üretiminde kullanılan her türlü fiziki varlık şeklinde algılamak doğru olacaktır.

YÜKSEL ARSLAN SERGİSİNE GİTMEYEN KALMASIN

admin | 12 February 2010 15:16

Yüksel Arslan
Yüksel Arslan

Yüksel Arslan retrospektifi Santal İstanbul Ana galeri binasında 21.03.2010 tarihine kedar devam edecek. Sergiye giderken karnınızı doyurun, kağıt ve kalem alın bol bol not almak için, bolca vakit ayırın, su için. Çünkü bu sergiyi gezmek hem çok zaman isitiyor hem de fazlasıyla enerji.
Yüksel Arslan bazı arkadaşlarının dediği gibi kelimelere sığmayacak kadar dolu yaşamış. Ressam olmanın ötesinde neredeyse bir bilgeye dönüşmüş resim alanında. Resim malzemeleri olarak idrar, kan gibi organik maddelerden oluşan yeni bir malzeme elde etmiş. Ve isimlerine “arture” demiş. Son derece etkileyici ve normal resim malzelerine göre daha güzel bir ifadesi var arture’nin.

Santral İstanbul
Santral İstanbul

Yüksel Arslan Fransa’da yaşıyor. Dönemlere ayırdığı resim hayatında okuduğu ve daha fazla bilgi sahibi olmak için harcadığı çabanın haddi hesabı yok. Bir resmi ortaya koymak için sayfalarca notlar almış. Bir çok kitabı ve alanı araştırarak okumalar yapmış. Ve sonucunda başarılı eskiz çalışmaları onu çok başarılı bulduğumuz tablolarına götürmüş.
Özellikle Marx okumalarından sonra ortaya koyduğu kapitalizm ve sömürü meselesi üzerine yaptığı resimler çok etkileyici.

teb’den akıl fikir yarışması, fikriniz çöpe gitmesin!

Yuzeysel Fikirler | 25 November 2009 15:31

bu yıl üçüncüsü düzenlenecek “akıl fikir yarışması” “fikriniz çöpe gitmesin” sloganı ile teb saklı cevherleri ve potansiyel iş fikirlerini arıyor. yarışmayla fikirler hayata geçirilebiliyor, öğrenciyseniz burs ve kariyer imkanları sunulabiliyor, para ödülü veya paris seyahati gibi cazip seçenekler de bulunuyor.

daha fazlası : icatcikar.com

marksist manga

szoszy | 18 October 2009 12:06

http://www.idefix.com/kitap/kapital-manga-cilt-1-karl-marx/tanim.asp?sid=N3D2UVQ8BM5MS7BZTPTE

laz kapital..

kle | 23 June 2006 09:11

laz kapital'in kapak tasarımı
laz kapital’in kapak tasarımı

Mizah yazarı, senarist Yılmaz Okumuş’un Laz Kapital kitabı Epsilon Yayınevi’nden çıktı. Anafikrini; ‘Karl Marks Trabzon’da doğsaydı’dan alan Laz Kapital, marksizmi Laz mantığıyla yeniden yorumluyor. Kitapta Laz Marks’ın yazılarının yanısıra, Feridun Engels, Mustafa Kamil Zorti, Tonyalı hoca ile asistanı Süleyman, Dersimli Marks, Hakan Şükür, Mustafa Topaloğlu ve Süleyman Demirel gibi otoritelerin Laz Kapital hakkında düşünceleri yer alıyor.

Kitaptan bir yazı;
Emperyalizum Karşusinda İlk Yariyi Yenuk Kapattuk!
Bizum Sementa Recep vardur, iyi uşaktur. Geçenlerde yekten dedi ki, “Laz Marks emice, sen böyle konişiyisun ama kimsenun daha iyi bir dünya münya ipleduği yok. Nasil olacak bu işler?” Uşağum dedum, mütareke basini gibi konişma, bu sana gösterilen gerçek. Bir de, gerçek olan gerçek var. Körfez Savaşı’ndaki petrole bulanmış karabatağı bile “Saddam yapti” diye yutturdilar size uşağum.
Tamam, kabul etmek lazım, Emperyalizum karşusinda ilk yarıyı yenuk kapattuk.
Şimdi soyunma odasında yaralarumuzi sarayiruz.
Oysa maça, Emperyalizum’i kendi sahasina hapsederek başlamiştuk. Vilademir’un attuği
golle 1-0 öne geçtuk. Derken Mustafa Kemal ilk anti emperyalist kontratakta muhteşem bir
golle farki ikiye çikardi. Emperyalizum, Çinli’nun attuği golle dağilmişti. Kademe anlayişi
kalmamişti, elini kolini sallayan Emperyalizum’un ceza sahasina gireyidi. Cezayirli Ben Bella
4., Vietnamli Ho da 5. goli atmişidi. Efendum hızlı geçeceğum, ilk yarinun sonlarina doğri
sikor 9 – 0 olmişidi. Ama ne oldiysa ondan sonra oldi. Emperyalizum birden 8
yabanciyla oynamaya başladi. Değil 9 kusurli hareket, 99 kusurli hareketi birden yapmaya başladi. Ne FİFA’yi ne de UEFA’yi dinleyidi. Uşaklarun suratina taban girmek mi istersun, yerde yatana kramponiyla basmak mi?.. Her türlü pisluk bunlarda. Maçun hakemine bakayiruz, müdahale etsun diye. Orali bile değil. “Ben bir şey görmedum” deyi. Sanırum Cem Papila’nun dedesiydi.
Neyse, ilk yariyi 17 – 9 yenuk kapaduk ve sürünerek soyinma odasina girduk. Herçes yerlerde, inleyen inleyene. Bazilarumuz, “2. yariya çikmayalum, bu Emperyalizum bizi kovaya çevirecek”, “Büyüklüğünü kabul edup secdeye varalum, elini öpelum. Belki bize aciyup birkaç gol eksuk atar, belki bizi aralarina alurlar” deyi. Ula bu kadar büyütmeyun cözünüzde da!.. Bunlarun bilduği tek şey silah sanayidur. Kuçucuk bir Katrina Kasırgasıyla eli ayağina dolandi. Bütün askerlerini dünyayi işgal etmek içun dört bir yana gönderduği içun, yaralilari kurtaracak helikopter bile bulamadi.
Unutmayun, “Emperyalizum uçmaz, medyadaki müritleri uçurur”
Şimdi ikinci yariya çikacağuz. Ara tiransferde kadroya Çavez’i ve Maradona’yi da kattuk. Kadromuz fena değildur, yürekten oynarsak bunlarla başa çikabiluruz. Ula biraz Çanakkale’yi, Settülbahir’i hatırlayun ula. İstersenuz sahaya Bandırma adlı bir vapurla çikun.
Baktum bizum Sementa Recep’un yüzi güleyi, “Ne cüzel anlattun Laz Marks emice…” dedi.
Eşşeğun önde gideni, maç kurgusuyla anlatmasaydum dinlemezdun ama.